Her kitabında farklı konuları işleyen Ayşe Gül Kara Zorlu, bu yıl içinde bitirilmesi planlanan mobil oyunda tarih bilincini aşılamayı hedefliyor. Zorlu, bir anne olarak kitapların kendi çocukları üzerindeki etkisini çok iyi gözlemlediğini söyledi.
Çocuk edebiyatında yerli karakterlerin öneminden bahseden Zorlu, şöyle konuştu:
"Çocukların rol model aldığı karakterlerin onların üzerindeki etkisi, beni çocuk edebiyatına daha çok sevk etti. Bu alandaki karakterlerin, özellikle çizgi kahramanların çocuklarla olan rol model ilişkisinde, çocukların (rol modeli) hayatlarına uyguladığını ama maalesef bu alanda kitap kahramanı olmadığını gördüm. Bu çok büyük bir eksiklik."
Zorlu, çocukların kitaplara olan sevgisini artırmayı amaçladıklarını, "Şakrak" serisi üzerine Sakarya Üniversitesinde 6 bin çocukla yapılan testin de çalışmanın okumayı sevdirmedeki başarısını ortaya koyduğunu anlattı.
Oyun bu yıl içinde tamamlanacak
Çocuk edebiyatında çocuk psikolojisinin çok önemli olduğunu vurgulayan Zorlu, çocuk kitaplarında farklı konuların anlatılması gerektiğini belirtti. Ayrıca, "Şakrak"ın mobil oyuna dönüşme sürecini ise şöyle anlattı:
"Çocuklara tarihimizi, kültürümüzü ve değerlerimizi öğretmek için oyun dilini kullanıyoruz. Kitaplarımızı da oyunlaştırdık. Tarihimizi nasıl sevdirebiliriz dedik ve bir mobil oyun hazırlamaya başladık. Bu mobil oyunu uzmanların yönlendirmesine göre hazırlayacağız. Çocuklarımızı oynarken eğitmek adına -biliyorsunuz ki uzmanlar eğitimde en etkili yöntemin oyun olduğunu belirtiyorlar- Milli Eğitim Bakanlığı'nın EBA (Eğitim Bilişim Ağı) sistemiyle beraber tarihimizi oyunlaştıran bir model hazırlıyoruz. İnşallah ileriki günlerde çocuklarımız tarihi oynarken öğrenecek."
Oyunun altyapısının hazırlandığını, daha sonra da çizim ve diğer görsellerin tasarımlarına geçileceğini söyleyen yazar, oyunun 2019 yılı içinde tamamlanmasının planlandığından bahsetti.
Her kitabın hikayesi farklı bir şehirde geçiyor
Zorlu, "Şakrak" kitaplarında da çocuklara şifreler verdiklerine ve çocukların eğlenerek öğrendiğini vurguladı. Her kitabın hikayesinin farklı bir şehirde geçtiğini de anlattı.
"Her şehrin kendine has özellikleri, gelenekleri, görenekleri var. Çocuklara bunu nasıl anlatabiliriz? İşte kitaplarla anlatabiliriz. Şakrak serisinde İstanbul, Sinop, Gebze, Alanya, Van serisi var. Van şehrine hiç gitmemiş bir çocuk, kitabın içinde Van'ı, Van'ın kültürünü ve tarihi eserlerini öğrenmiş oluyor ve ben her kitabı yazmak için o şehre gidiyorum, 3-4 gün o şehri geziyorum. Yemeğini yiyorum. Yemeden, yaşamadan kitaba aktarmıyorum."
"Kitap okumayı sevmeyen çocuk yoktur"
Ayşe Gül Kara Zorlu, her kitapta farklı bir dezavantajlı grubu da konu edindiğini belirterek, şöyle konuştu:
"Bu şekilde, okuyan çocukta işitme engeliyle ilgili bir farkındalık oluşuyor, işaret dili öğreniyor. Mesela Şakrak 4'e görme engelli bir karakter ekledik. Bu da toplumda bütünlüğü sağlıyor. Dezavantajlı gruplarla da normalleştirme sürecine girmiş, onların hayatlarını daha yakından tanımış, çocukların hayatında iyilik algısını oturtmuş oluyoruz. Şakrak'ın en önemli amaçlarından biri iyilik. İyilik üzerine yapmış olduğumuz çizgi film birçok ülkede yayınlandı."
Obezitenin dünyada büyük bir problem olduğunu, yazdığı kitaplarda da yöresel gıdalar üzerinden sağlıklı beslenme konusunu maceranın içine yerleştirdiğini anlatan Zorlu, böylelikle çocukların aynı kitabı tekrar tekrar okuduğunu belirtti.
Zorlu, "Kitap okumayı sevmeyen çocuk yoktur, henüz doğru kitapla buluşmamış çocuk vardır" diyerek, çocuklarla buluştukları etkinliklerde değerleri öğretmek için çocuklarla sahnede oyunlar oynadıklarını vurguladı.
Kaynak: AA