Sakarya Üniversitesi (SAÜ) Tıp Fakültesi Deri ve Zührevi Hastalıkları Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Teoman Erdem, "Özellikle tatile gidenlere ve deniz kenarında güneşleneceklere mutlaka saat 10.00'dan önce veya 15.00'ten sonra güneşlenmelerini ve koruyucu krem kullanmalarını tavsiye ediyoruz." dedi.
Erdem, A, B, C gibi çeşitli ultraviyoleri olan güneş ışınlarının, fotosentez, D vitamini, mikrop kırıcı özelliği, bazı hastalıkların tedavisinde kullanılması gibi yararlı etkileri olduğu gibi zararlı yönlerinin de bulunduğunu söyledi.
Bilinçli güneşlenme olmaz ve güneşten yeterince korunulmaz ise ışınların insan vücuduna birçok zararının bulunduğunu vurgulayan Erdem, "En önemlilerinden biri güneş yanığı. Özellikle yazın bilinçsiz güneşlenmeye bağlı vücutta yanıklar oluşur. Bir de yüz ve ellere sürülen birtakım kozmetik ürünlerle güneşlenmeye bağlı vücutta fotoalerjik reaksiyonlar meydana geliyor. Bu da kızarıklık, su toplaması veya kaşıntı gibi belirtiler gösteriyor." diye konuştu.
Koruyucu kremler yarım saat önce sürülmeli
Güneş ışınlarının, bazı hastalıkları gün yüzüne çıkardığına dikkati çeken Erdem, özellikle açık tenli ve renkli gözlü kişilerde güneş yanığının daha fazla oluştuğunu söyledi.
Bu kişilerin az süre güneşe maruz kalsa bile yüzde kızarıklık, kaşıntı gibi belirtiler oluşabileceğini aktaran Erdem, "Açık tenli ve renkli gözlü kişilerin güneşten daha fazla korunması gerekiyor. Güneşe daha hassas olan bu kişilerde, güneşin zararlı etkileri daha fazla oluyor. Özellikle tatile gidenlere ve deniz kenarında güneşleneceklere mutlaka saat 10.00'dan önce veya 15.00'ten sonra güneşlenme ve koruyucu krem kullanmalarını tavsiye ediyoruz." ifadelerini kullandı.
Prof. Dr. Erdem, koruyucu kremlerin güneşli ortama çıkmadan yarım saat önce sürülmesi gerektiğini belirterek, dışarıya çıkmadan hemen önce sürülen kremlerin etkisinin olmayacağını vurguladı.
Kremin deri tarafından emilmesinin gerekli olduğunu anlatan Erdem, şöyle devam etti:
"Bu süreç yaklaşık yarım saati alır. Krem emilmediği zaman derinin üzerinde bile olsa koruyucu etkisi olmuyor. Çünkü güneş ışınları derinin alt tabakalarına çok çabuk ulaşabiliyor. Bu nedenle kremin dışarıya çıkmadan yarım saat önce sürülmesi çok önemli. Ayrıca kremin etkin olması için yoğun sürülmesi de önemli. Etkin koruma için 50 faktör üzeri ve kaliteli kremlerin kullanılmasını tavsiye ediyoruz. Eğer uzun süre suda kalınacaksa kremlerin 2-3 saatte bir yenilenmesi gerekiyor."
Hiçbir kremin vücudu güneş ışınlarından yüzde yüz korumadığını, en etkili korunmanın fiziksel korunma olduğunu dile getiren Erdem, etkili korunmak için şapka takılmasını, gerekirse uzun kollu giyilmesini ve gölgelik alanların tercih edilmesini tavsiye etti.
"Her deri yanığı cilt kanseri olma riskini artırıyor"
Erdem, "Hastalarımızın bazıları koruyucu krem kullansa da yanıyor. Yani kremler belli bir yere kadar koruyor, ışınlar gene vücuda geçiyor. Halk arasında bronzlaşma iyi bir şeymiş gibi söyleniyor ama biz tavsiye etmiyoruz. Bronzlaşma, vücudun güneş ışınlarına maruz kalınca kahve veya çikolata rengine dönmesi demek. Bu da melanom (cilt kanseri) riskini artırıyor. Bronzlaşmayı tavsiye etmiyoruz. Güneşlenmenin, sabah ve ikindiden sonra en fazla bir saat koruyucu kremler sürülerek yapılmasını tavsiye ediyoruz. Tatilciler, koruyucu kremlere yüzde yüz güvenmesin, şapkalarını taksın, belli saatlerde güneşlensin." değerlendirmesinde bulundu.
Güneş ışınlarına bağlı kronik yan etkilerin de olduğunu aktaran Erdem, bunlardan birinin deri yaşlanması ve deride kırışıklıkların oluşması, diğerinin ise deri kanseri olduğunu ifade etti.
Bunlardan en tehlikelisinin melanom olduğunu ve bazen sadece deride değil vücuda kadar yayılma gösterdiğini aktaran Erdem, "Bunun en önemli nedeni akut güneş yanıkları. Tatilciler ilk gittiği zaman hemen güneşe çıkıp, yanıyorlar. Bu yanıklar ilerde melanom olma riskini artırıyor. Özellikle çocukluk dönemindeki deri yanıkları da ileri yaşlarda bu riski artırıyor. Çocukların ilk 10 yaşına kadar güneşte yanmaması ve korunması gerekiyor. Onlar da denizde kumsalda oynasın ama yanmayacak kadar ve kontrollü olsun. Çünkü her deri yanığı melanom olma riskini artırıyor." ifadelerini kullandı.
Erdem, ayrıca bazı kişilerin D vitamini almak için uzun süre güneş ışınlarına maruz kaldığını ancak günde yarım saat güneşlenmenin vücudun D vitaminini karşılaması için yeterli olduğunu da sözlerine ekledi.