Devlet Opera ve Balesi'nin (DOB) bu yılki en önemli prodüksiyonlarından Troya ile 12 yıl aradan sonra sahnelere dönen ünlü balet Tan Sağtürk, eserde Hektor rolünü canlandıracak.
Troya'nın yıldızlar karması gibi olduğunu söyleyen Sağtürk, " Sahne sanatları konusunda herhalde en yukarıda olan insanlar buluştu" dedi.
12 yıl aradan sonra sahnelere döndü
Troya'nın ekibinde yer almaktan büyük mutluluk duyduğunu vurgulayan Sağtürk, eser için çok çalıştıklarını anlattı.
Tan Sağtürk, "Troya ile 12 yıl sonra tekrar sahneye çıkacağım. 50 yaşında, karakter rolü olmadan, dansçı olarak tekrar sahnelere dönmekle biraz da genç arkadaşlarıma doğru örnek olmayı seçtim. Allah utandırmasın diyelim" diye konuştu.
"250 kişiyi sahnede göreceğiniz dev bir proje"
Troya'nın koreografı Volkan Ersoy da, bale grubu olarak Troya'nın çalışmalarına yaklaşık bir ay önce başladıklarını belirterek, şunları söyledi:
"Troya, 250 kişiyi sahnede göreceğiniz, 100-150 kişinin de sahne arkasında emek vereceği, 100'e yakın da orkestra sanatçımızın içerisinde olduğu dev bir proje. Troya'ya 'prodüksiyon' diyorum, opera eseri olarak nitelendiremiyorum çünkü eşit şekilde, opera ve bale sanatının bütün güzelliklerini sahne üzerine yansıtmaya çalıştığımız bir prodüksiyon."
"İlk prodüksiyon özelliğini taşıyor"
Sahnede bale ve opera sanatçılarının ilginç bir sentezinin oluşacağını dile getiren Ersoy, şöyle devam etti:
"DOB'un Aida ve Turandot gibi çok büyük opera eserleri oldu ama Troya çok başka nitelikte. İki sanat dalını eşit ağırlıkta göreceksiniz sahnede. Anlatım tarzı çok farklı. Hem sayı hem mana ve kavram açısından ilk prodüksiyon özelliğini taşıyor. Bale yıldızlarımızın hepsi sahnede olacak. ADOB'un baş dansçıları tam kadro olarak sahnede yer alırken, İzmir'den de solist sanatçılarla destek alacağız. Bütün yıldızların sahnede olacağı, sanatsal gücümüzü var gücümüzle sahneye koyduğumuz bir eser niteliğini de taşıyor."
"Seyirci muhakkak içine dokunacak bir şeyler bulacak"
Troya'nın Türkçe bir opera olduğuna dikkat çeken Ersoy, şu değerlendirmeyi yaptı:
"Seyirciler Troya'da muhakkak içine dokunacak bir şeyler bulacak. Çok güzel tınılarla aryalar dinleyecek. Çok güzel, kendi içimizden, armonimizden, benliğimizden çıkan notaların bazı tınılarını orkestradan duyacaklar. Ben birazcık otantik, folklorik figürlerimizi stilize ederek sahneye taşımaya çalıştım. Bizden çıkan bir hikayenin böyle bir prodüksiyona dönüşmesi, bence izleyiciler için de en önemli çekim alanı."
Kaynak: AA