Geçmişi milattan önce 7 bin yılına kadar uzanan Bergama Antik Kenti, Athena Tapınağı, Zeus Sunağı, Kızıl Avlu, Asklepion gibi dünyaca ünlü tarihi alanları bünyesinde barındırıyor.
Helenistik ve Antik Roma'ya ait eserlerin bulunduğu Bergama'da Osmanlı izlerini de görmek mümkün.
Asklepion dünyada ilk psikoterapi yönteminin uygulandığı yer
Dünyada ilk psikoterapi yönteminin uygulandığı Asklepion, İncil'de sözü edilen 7 kiliseden biri olan kızıl avlu, Asya Kıtası'nda kurulan en büyük kütüphanenin yer aldığı ve tarihte ilk parşömen üretiminin gerçekleştiği Bergama Antik Kenti, 2014 yılında "Çok Katmanlı Kültürel Peyzaj Alanı" dosyasıyla UNESCO Dünya Mirası Listesi'ne girdi.
Yerli ve yabancı turistler, tarihi yapılarının yanında Anadolu'nun kültürel zenginliğini de barındıran Bergama'ya yılın her dönemi ilgi gösteriyor.
2018'in ilk yarısında 124 bin ziyaretçiyi ağırladı
Bergama Müze Müdürlüğü'nden alınan rakamlara göre 101 bin kişinin yaşadığı ilçeyi 2018'in ilk yarısında 124 bin turist ziyaret etti.
Bergama Antik Kenti'nde milattan sonraki ilk yüzyıl içerisinde yapıldığı tahmin edilen Pergamon Amfi Tiyatro, geçen süreçte tahribata uğrasa da kalıntılarını görülebiliyor.
Pergamon Amfi Tiyatro 5 yıl içerisinde gün yüzüne çıkartılacak
Bölgede devam eden kazılarda bu yıl ilk kez amfi tiyatroya ait arena ve duvarı tespit edilmesi, arkeolog dünyasında heyecan uyandırdı.
Üzeri bitki örtüsüyle kaplı olan Pergamon Amfi Tiyatro'nun 5 yıl içerisinde gün yüzüne çıkartılması hedefleniyor.
Bergama Kazı Başkanı Prof. Dr. Felix Pirson, form ve planlama bakımından Bergama'nın kent düzeninin "eşsiz örneği" olarak gösterildiğini belirtti.
"Bergama Helenistik dönemde gözde bir şehirdi"
Bergama'da 12 yıldır bulunduğunu söyleyen Prof. Dr. Pirson, daha önce Akropol'de çalıştıklarını, bu dönemde Bergama'daki Roma İmparatorluğu eserleri üzerine yoğunlaştıklarını vurgulayarak, şunları anlattı:
"Roma İmparatorluğu, Pergamon krallığının eserlerinin aynen korunduğu şehre çok büyük önem veriyor. Başkenti Roma'nın bir benzerini Bergama'ya yapmaya hedefleyen imparatorluk, kentin mimarisini de buna göre düzenliyor. Bu konudaki en belirleyici özelliklerden biri de İtalya'daki Kolezyum'un adeta ikizi olan Bergama'daki Pergamon Amfi Tiyatro."
Pirson, Roma'nın çok önem verdiği Bergama'nın Helenistik dönemde gözde bir şehir olduğunu anlatarak, "O dönem burada güçlü bir kral ailesi var. Bu ailenin de Roma ile çok iyi bir diplomatik ilişkisi bulunuyor. Bergama, Roma zamanında önemli oldu. Bunun için Roma İmparatorluğu'nun yerli aristokratla böyle bir inşaat program gerçekleştirdiklerini tahmin ediyoruz" dedi.
Deniz savaşları etkinlikleri yapılmış
Arkeolog ve mimarlık tarihçisi İhsan Yeneroğlu, Pergamon Amfi Tiyatro'yu gün yüzüne çıkartmak için çalıştıklarını söyledi.
Amfi tiyatroda gladyatör mücadeleleri, hayvan avı gösterileri gibi etkinliklerinin yapıldığını belirten Yeneroğlu, şunları anlattı:
"Arenalarının suyla doldurularak deniz savaşı etkinliklerinin gerçekleştirildiği çok az sayıda amfi tiyatro mevcut. Pergamon Amfi Tiyatrosu Roma'da bulunan Kolezyum ile kıyaslandığında boyut olarak daha küçük olsa da ikisinin de en belirleyici özel ortak yönü deniz savaşı etkinliklerinin gerçekleştirilmiş olmasıdır. Bu yıl Pergamon Amfi Tiyatrosu'na ait arena ve duvarını tespit ettik. Arena ve duvarı su geçirmez yapıdaki bir harçla sıvanarak havuz işlevli bir yapıya kavuşturulmuş. Ortada akan derenin amfi tiyatroyu bir kanalla geçmesinden dolayı hep olduğu varsayılan ama net bir şekilde ispatlanamayan bu durum artık daha tutarlı bir zemine oturtuldu."
Amfi tiyatronun üzerinde yoğun bir bitki örtüsü olduğunu söyleyen İhsan Yeneroğlu, gelecek 5 yılda burayı tamamen ortaya çıkarmayı amaçladıklarını ifade etti.
Kaynak: AA