Medipol Mega Üniversite Hastanesi Gastroenteroloji Bölümü'nden Prof. Dr. Vedat Göral, "Günde bir su bardağını dolduracak miktarda kiraz yemek; kalp, mide, böbrek ve karaciğer sağlığını korur, kanserle felç riskini azaltır, saç ve cildi güzelleştirir. Ancak aşırı tüketmemek gerekir. Aksi takdirde karaciğer yağlanması ve insülin direncine neden olabilir." ifadelerini kullandı.
Prof. Dr. Göral, kirazın sağlık üzerindeki olumlu katkılarına ilişkin yaptığı yazılı açıklamada, yaz meyvelerinin en sevilenleri arasında yer alan kirazın doğru miktarlarda tüketildiğinde doğanın hastalıklara karşı koruyucu ilacı olduğunu bildirdi.
Günde 150 gram, bir su bardağını dolduracak miktarda, kiraz tüketilmesi gerektiğini vurgulayan Göral, bu miktarın kalp, mide, böbrek ve karaciğer sağlığını koruduğunu, kanser ve felç riskini azalttığını, saçları ve cildi güzelleştirdiğini anlattı.
Göral, günde 150 gramdan fazla tüketmenin yarardan çok zararının dokunacağını belirterek, içeriğindeki şeker miktarına bağlı olarak kilo alımı, karaciğer yağlanması ve insülin direncine neden olabildiğini aktardı.
Vücudun ph dengesini koruyan kirazın özellikle mide, sindirim ve hazımsızlık gibi sorunlara karşı faydalarından bahseden Göral, "Vücudun asidik içeriğinde bir artış olduğunda, kiraz ph seviyelerini nötralize ederek gaz veya hazımsızlık gibi mide problemleri önler ve dengeler." bilgisini verdi.
"Kiraz, kötü kolesterolün düşmanı"
Göral, meyveler içinde yüksek antioksidan özelliğiyle bilinen kirazın kanser, kalp ve karaciğer hastalıklarına karşı koruyucu olduğunu belirterek, şu açıklamalarda bulundu:
"Kiraz, içinde bulunan güçlü bir antioksidan olan antosiyanin sayesinde kansere yakalanma riskini azaltarak kalp ve karaciğerde detoks etkisi gösterir. Antosiyaninler adı verilen kirazda bulunan antioksidanlar, kötü kolesterol seviyelerini azaltmaya yardımcı olur, kan basıncını düzenler, iltihaplanmaya neden olabilecek serbest radikallerle savaşır. Böylece kalp hastalığı ve felç riskini azaltır."
Göral, ödem atıcı etkileri ile bilinen kiraz sapının çayının rahatlatıcı etkilerinden bahsederek, şu bilgileri verdi:
"Kiraz sapını çay olarak tüketebilirsiniz. Ödem atıcı etkileri ile bilinen kiraz sapı, vücuttan toksin yani toksik maddelerin atılmasına yardımcı oluyor. Ayrıca kanı sulandırıcı bir etkisi bulunan kiraz, böbreklere de fayda sağlıyor. Bakteriler üzerindeki etkisi ile bilinen kiraz sapı aynı zamanda menopoz döneminde görülen sorunları da önlüyor."
"Uykusuzluğa ve saç dökülmesine çare"
Göral, antioksidanların, cildin donuk görünmesini sağlayan serbest radikallerle savaştığını belirterek, şu değerlendirmelerde bulundu:
"Yaşlanma etkilerine karşı koruyucu olan kiraz, kan dolaşımını kolaylaştırıp enerji seviyemizi artıran kan hücrelerinin oluşturulmasına yardımcı oluyor. Ayrıca saç hasarını ve kırılmasını önleyen ve kafa derisini nemlendiren B ve C vitaminini de içinde barındırıyor. C vitamini ayrıca cildimize doğal bir ışıltı veriyor. Gut ve eklem iltihaplarına karşı iyi gelen kiraz, uyku kalitesini artırarak doğal ve rahat bir uyku sağlıyor."
Göral, mevsimi başladığında her gün mutlaka 150 gram kiraz tüketilmesi tavsiyesini yineleyerek, günlük C vitamini ihtiyacının yüzde 18'ini, potasyumun yüzde 10'unu, bakırın yüzde 5'ini, manganezin yüzde 5'ini karşıladığını bildirdi.