“Türk dili, dillerin en zenginlerindendir. Yeter ki bu dil, şuurla işlenebilsin”
89’uncu yılını kutlayan Türk Dil Kurumu (TDK), Mustafa Kemal Atatürk’ün talimatıyla 12 Temmuz 1932’de Türk Dili Tetkik Cemiyeti adıyla kuruldu. Cemiyetin kurucuları arasında, hem milletvekili ve hem de dönemin tanınmış edebiyatçıları olan Samih Rif’at, Ruşen Eşref, Celâl Sâhir ve Yakup Kadri yer aldı. Kurumun ilk başkanı ise Samih Rif’at oldu.
Türk Dil Kurumu Başkanı Prof. Dr. Gürer Gülsevin TDK’nın kurulması ile ilgili, “Bütün devlet adamları kültüre, dile ve tarihe önem verir. Örneğin Sovyetler’in dağılması sonucu ortaya çıkan devletlere baktığımızda, başkanlarının hepsi ‘dil ve kültür’ dedi. Fakat Mustafa Kemal Atatürk bir fazlasını yaparak verdiği önemi bizzat eyleme geçirdi. Yani Türk Dil Kurumu ve Türk Tarih Kurumunu (TTK) kurdurdu. Kendi mirasını da TDK ve TTK’ya bıraktı” dedi.
TDK’nın görevleri
TDK’nın kuruluşunda ve aynı yıl İstanbul’da başlayan 1’inci Türk Dili Kurultayı’nda; amaçlar, hedefler ve ilkeler belirlendi. Gürer Gülsevin, bu görev ve hedeflerde 89 yıldır çalışmaya devam edildiğinin altını çizerek TDK’nın görevlerini şu şekilde sıraladı:
-Türk dilinin yazılı kaynaklarını ortaya çıkarmak
-Türk dilinin sözlü kaynaklarını toplamak
-Türk dilinin dil özelliklerini bilimsel ölçülerde araştırmak ve yayımlamak
-Türkçenin eğitim dili olarak zenginleşmesini ve malzemelerinin üretilmesini sağlamak
1934’te yapılan kurultayda Türk Dili Tetkik Cemiyeti’nin adı, Türk Dili Araştırma Kurumu; 1936’daki kurultayda ise Türk Dil Kurumu olarak değiştirildi.
“Yabancı kelimelere karşı durmamız gerekiyor”
Mustafa Kemal Atatürk’ün “Türk dili, dillerin en zenginlerindendir, yeter ki bu dil şuurla işlenebilsin” sözünü hatırlatan Prof. Dr. Gülsevin, Türk Dil Kurumunun hedeflerinin; dili işlemek, zenginliğini ortaya koymak ve bunun dışında dünyadaki diller arasındaki yerini layık olduğu konuma ulaştırmak olduğunu söyledi.
Batı’dan gelen tüm gereksiz yabancı kelimelere karşı durmamız gerektiğini vurgulayan Gülsevin, Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın bu durumun önünün alınması için 2017’yi ve bu seneyi (2021) Türkçe yılı ilan ettiğini hatırlattı.
“Türkçe, talep edilen diller arasında 5’inci sırada”
Türkçeyi dünya dilleri arasındaki layık olduğu yere çıkarma ilkeleri ve hedefleri doğrultusunda çalışıldığını söyleyen Başkan Gülsevin, Türkçenin şu anda en güzel günlerini yaşadığının altını çizdi:
Bunun ise birkaç nedeni var:
Türkçe, dünya dilleri (6 bin dil) arasında devlet dili olan sayılı dillerden
Türkçe, tarihi eserler açısından 10’uncu sırada. Burada Almanca, İngilizce, Fransızca dilleri yok.
Türkçe, konuşur sayısı açısından dünyada 6’ncı sırada.
Türkçe, bugün dünyanın her yerinde öğretiliyor.
Türkçe, talep edilen diller arasında 5’inci sırada yer alıyor.
