Ankara Numune Eğitim ve Araştırma Hastanesi Hemodiyaliz Merkezi'nde, Ankara Sağlık Hizmet Vakfı (ANSAV) ve Çankaya Halk Eğitim Merkezi Müdürlüğü (ÇAHEM) iş birliğiyle 2016'da başlatılan "Gönülden Destek Projesi" kapsamında, diyaliz hastaları, haftanın üç günü aldıkları diyaliz tedavisini sanatla geçiriyor.
Hemodiyaliz hastaları, terapi sırasında ÇAHEM el sanatları eğitmenlerinin verdiği eğitimlerle polyester, ahşap, seramik boyama, boncuk işleme ve kokulu taş yapımı gibi sanatsal objeler üretiyor. ANSAV'ın düzenlediği kermeslerde satılan bu ürünler sayesinde elde edilen gelirle projenin sürdürülebilmesi için maddi destek sağlanıyor.
"Komplikasyonlar azaldı"
Ankara Numune Eğitim ve Araştırma Hastanesi iki yıldır "Gönülden Destek Projesi" ile hemodiyaliz hastalarının tedavisi sırasında sık sık karşılaştıkları kramp ve hipotansiyon gibi komplikasyonları en aza indirmek için hastalara yönelik, çeşitli sanatsal etkinlikler gerçekleştiriyor.
Hemodiyaliz Merkezi sorumlusu Dr. Hüseyin Nail Pençe, hastaların proje öncesi tedaviye sıkılarak geldiğini belirterek, şunları söyledi:
"Hastalarımızın bu eğitimler sonrasında tedaviye daha istekli geldiklerini gördük. Ayrıca diyaliz tedavisi sırasında daha az komplikasyon görülmeye başlandı. Hastalarımız birbiriyle daha iyi ilişkiler kurmaya başladı."
"Diyaliz tedavisi tamamen basit geçiyor"
Yaklaşık 15 yıldır diyaliz tedavisi alan ve böbrek nakli olmayı bekleyen Abdülhamit Yılmaz da merkezde proje başladıktan sonra terapilerin daha kolay geçtiğini anlattı.
Tedavi süreçlerinde proje başladıktan sonra verilen kurslar sayesinde çok güzel vakit geçirmeye başladıklarını aktaran Yılmaz, şöyle devam etti:
"Psikolojik olarak destek oluyor. Bizi çok mutlu ediyor. Sanatsal faaliyetler gerçekleştirmek, bizi bir nebze de olsa rahatsızlığımızdan uzaklaştırıyor. Zorlu diyaliz tedavisini basit geçiyoruz. Sohbet esnasında veya uğraştığımız sanatsal faaliyetlerden dolayı sık sık karşılaştığımız krampları daha az hissediyoruz."
Yılmaz diyaliz tedavisine artık daha istekli geldiğini söyleyerek, şöyle konuştu:
"Önceden diyalize stres yaparak geliyordum çünkü 4 saat diyalize girdiğimde ağrı sızı falan oluyordu. Şimdi daha istekli geliyorum. Burada bizlerle ilgilenen insanların olduğunu ve sanatsal faaliyet ürettiğimizi bilmek çok güzel. Hastayken bile bir şeylere katkıda bulunmak eğlenceli oluyor. Sanat ile uğraşırken aldığımız 4 saatlik diyaliz tedavisinden kaynaklanan ağrılar bizden uzaklaşıyor. Onu hissetmiyorum. Bir kenarda unutulmuş kronik hastalar değil de gerçekten bizim için yapılan bir proje olduğunu bilmek moralimizi en üst seviyeye çıkarıyor."
"Proje biter dedik, sürekli oldu"
Çankaya Halk Eğitimi Merkezi Müdürü Namık Kemal Yıldız da çok sayıda devlet kurumuyla olduğu gibi Ankara Numune ve Eğitim Araştırma Hastanesi ile de çalıştıklarını aktardı.
Yıldız, diyaliz hastalarından eğitim sonrası olumlu geri dönüşler aldıklarına dikkati çekerek şunları kaydetti:
"Bu projenin 2016 yılında başlayıp biteceğini düşünmüştük ama görülen fayda üzerine halen devam ediyor çünkü geçen yıl kapanış toplantısında bir hastamızın söylediği bir cümle ne kadar doğru bir iş yaptığımızı ortaya koydu. 'Bizi ailelerimiz bile hastayız iş yapamayız gözüyle bakarken burada bir şeyler üretebilmeyi öğrendik.' sözleri bizim için önemli."
Kaynak: AA