Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Enfeksiyon Hastalıkları Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. İsmail Balık, Faz-3 çalışmaları tamamlanan aşılar için birçok ülkede toplumsal bağışıklığın kazandırılabilmesi amacıyla geniş kapsamlı aşı kampanyalarının hayata geçirilmeye başlandığını söyledi.
Söz konusu COVID-19 aşılardan bazılarının ilgili kurumlardan kullanım için "acil onay" aldığını aktaran Balık, Türkiye'nin de hem Biontech-Pfizer hem de SinoVac aşısının insan denemesi süreçlerine gönüllülerle aktif olarak katıldığını ve bu aşıların temini için sipariş verildiğini hatırlattı.
Prof. Dr. Balık, Sağlık Bakanlığınca bir yandan aşıların temini ve daha fazla miktarda alımı için görüşmeler yapılırken diğer yandan da kimlere ilk etapta aşı yapılmasına ilişkin algoritmanın belirlendiğini söyledi.
Riski en yüksek olandan en düşük olana doğru bir sıralamayla aşı yapılacak
Sağlık Bakanlığının, Kovid-19 aşısı kitlesel uygulamasına göre, koronavirüs aşılarının, grip aşısındaki gibi riski en yüksek olanlardan en düşük olanlara doğru bir sıralamayla yapılacağını aktaran Balık, "Buna göre ilk sırada aşı olacaklar, riskli sağlık çalışanları, 65 yaş üstü, yaşlı bakım evlerinde kalanlardır. İkinci sırada ise 50 yaş ve üzeri en az bir kronik hastalığı olanlar, hastalığı alma ve yayma açısından kritik işlerde çalışanlardır. Üçüncü sırada da 50 yaş altı ve en az bir kronik hastalığı olanlar, önemli sektörlerde çalışanlar ve en son sırada ise bunların dışında kalanlar aşılanacak." bilgisini verdi.
Bu algoritmayla yapılacak aşılama ile hastalığın ağır geçirilme ve ölüm oranlarının hızla azaltılacağını ve sağlık sistemi üstündeki yükün de hızla hafifleyeceğini dile getiren Balık, şöyle devam etti:
"Diğer yandan Türkiye, kampanya tarzı hızlı kitlesel aşı yapma potansiyeli yüksek olan dünyadaki en iyi ülkelerden bir olduğu için tüm ülke çapında hızla aşı yapılmasının, salgın hızının erkenden yavaşlatılması ve sonlandırılmasına çok önemli katkısı olacaktır. Türkiye'de SinoVac firmasının inaktif aşısının seçilmiş olması da bu alt yapıya uygun bir aşı tipi olması nedeniyle önemli bir avantaj oluşturacaktır."
"COVID-19'u geçirmiş olanlara 6 ay aşı yapılmayacak"
Balık, COVID-19'u geçirmiş olanlara 6 ay aşı yapılmayacağına dikkati çekerek, sözlerine şöyle devam etti:
"Çünkü hastalığı geçirenlerde antikorlar en az 6 ay ve belki de daha fazla süre koruyucu olmaktadır. Altı aydan önce ikinci kere enfeksiyon çok nadir olabilmektedir. Eğer bir kişi hastalığı belirtisiz geçirmişse ve antikoru varsa bile bunu bilmeden aşı olması durumunda bir sakınca bulunmamaktadır. Dolayısıyla herkese aşı öncesi antikor testi yapılmasına gerek yok."
Kitlesel aşı uygulamalarında aşı öncesi antikor testinin genellikle yapılmadığını anlatan Balık, "COVID aşısı uygulamasında da hem gerek olmadığı, hem ekonomik olmadığı ve hem de zaman kaybına da neden olacağı için COVID için antikor testi yapılmasına gerek olmayacaktır." dedi.
İlk sırada aşı yapılacakların, durumları gereği test ile teyit oranları yüksek gruplardan olacağı için gereksiz aşı uygulamasının çok çok düşük düzeyde olacağını söyleyen Balık, "Dolasıyla hak kaybı da çok düşük olabilir. Ancak PCR testi pozitif bulunanlara (tüm test sonuçları Bakanlık kayıtlarında bulunmaktadır) en az 6 ay süreyle aşı hakkı verilmeyecektir." diye konuştu.
6.3ºC
Ankara