Bin 400 eser yayımlandı
Türk dünyasında 250 milyonun ortak anlaşabileceği bir dilin oluşma sürecinde TDK elinden geleni yapmayı kendisine hedef biliyor ve bunun üzerine çalışmalarına devam ediyor.
Türk Dil Kurumunun çalışmaları içerisinde yayım faaliyetleri önemli bir yer tutuyor.
TDK kurulduğu günden bugüne yayımladığı eser sayısı bin 400’ü geçti. Gülsevin, geçmişten bugüne baktığımızda hatırlatılması gereken 2 önemli eserin olduğunu söyledi:
İlk olarak, Anadolu ağızlarında olup edebi dilde olmayan kelimelerin toplanmasıyla oluşturulan Derleme sözlüğü, 11 artı 1 cilt olarak yayımlandı.
İkincisi, tarihi dönemlerde yazılan Arap harfli metinlerin sözlüğü olan Tarama Sözlüğü, 8 cilt olarak yayımlandı.
Gürer Gülsevin, her iki sözlüğün de TDK’nın genel ağ sayfasında erişime açık olduğunu ve kullanıcıların istedikleri zaman erişebileceklerini hatırlattı.
Güncel Türkçe Sözlük uygulaması
Devletin sözlüğü şeklinde kullanılan Güncel Türkçe Sözlük’te 100 binden fazla madde başı bulunuyor. Bu sözlük de sürekli olarak güncelleniyor.
Öte yandan Güncel Türkçe Sözlük’ün telefon ve tabletler için uygulaması yaptırıldı. Bu uygulama 2 seneye yaklaştı. Ücretsiz indirebiliyor ve çevrim içi değilken bile kullanılabiliyor.
Türk dünyası üzerine yayınlar
Prof. Dr. Gürer Gülsevin, kurumun, kurulduğu günden beri sadece Türkiye Türkçesinin dil bilgisi, sözlüğü ve eserleri üzerine değil; tarihteki ve bugünkü Türk dünyası üzerine araştırmalar ve yayınlar yaptığını söyleyerek Hüseyin Namık Orkun’un Eski Türk Yazıtları, Talat Tekin’in Orhun Türkçesi eserinin yayımlandığını belirtti.
Kutadgu Bilig, Divanu Lügati’t-Türk, Dede Korkut gibi eserlerin basımları da TDK’da devam ediyor.
Lehçelerin karşılaştırmalı sözlükleri
TDK’da Kazakça, Özbekçe, Kırgızca, Tatarca gibi çağdaş Türk lehçelerinin sözlükleri Türkiye Türkçesiyle karşılaştırılmalı olarak yayımlanıyor.
Gülsevin, “Aklınıza gelebilecek en uzak Türk lehçesinin bile sözlüğü yayımlanmaya devam ediyor” diyerek, Atatürk zamanında en uzak lehçe olan Yakutçanın sözlüğünün olduğunu ve bunun ilk cildinin o dönem basıldığını söyledi.
Başkan Gülsevin, Yakutçanın ikinci cildinin buradaki malzemelerinin işlendiğini ve önümüzdeki sene iki cildin bir arada yayımlanacağının müjdesini verdi.
Sadece Türk lehçeleri değil
Kurumda hem Türkiye Türkçesinin hem de Türk yazı dillerinin gramerler basıldı.
Sadece Türk lehçelerinin sözlükleri değil, vaktinde İngilizce, Fransızca, Almanca sözlükler yapıldığının altını çizen Gürer Gülsevin, son zamanlarda hızla kültürel ilişki içinde olduğumuz, bir arada yaşadığımız ve akraba olduğumuz halkların dillerinin sözlüklerinin yayımlandığını söyledi.
Yayını devam eden terim sözlüklerinin sayısı 90’ı geçti. Gülsevin, “Aklınıza hangi bilim ya da sanat alanı geliyorsa onların sözlükleri TDK tarafından yayımlandı. Bu sözlüklere genel ağ sayfasından ulaşabilirsiniz.” dedi.
