Büyüklerden yadigar bir tabak veya kendi ellerinizle ürettiğiniz ilk çini...
Bunların kırılırsa işe yaramaz hale geldiği düşünülse de, "Kintsugi" adlı Japon sanatı bunun aslında öyle olmadığını gösteriyor.
500 yıllık bir geçmişe sahip olan sanat, kırılan objelere kaybettikleri değeri yeniden kazandırıyor. Ayrıca çok değerli bir hayat dersi sunuyor.
"Kin" Japonya’da altın demek, "tsugi" ise birleştirmek. Kırıkların altınla birleştirilmesi, yaşanmışlıkların değerini anlatıyor.
Sakarya Üniversitesi Öğretim Görevlisi Alev Demirkesen, herhangi bir şey kırıldığında aynı değerde olamayacağının düşünüldüğünü söylüyor.
"İşte bu sanatın amacı, kırılan bir seramiğin ya da bir insan kalbinin yeniden maddi-manevi daha büyük değerlere bürünerek kıymetli olmasını sağlamak."
Hata yaptıktan sonra ders çıkarmayı gösteriyor
Bu sanat, "Nasıl hayata kazandırabilirim?" düşüncesinden doğmuş.
"15. yüzyılda bir Japon komutanın çok sevdiği bir çaydanlığın kırılmasıyla ortaya çıkıyor. Sanatçı ve zanaatkarlarına bu kıymetli çaydanlığın tekrar tamiratını rica ediyor. Sanatçılar öğle bir değer biçiyorlar ki bu sanata, altın tozuyla kırılan noktaları birleştirerek artık onu sonsuzluğa kadar kıymetli olmasını sağlıyor."
Kintsugi, hata yaptıktan sonra bundan bir ders çıkarmayı ve daha değerli şeyler yapılabileceği düşüncesini ortaya koyuyor. Güç olanın hatadan ders almak ve kendini tamir edip ayağa kalkmak olduğunu savunuyor. Bu yüzden de Kintsugi sanatında, kırılmanın izleri gizlenmiyor. Tam tersine altın gibi parlak bir malzeme kullanılarak bu izler vurgulanıyor.
Kintsugi, olumlu düşünceyle kırgınlıkların da onarılabileceğini gözler önüne seriyor.
Haber: Dilruba Amil
Kamera: Edebali Koçdemir