Puslu 3.9ºC Ankara
  • Adana
  • Adıyaman
  • Afyonkarahisar
  • Ağrı
  • Aksaray
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Ardahan
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bartın
  • Batman
  • Bayburt
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Çorum
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Düzce
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Gümüşhane
  • Hakkari
  • Hatay
  • Iğdır
  • Isparta
  • İstanbul
  • İzmir
  • Kahramanmaraş
  • Karabük
  • Karaman
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kırıkkale
  • Kırklareli
  • Kırşehir
  • Kilis
  • Kocaeli
  • Konya
  • Kütahya
  • Malatya
  • Manisa
  • Mardin
  • Mersin
  • Muğla
  • Muş
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Osmaniye
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Şanlıurfa
  • Şırnak
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Uşak
  • Van
  • Yalova
  • Yozgat
  • Zonguldak
Sağlık
07.03.2017 16:15

Kalp raporu almadan spora başlamayın!

Bilinçsizce yapılan sporun kalp krizi, tansiyon yükselmesine bağlı beyin kanaması ya da anlık ritm bozukluklarına sebep olabileceği belirtildi.

Kalp raporu almadan spora başlamayın!

Sağlık Bilimleri Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ömer Kozan, kalp raporu alınmadan spora başlanmaması gerektiğini belirterek, "Spor yaparken kalp sorunları nedeniyle yaşanan ölümler, gerekli kardiyovasküler tetkiklerin yeterince yapılmamasından kaynaklanıyor." dedi.

Kozan, yaptığı açıklamada, bilinçsizce yapılan sporun kalp krizi, ani kalp yetersizliği, şiddetli tansiyon yükselmesine bağlı beyin kanaması ya da hayati tehlikeye sebep olabilecek anlık ritm bozukluklarına neden olabileceğini ifade etti.

Ömer Kozan, "Kalp raporu alınmadan spora başlanmaması gerekir. Spor yaparken kalp sorunları nedeniyle yaşanan ölümler, gerekli kardiyovasküler tetkiklerin yeterince yapılmamasından kaynaklanıyor." ifadelerini kullandı.

Bu vakaların önüne geçmenin ilk şartının spor yapacak kişilerin ciddi bir doktor kontrolünden geçirilmesi olduğuna işaret eden Kozan, şunları kaydetti:

"Özellikle orta yaş üstü insanların yaptığı en büyük hatalardan biri kendilerini hala genç zannederek, gidip eskiden yaptığı sporları yapmaya devam etmesi. En büyük kazalar ve ani rahatsızlıklar bu şekilde yaşanıyor. Vücudun hamlığını, eklemlerin yaşlanmasını, alınan kiloyu, dolaşımın, kalp kondisyonunun 20'li yaşlardaki gibi olmayacağının düşünülmemesi risklidir. Bu olaylarda doğumsal kalp hastalıklarının ön sırada yer aldığı görülüyor. Bu üzücü olaylar, halk arasında 'kalp check-up'ı olarak bilinen kontrollerin gereken ciddiyetle yapılmaması sonucu, insanların bu tür sporları yapıp yapamayacağına karar verilememesinden kaynaklanıyor. Yeteri kadar tetkik yapılırsa, kişilere 'Siz şu kadar spor yapabilirsiniz' diyebilir, bunun sınırlarını koyarsınız. Bunlar ne yazık ki atlanılmış vakalar. Yeterli kontrol yapılmadan spor yapabilir raporu verilmiş kişiler."

"Kalp damar hastaları spora izotonik egzersizlerle başlamalı"

Prof. Dr. Kozan, Türk toplumunun düzenli yaşayan ve spor yapan bir toplum olmadığını, stres ve diğer önemli risk faktörlerine dikkat edilmediğini aktararak, "Sigara içme oranı da özellikle de genç yaşta çok yüksek. Yaşam biçimini değiştirmeden hiçbir tedavinin yararı yoktur. 'Ben ilacımı alıyorum istediğim gibi yaşarım.' demek hem sağlık adına hiçbir işe yaramaz hem de önemli ekonomik kayba neden olur." diye konuştu.

Spor yapmak isteyen kalp damar hastalarına başlangıçta yürüme, bisiklete binme, yüzme gibi izotonik egzersizlerin uygun olduğunu vurgulayan Kozan, bu aktiviteleri sorun yaşamadan en az 6 ay devam ettirebilen hastalarda aşamalı olarak izometrik egzersizler planlanabileceğini belirtti.

Ömer Kozan, spor yapmak isteyenlerin tam donanımlı bir kardiyoloji merkezine başvurması gerektiğine dikkati çekerek, sözlerini tamamladı. 

Sıradaki Haber
Gıdalara eklenebilecek vitamin ve minerallere standart
Yükleniyor lütfen bekleyiniz