Şu anda yürütülen projeler:
Türkiye Türkçesinin Ağız Atlası projesinin, şu anda devam eden en önemli projelerden biri olduğuna dikkati çeken Gürer Gülsevin, projenin başında Prof. Dr. Leyla Karahan’ın bulunduğunu söyledi.
Ağız atlası, “edebi yazı dilinin dışında olan ağızların belli ölçülere göre belli sorularla bir araya getirilip oluşturulan haritalar” anlamına geliyor.
Gürer Gülsevin, 6 bin yerleşim biriminden derleme yapılacağının altını çizerek, “Türkiye Türkçesi demek Türkiye Cumhuriyeti demek değil. Dilimizin sınırı bizim vatanımız. Kerkük’ten Kosova’ya kadar konuşulan Türkçenin hepsi Türkiye Türkçesi ağızları diye geçer. İşte biz bu derleme sözlüğünü yayın hayatına hazırlıyoruz” dedi.
Türkiye Türkçesinin Köken Bilgisi projesi
Kişilerin hazırladığı etimolojik (köken bilgisi) sözlüklerin hatta Türkiye Türkçesinin de etimolojik sözlüğünün olduğunu belirten Gülsevin, “Etimolojik sözlük, büyük bir proje şeklinde devam ediyor. Sözlüğümüzün A maddesi bitti, kontrolleri devam ediyor. Bu sene çevrim içi olarak A maddesi yayımlanacak” dedi.
Osmanlı Türkçesi sözlüğü
Yaklaşık 15-20 senedir devam eden Osmanlı Türkçesi çalışması bu sene tamamlandı.
TDK Başkanı Gürer Gülsevin, “Osmanlı Türkçesi sözlüğünün 1’inci cildinin içerisinde bulunan A-K maddeleri bitirildi ve teslim edildi. Z’ye kadar olan cilt de 1-2 aya kadar teslim edilecek. İnşallah bu sene Osmanlı Türkçesi sözlüğümüz yayımlanacak. Sözlüğümüzü kurumumuzun genel ağ sayfasında da kullanıcıya sunacağız.” şeklinde açıklama yaptı.
1 milyon 200 bin sözlük fişi yapıldı
30 sene kadar önce başlayan Eski Anadolu Türkçesi denilen Oğuzcanın ilk yazılı ürünlerinin olduğu dönemdeki metinlerin hepsinin fişlendiğini söyleyen Gülsevin, “Bunların içerisinde bugün hem kullandığımız hem de kullanmadığımız Türkçe kökenli sözcükler var. Ayrıca Türkçe kökenli olmayıp bizim Türkçeleştirdiğimiz kelimeler de yer alıyor. Tüm bunları içine alan 1 milyon 200 bin sözlük fişi yapıldı.” dedi.
A maddesi bitirilen ve elektronik ortama aktarılan bu maddenin telif edilmesi de tamamlanmak üzere. A maddesinin bu sene genel ağda yayımlanması planlanıyor.
Lehçelerin konuşma kılavuzu
Çağdaş Türk yazı dilleri bilim kolu; Kazakça, Kırgızca, Özbekçe, Tatarca gibi lehçelerin konuşma kılavuzlarını hazırladı, bu çalışma da bitmek üzere.
TDK Başkanı Gürer Gülsevin, en çok yaptıkları işin, çoğu CİMER’den olmak üzere vatandaşın, ilgililerin, öğrencilerin, bilim insanlarının ve devlet kurumlarının, Türk dilinin her konusuyla ilgili sorularına cevap vermek olduğunu söyledi.
Türkiye’nin önde gelen araştırma ve kültür kurumu
Türk Dil Kurumu başkanı atama yoluyla göreve getiriliyor. Kurum,Tür günümüzde 44 Bilim Kurulu üyesi, 24 uzman, 80 çalışanı ve zengin bir araştırma kütüphanesiyle Türkiye’nin önde gelen araştırma ve kültür kurumu olarak çalışmalarını sürdürüyor.
Kamera: Sercan Türkyılmaz
Kurgu: Buse Şimşek