Mersin Tarsus'ta bulunan, UNESCO Dünya Miras Geçici Listesi'nde yer alan ve her yıl çok sayıda Hristiyan tarafından ziyaret edilen St. Paul Kilisesi, Kuyusu ve Tarihi Çevresi, kentin önemli inanç turizmi merkezlerinden biri.
"Tarsuslu Pavlus" olarak bilinen St. Paul'ün (Aziz Pavlus) doğum yeri olan tarihi kilise, 1994'te tescillenerek koruma altına alındıktan sonra Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından 2001'de tamamlanan restorasyon çalışmalarının ardından "Anıt müze" olarak ziyarete açıldı.
Hristiyan dünyasında önem taşıyan kilise ve St. Paul'ün yaşadığı evin bulunduğu yer olarak rivayet edilen avluda bulunan su kuyusu, 2000 yılında St. Paul Kilisesi, Kuyusu ve Tarihi Çevresi adıyla UNESCO Dünya Miras Geçici Listesi'ne alındı.
Yaklaşık 30 metre derinliğindeki kuyunun çevresinde yapılan arkeolojik kazılarda Roma, Bizans ve Osmanlı kültür katlarının varlığına rastlandı.
Papa 16. Benediktus'un Aziz Paul'ün doğumunun 2000. yıl dönümü dolayısıyla 28 Haziran 2008 ve 29 Haziran 2009 arasını ''St. Paul Yılı'' ilan etmesiyle "St. Paul Kilisesi ve Kuyusu"nun bilinilirliği daha da arttı.
Her yıl çok sayıda Hristiyan tarafından ziyaret edilen kilise ve kuyu, inanç turizmi açısından Mersin'in önemli merkezlerinden biri olarak öne çıkıyor.
Katolik ve Ortodoks mimari stilinde yapılan kilisenin orta nefinin tavanında Hz. İsa, yanlarda ise 4 büyük havari olan Yohannes, Mattios, Marcos ve Lucas'ın freskleri var.
Mersin Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Arkeoloji Bölümü Başkanı Prof. Dr. Murat Durukan, Tarsus'un milattan önce 7000'li yıllara kadar uzanan bir geçmişi olduğunu, dolayısıyla Anadolu'nun en eski kentleri arasında yer aldığını belirterek, ilçenin çok önemli kültürel ve arkeolojik değerlere sahip olduğuna vurgu yaptı.
Tarsus'un, Helenistik ve Roma dönemlerde en zengin yıllarını yaşadığını anlatan Durukan, ilçenin aynı zamanda Hristiyanlık açısından önem taşıyan St. Paul'ün doğum yeri olduğunu söyledi.
Durukan, St. Paul'ün Hristiyanlıkta önemli bir isim olduğunu vurgulayarak, "Aziz Pavlus'un en büyük önemi, yaşadığı dönemlerde dinin yayılması için büyük kentlerin meclislerine yazdığı mektuplar. Günümüzdeki Luka İncili'nin içerisinde, Aziz Pavlus kendisini nitelendirdiği 'Ben, Kilikya'nın hiç de önemsiz olmayan kenti Tarsus'tanım' sözleri yer alıyor. Bu vesileyle Tarsus'un adı İncil'in içerisinde geçiyor" dedi.
İlçenin bütün Hristiyan alemi tarafından bilindiğine işaret eden Durukan, şöyle konuştu:
"St. Paul'ün varlığı da bu bölgede çok önemli bir inanç turizmi olduğunu gösteriyor. Bu açıdan, turistlerin dikkatini çeken önemli değerler arasında yer alıyor. Hristiyanların geçmişten günümüze dünya üzerinde çok değer verdiği bazı kentler var. Tarsus ve Hatay'ın Antakya ilçesi de bunlar arasında yer alıyor. Tarsus'ta Azil Pavlus'u ziyarete gelen Hristiyanlar, St. Paul Kuyusu içerisinde çıkan suyla vaftiz oluyor. Burada vaftiz olmak Hristiyanlar için çok değerli. Tarsus, Türkiye'de Hristiyanlığın korunan en büyük değerlerinden birisine sahip."
Kaynak: AA