Galata kulesi, galata köprüsü, başkentte deniz olmamasına rağmen simgeleşmiş çapa...
Hepsinin bir anlamı var. Hatta Galatasaray’ın mor formasınında. Hatırlayalım... Galatasaray’ın bir ara gündemden düşmeyen formasının mor renginin kökeni anlatılmıştı. Mor forma, korkusuz ve onurlu olarak anılan Galatları temsil ediyordu.
Roma tarihçisi Diodorus Siculus, “Tarih” adlı kitabında Galatların fiziksel özelliklerini şöyle anlatıyor:
“Doğal olmayan sarışınlıkları vardır. Alınlarından geriye doğru taranmış, kalın telli saçlarını kireçle boyayarak beyazlatmışlardır. Parlak renkleri tercih ettikleri giysileri ile şaşırtıcılardır. Üzerleri bol süslemeli bluzlar, potur pantolonları ve omuzlarında bir iğneyle tutturulmuş pelerinleri giysilerini oluşturur... Galatların başlarındaki bronz süslemeli miğferleri bezemeli ve boynuzludur. Üfleyerek çaldıkları boynuzlarla garip, uyumsuz sesler çıkarırlar.”
Peki kim bu Galatlar, Anadolu’da neler yaptılar? Doç. Dr. Ali Akın Akyol, aklımızdaki sorulara ışık tutacak:
“Avrupa’nın ilk bin içerisinde, Avrupa kültürüne mal olmuş Keltler (Galatlar), M.Ö. 300 yıldan itibaren Anadolulu halklardan biri haline geldiler. Galatların İç Anadolu’da yaşadığı bölgeye Galatya denildi ve bu uzun yıllar böyle kabul edildi. Galatların dilinin M.S.7. yüzyıla kadar konuşulduğu söylenir. Renkli, değişik bir kültür. Cengaver bir halk, lejyoner diyebiliriz. Galatların arka tarafında da 20 bin kişilik aileleri de vardır. Hatta savaşlarda kadınları da savaşır.”
Kültürümüzde Galatlar
Galatlar, Balkanlar ve Batı Anadolu'da yaşadıktan sonra Orta Anadolu'da Ankara ve Çorum, Yozgat yöresine yerleşen Orta Avrupa kökenli bir topluluk. Bazı araştırmacılara göre, Anadolu krallarından biri, ordusunu güçlendirmek için paralı asker tutmak istedi. Paralı asker olmak isteyen Keltler, bu sebeple Anadolu'ya geldi.
M.Ö. 600 sıralarında Fransa, Britanya, Kuzey İtalya, Belçika, Güney Almanya, Çek Cumhuriyeti ve İspanya'nın bir bölümü Galat (Kelt) egemenliğinde bulunuyordu. Keltlere Helenler Keltai ya da Keltoi, Romalılar ise Galli derlerdi.
Ali Akın Akyol, Galatların Anadolu’ya gelişinin öneminden şöyle bahsediyor:
Galatların Anadolu’ya gelişi önemli. İstanbul’da Galata bölgesine yerleşiyorlar ve boğazlardan geçiş izni alıyorlar. Böylece Anadolu maceraları başlıyor. Ancak M. Ö. 1. yüzyılda Roma hakimiyetine girerek asimile oluyorlar. Galat kültürünü Roma kültürünün içinde hapsolmuş olarak görüyoruz. Onları kimlik olarak ayıramadık asimile oldular. Sivrihisar bölgesi, dönemin Vatikan'ı gibiydi.”
20 yıl önce, Kültür ve Turizm Bakanlığı Kültür Varlıkları ve Müzeler Genel Müdürlüğü arkeologlarından Levent Egemen Vardar başkanlığında yüzey araştırma projesiyle, nerdeyse 200’e yakın kale yerleşimi belgelendi. Bu kaleler elbette gelişigüzel yapılmadı, hepsinin birbiriyle bir bağı vardı.
Galatların savaşçı bir yapıya sahip olduğunu anlatan Akyol, bu kalelerin savunma ve haberleşme sisteminin de parçası olduğunu söyledi.
Kale yerleşkeleri
Ayaş, Bala, Beypazarı, Yenimahalle, Polatlı, Sincan, Kızılcahamam, Keçiören, Haymana, Güdül, Kazan, Şereflikoçhisar, Mamak, Delice, Kalecik, Bahşılı, Keskin, Kırıkkale merkez.
Ankara’dan bir dönem Galatlar geçti
Ankara’nın adının nereden geldiğiyle ilgili birçok iddia duymuşuzdur. Gelin bu şehrin asıl isim hikayesini bir de Doç. Dr. Ali Akyol’dan dinleyelim:
“İç Anadolu’da Ankara bir Galat kenti. İsmini oradan, gemi çapasından alıyor. Anchor, Ankyra kökenli. Ankara’nın denizi kıyısı yokken gemi çapasıyla ilişkilendirilmesinin nedeni nedir, diye düşündüğümüzde Galatların deniz üzerinden geldiklerinde gemilerinin bir hatırası olarak yanlarında bu tarz semboller taşıdığı söylenebilir. Aynı zamanda Ankyra, "durduran" anlamına geliyor.”
Galatları sanatta da takip etmek mümkün. İntihar eden bir savaşçının hazin bir heykeli ve Bergama Sunağı’nın üzerinde Galatların titanlarla savaşı var.
Galatasay ve Galata Kulesi’nin Keltlerle bağı nedir?
Anadolu antik dönemlerde farklı medeniyetleri ağırladı ve birçok kültür bu topraklara yüzyıllarca konuşulacak izler bıraktı.
Ali Akın Akyol’un görüşü, bu zengin mirasın öncülerinden birinin Galatlar olduğu yönünde:
“İstanbul’un son dönemlerine kadar Galata bankerleri olarak anılan Galata Kulesi olarak sembolleşen bölge, onların Anadolu’ya ilk geldikleri yer. O bölgede yaşadıklarına dair güçlü bir mesaj bu. Tabi bunların uzantısı olarak, Galatasaray isminin Galata bölgesinden enderunun öğrenci yetiştirmek üzere kurulmuş olan bir okulundan geldiğini, bir spor kültürünün arasında popüler hoş bir kültür anısı olduğunu bahsetmeden geçmek olmaz.”