Mozaik zemin döşemelerinin koruma ve onarım çalışmalarını yürüten Ankara Hacı Bayram Veli Üniversitesi Kültür Varlıklarını Koruma ve Onarım Bölümü Dr. Öğretim Üyesi Murat Cura, bölgenin 2015 yılında yapılan kazıyla keşfedildiğini ve mozaiğin geçici korumaya alındığını anlattı.
Bunun yeterli olmadığını ve zamanla yıpranan mozaikte bozulmalar, kalkmalar ve kayıplar oluştuğunu dile getiren Cura, talep üzerine öğrencileriyle konservasyon çalışmasını başlattıklarını ifade etti.
"Mozaiği sürekli korumaya alacağız"
Cura, mozaiğin önemli bir kısmında konservasyon çalışmalarını bitirdiklerini belirterek, şöyle konuştu:
"Küçük kısmı, bir köşesi kaldı mozaiğin derlenip toplanacak, ondan sonra da artık sürekli bakımına alacağız. Yağmur yağdığı ve alttaki tabakalar boşaldığı için üzerinde yüründüğü zaman hasar görüyor, onlara dolgu yapacağız ve altına bir toplayıcı malzemeyle bu mozaiğimizi sürekli korumaya alacağız. Ondan sonra da artık üzerine çatı malzemesi, çatı elemanları gelene kadar da sürekli korumaya alıp bırakacağız çalışmamızı."
Mozaiğin özel olduğuna vurgu yapan Cura, "Bildiğim kadarıyla Antendros'ta çok benzer bir mozaik var. Bunun gibi 5-6 örneği var ama çok değerli bir örnek çünkü bu tamamen korunmuş durumda Antendros'ta olduğu gibi. Tabii bakıma ve sürekli korumaya ihtiyacı var bu mozaiklerin. Yani kazı yapmak değil, kazı yaptıktan sonra korumak daha önemli memleketimiz için" dedi.
Gerekli izinler geldikten sonra burada proje hazırladıklarını aktaran Cura, "Bu proje eşliğinde yaklaşık 10-15 gündür burada çalışmalarımıza başladık ama daha önce de kısmi temizlikler yapıldı. Ufak tefek çalışmalar yapıldı, bir rölövesi alındı. Daha önceki yapılmış çalışmalarla birleştirerek 1-1,5 ay daha burada çalışacağız" ifadelerini kullandı.
"Mozaikler, bu görkemli günleri işaret eden çok önemli veriler"
Uludağ Üniversitesi Arkeoloji Bölümü Başkanı Prof. Dr. Mustafa Şahin de bölgeye ilişkin mitolojik bir hikaye bulunduğunu ve bunun, kentin 8. yüzyıldan önce de olabileceğini göstermesi açısından çok önemli olduğunu ifade etti.
Myrleia isminin Makedonya Kralı 5. Philip'e kadar devam ettiğini bildiklerini dile getiren Şahin, "Beşinci Philip, Bergamalıların elinde bulunan kenti Bergama Krallığı'ndan alarak, Bitinya Kralı aynı zamanda akrabası olan 1. Prusias'a teslim ediyor. 1. Prusias, kenti tekrar modern, helenistik bir kent haline getirerek adını değiştiriyor ve eşinin adından hareket ederek Apamea olarak isimlendiriyor ve Roma İmparatorluk dönemine kadar bu isim Apamea şeklinde devam ediyor" diye konuştu.
Şahin, Apamea'nın, Milattan Önce 48 yılında Roma Cumhuriyeti'nin önemli yöneticilerinden Julius Sezar tarafından Anadolu'daki ilk koloni kent olarak kurulmuş olması özelliğinin bulunduğunu ve böylece dönemin en büyük kentlerinden birinin oluştuğunu belirterek, konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Dolayısıyla 2015 yılında Bursa Arkeoloji Müzesi Müdürlüğü başkanlığında yapılan kazılarla açığa çıkarılan villa ve villaların içerisindeki mozaikler, bu görkemli günleri işaret eden çok önemli veriler. Bu villalardan çok sayıda olması lazım o terasta. Mudanya Belediyesi de bu villaların devamını çıkararak Bursa ve özellikle kültür turizmine dahil etmeye çalışıyor."
Mudanya'nın turistik açıdan çok stratejik bir noktada bulunduğuna dikkati çeken Şahin, "Eğer Mudanya'daki Myrliea ya da Apamea Kenti ortaya çıkartılabilirse gelen turistlerin konaklaması ihtiyacı da doğacak ve bu nedenle çok önemli bir turizm destinasyonu ortaya çıkacak. Bursa kültür turizmi açısından çok önemli bir antik kente kavuşmuş olacak. Umarım yakın bir gelecekte bu rüyalarımız gerçekleşir ve kenti açığa çıkaran bölümlerin yanında diğer bölümleri de eklenerek kültür turizmine kazandırılır" diye konuştu.
Turizm adına çok önemli bir değer
Mudanya Belediye Başkanı Hayri Türkyılmaz ise bölgede tarihi bulguların çıktığını öğrendikten sonra önemli şeyler çıktığını gördüklerini belirterek, "Bunları bilen insanlarla paylaştığımızda 'eşi benzeri olmayan bulgular' dediler ve biz de tabi ki çok sevindik. Yapmamız gereken de anlayışımız gereği milattan önce 7-8. yüzyıla ait bu değerleri insanlığa kazandırmak için bütün çalışanlarımızla, ekibimizle birlikte üzerimize düşeni yapmaya başladık" diye konuştu.
Bu kapsamda bölgenin kamulaştırması dahil her şeyi planladıklarını dile getiren Türkyılmaz, "Bu güzelliği gücümüzün de üzerinde çaba sarf ederek insanlığa kazandırmaya çalışıyoruz. Başaracağız diyorum çünkü bütün ekip arkadaşlarımla birlikte biz aynı inançtayız. Bu güzelliklerin insanlığa kazandırılmasıyla birlikte hem Mudanya'mızın hem de ülkemizin turizm adına çok önemli değerlere kavuşacağına inanıyoruz" ifadelerini kullandı.