El cerrahisi, omuzdan parmak uçlarına kadar olan her kısımda meydana gelebilecek durumlara müdahale eden cerrahi bir dal. Türkiye'de de önemli bir uzmanlık alanı.
Basit ev kazalarından ağır iş kazalarına, spor yaralanmalarından doğumsal anomalilere ve uzuv kopmalarına kadar birçok alanda tedavi imkanı sağlanıyor.
Bu dalda uzmanlaşmak isteyen ortopedi, plastik ve genel cerrahi uzmanları eğitim alabiliyor. Türkiye'deki uzman sayısı ise 190.
"Ameliyatlarının büyük kısmını travma ve kazalar oluşturuyor"
Marmara Üniversitesi Tıp Fakültesi Ortopedi ve Travmatoloji Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Eren Cansü, konuyla ilgili TRT Haber'e konuştu.
Cansü, el cerrahisi ameliyatlarının büyük bir kısmını, travma ve kazaların oluşturduğunu söylüyor. Özellikle trafik kazaları ve sanayi yaralanmaları, el cerrahlarının en çok karşılaştığı vakalardan...
"Basit denilebilecek tırnak yaralanmalarından çeşitli dokuların kayıpları ve hatta uzuv kayıplarına uzanan ağır yaralanmalar günümüzde daha sık karşımıza çıkıyor. El cerrahı uzmanı, aldığı eğitim ve altyapı sayesinde kemik, damar, sinir, kas ve cilt gibi yumuşak dokulara müdahale ederek bu yaralanmaları bütüncül bir şekilde tedavi edebiliyor. Sinir, damar onarımları, kas ve tendon nakilleri, gerektiğinde vücudun diğer bölgelerinden canlı cilt, sinir ve kemik transferleri de bu amaç için kullanılabilabiliyor."
Prof. Dr. Cansü, mikroskop ve mikro cerrahi yöntemlerini ameliyatlarda kullanarak çıplak gözle görülemeyen damar ve sinirlere müdahale edebildiklerini söylüyor.
Elde görülen tümörler de cerrahi müdahaleyle alınabiliyor.
Cansü, halk arasında doğru bilinen yanlışlara da dikkat çekerek "kesinlikle yapılmaması gereken hatalara" karşı uyarıyor.
Masa başı çalışanların korkulu rüyası: Sinir sıkışması
Halk arasında meslek hastalığı olarak bilinen sinir sıkışması rahatsızlığına sahip insan sayısı gittikçe artıyor. Hastalık, yanlış fare tutuş pozisyonundan kaynaklanıyor. Tedavisi zamanında yapılmaz ise hastalık, çalışmaya engel olabilecek boyutlara ulaşıyor.
Hafif seyreden ve yeni başlayan uyuşmalarınız için, el bileği destekli fare altlığı kullanılmalı aksi taktirde hastalığın ilerlemesi durumunda bu desteklerin bir yararı olmuyor.
Sinir sıkışması varsa mutlaka uzmana görünülmeli
Sinir sıkışması çoğu zaman yanlış bilek hareketlerinden kaynaklanıyor. El bileğinin ezilmesi ile genellikle geceleri başparmak, işaret parmağı, orta parmaklarda artan uyuşma ve karıncalanma hissi yavaş yavaş ortaya çıkıyor. Bu şikayetlerin yanına zamanla farklı bulgularda ekleniyor.
Prof. Dr. Cansü, şikayetlerin geceleri uykudan uyandıracak kadar artması halinde hastalık daha fazla ilerlemeden mutlaka bir el cerrahisine görünülmesi gerektiğini söylüyor:
"Sinirlerin gittikleri yol üzerinde herhangi bir noktada sıkışması ile uyuşma, ağrı, hissizlik, kuvvet kaybı ve hatta ileri dönemlerde kas erimelerinin oluştuğu durumlar meydana geliyor. Birçok nedeni olabilmesine rağmen bilek ve dirseğini yoğun olarak kullanan, duruş bozukluğu yaşayan, aynı pozisyonlarda uzun süre çalışan kişilerde daha sık görülebiliyor. Başlarda belli belirsiz olan ve kolayca geçen uyuşma, hissizlik, elektriklenme, karıncalanma şikayetleri hastanın önemsememesi durumunda hızla ilerleyerek ağırlaşabiliyor. Öncesinde basit tedaviler yeterli olabilecekken, ileri düzey sinir sıkışmalarında vakit geçirmeksizin cerrahi tedavi yapılması uygun görülüyor."
Serebral Palsi’de el cerrahisinin önemi
Prof. Dr. Eren Cansü'ye göre erken müdahale ileride çözülmez hale gelecek olan sorunları kolayca bertaraf edebilir.
"Serebral Palsi çocukluk çağının önemli bir hastalığı olup yeterli ve uygun tedavi edilemediği durumlarda hem alt hem de üst ekstremitede ciddi fonksiyon kayıpları, öz bakım beceri eksikliği gibi arazlara yol açabiliyor. Hasta ve aileler hastayı yürütebilmek için öncelikle bacaklardaki deformitelere yoğunlaşıyor. İşin aslı ise öyle değil.
El ve kolun normal anatomik görünümü, fonksiyonu ve hareket kabiliyeti kişinin gündelik hayatını sürdürebilmesi, öz bakımını yapabilmesi, başkasına bağımlı olmadan temel ihtiyaçlarını giderebilmesi açısından çok daha önemli ve ön plandadır. Üst ekstremitedeki deformitelerin kalıcı hale gelip kronikleşmeden, küçük cerrahi müdahalelerle daha iyi fonksiyon ve görünüm sağlamak mümkün olabiliyor."
Çocuklarda görülen el problemlerine hemen müdahale edilmeli
Normalden daha farklı bir elle doğan tüm bebeklerin bir el cerrahı tarafından değerlendirilmesi gerekiyor.
Prof. Dr. Eren Cansü, doğumsal el sorunlarının tipine ve şekline göre tedavi planlanması gerektiğinin altını çiziyor ve şöyle devam ediyor:
“Doğumsal (Konjenital) el anomalilerinden en sık görülenleri çoklu parmak (Polidaktili) ve yapışık parmaklardır (Sindaktili). Daha nadiren parmak, el ve kolun düzgün veya tamamen gelişmediği durumlarda görülebiliyor. Gerek çoklu parmak, gerekse yapışık parmak bazen görülenden çok daha kompleks yapıda olabildiklerinden, öncelikle ayrıntılı muayene edilmeleri gerekiyor. Bu gibi durumlarda ayırma işlemi çok gecikmeden hemen yapılmalıdır.”