Dünyayı etkisi altına alan koronavirüsün tedavisi için çalışmalar tüm ülkelerde olduğu gibi Türkiye’de de bilim insanları tarafından büyük bir titizlikle sürdürülüyor.
Sağlık Bakanı Fahrettin Koca tarafından yapılan açıklamalarda aşı çalışmalarının Türkiye’de önemli bir mesafe kat ettiği belirtiliyor.
Koronavirüse karşı umut olan yöntemlerden biri de kan plazması tedavisi.
Öncelik yoğun bakım hastalarına
Peki kan plazması tedavisi nedir?
Koronavirüse yakalanarak hastanede tedavi görmüş kişilerin kanlarında bulunan plazma kullanılarak uygulanan kan plazması tedavisi, vücudun kendi içinde antikor geliştirmesi özelliğine dayanıyor.
Farklı hastalıklarda da uygulanan bu tedavi yöntemi insanda 3 ila 6 yıllık bir bağışıklık meydana getirirken, koronavirüse karşı ne kadar bir bağışıklık sağlayacağı ise henüz bilinmiyor.
Bilim insanlarının hastalığın tedavisinde şu an için olumlu ya da olumsuz kesin bir sonuç açıklayamadığı kan plazması tedavisinin yan etkilerinin görülmesi de ihtimal dahilinde.
Fakat yetkililer koronavirüs hastalığının yoğun bakımdaki ileri düzey evresinde bu yan etkilere bakılmaksızın tedavinin uygulandığını belirtiyorlar.
Son iki testin negatif olması şart
Kan plazması tedavisini kendi hastalarında uygulamak isteyerek sosyal medyada bağışçı arayan çok sayıda hasta yakını dikkat çekiyor.
Bu bağışların Kızılay aracılığı ile yapılması gerekirken, Kızılay yetkilileri kan plazması bağışçısı sayısının hedefin çok altında olduğunu ifade ediyor.
Kan plazması bağışçısı olmak için ise vericilerde bazı şartlar aranıyor.
Öncelikle kan plazması bağışçısı olmak isteyen kişilerin önceden koronavirüs tanısı ile hastanede tedavi görmüş olmaları gerekiyor.
Tedavinin ardından son iki testinin de negatif çıkması gereken bağışçı adayları hastalığı atlattıktan 14 gün sonra kan plazması verebiliyor.
Koronavirüs tanısı alarak evde tedavi olan kişiler ise yine son iki testin negatif sonuçlanmasından 28 gün sonra plazma bağışçısı olabiliyor, plazma bağışları bağışçının isteğine göre birer hafta ara ile ayda üç kere yapılabiliyor.
Plazma bağışı yapmak isteyenler tüm Kızılay kan verme noktalarını kullanabiliyor.
Plazmasını satanlara ağır yaptırımlar uygulanacak
Kızılay Genel Başkanı Dr. Kerem Kınık, bu tedavi yönteminin bir ‘mucize’ olmadığını, hastaların bağışıklık sistemini desteklemesi bağlamında bir umut olduğunu belirterek, COVİD-19 tedavisi görerek sağlığına kavuşanları kan plazması bağışçısı olmaya davet ediyor.
Sosyal medyada bağışçı aramanın hem bugün için hem de ileride arzu edilmeyen birçok soruna neden olabileceği uyarısında bulunan Kınık, Kızılaya gerekli kan plazması bağışının yapılması halinde, belirli bir sistem dahilinde ve hastanelerin belirttiği tıbbi önceliklerle plazmaya ulaşımın daha kolay olacağını ve bu süreçte ortaya çıkacak sorunların bertaraf edileceğini söylüyor.
Tıpkı kan bağışında olduğu gibi plazma bağışında da para talep etmenin suç olduğunu belirten Kerem Kınık, Sağlık Bakanlığının tarif ettiği plazma bağışı süreçlerinin dışındaki tüm süreçlerin organ ticareti gibi işlem görebileceğini hatırlattı.
“Plazma bağışçıları bir cephede savaştılar, kurtuldular ve kahraman oldular. Artık başkalarının da kurtulmasına vesile olacaklar”.
Kızılay kan stokları tükeniyor
Kızılay yetkilileri kan plazmasının yanında kan bağışı için de vatandaşları kan verme noktalarına davet ediyor.
Salgın dönemine yüksek bir kan stoku ile girdiklerini söyleyen yetkililer, ellerindeki stokun çok azaldığını belirtti.
Günde 12 bin olan kan bağışının son 2 haftadır 2 binin altına düştüğünün altını çizen Kızılay yetkilileri kan bağışlarının bu seyirde gitmesi halinde lösemi, trafik kazası gibi nedenlerle hastanede yatan hastaların önümüzdeki günlerde sıkıntı yaşayabileceğini vurguladı.