İstinye Üniversitesi Moleküler Kanser Araştırma Merkezi Müdürü ve Sağlık Bilimleri Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Engin Ulukaya ile Uludağ Üniversitesi öğretim üyesi Prof. Dr. Veysel Turan Yılmaz, kanser tedavisinde kullanılabilecek yeni bir metal kompleks bileşik üretti.
Bileşik, palladyum adı verilen bir metalden oluşuyor.
Prof. Dr. Ulukaya, tamamen Türkiye'ye ait bir bileşik çıkardıklarını, bileşiğin ilk aşamalardan başarıyla geçtiğini duyurdu. Ulukaya, "En büyük hayalimiz ülkemize kanser ilacı hediye etmek" dedi.
"Palladyum Aterpi, klor, sakkarin, barbitürat gibi yan bileşikler de takarak tamamen kendimize özgü yeni bileşikler ortaya çıkardık. Bu bileşiklerden biri hücre kültür laboratuvarında çeşitli tümör hücrelerinde yapılan testlerden başarıyla geçti. Ümit verici sonuçların alınması üzerine Yunanistan'da test edildi. Testlerin başarılı bulunması üzerine uluslararası patent başvurusu yapıldı ve yakın zaman önce tescillendi. Ardından, Hollanda'da farmakokinetik çalışmalar da yapıldı. Böylece neredeyse artık insan çalışmaları aşamasına kadar gelindi."
"İnsan çalışmalarına uygulanabilir hale geldi"
Prof. Dr. Ulukaya, bileşiğin insan çalışmalarına hemen hemen hazır olduğunu söyledi.
"Bileşiği artık ülkemizde insanlar üzerinde test etmek istiyoruz. Bileşik hem ülkemizde hem de Amerika'da koruma altında. Birde 1 buçuk ay içerisinde Avrupa Birliği'nden (AB) patent gelecek. Bir ilacı geliştirmek 10-12 yılı alıyor. Eskiden 15 yıla kadar çıkıyordu şimdi birkaç yıl kısaldı. Önümüzdeki yıllarda 8-9 yıla belki daha da kısa sürelere düşecek. Şimdi biz 4-5 yılını geçirmiş gibi olduk. Sırada 3 fazdan oluşan insan çalışmaları var. Üçüncü faz da başarıyla geçilirse bileşiğe artık ilaç diyebiliriz ve eczane raflarında görebiliriz. Kanser ilacı yapmak için 1 milyar dolara yakın para harcıyorsunuz ama başarılı olması halinde yıllık 10 milyar dolar kazanıyorsunuz. Tabi bu arada inanılmaz bir zaman ve emek harcanıyor."
"Çok akıllı bir hücreyle karşı karşıyayız"
Kanseri tamamen yok etmenin, bazı kanser türleri hariç tutulursa şimdilik mümkün olmadığına dikkat çeken Prof. Dr. Ulukaya, şunları anlattı:
"Ama kanser hastasının uzun süre yaşaması mümkün olacak. Kronik hastalıklar gibi örneğin 20-25 yıl yaşayabilecek. Tümörümüz olacak bir yerde ama metastaz (sıçrama) yapma şansı olmayacak, biz ona metastaz yaptırmayacağız. Dolayısıyla uzun yaşam sürelerine ulaşılmış olacak. Şu andaki en iyi senaryo bu, yoksa kanseri tamamen yok etmek günümüz teknolojisi ve bilgi birikimiyle halen mümkün gözükmüyor. Çünkü çok akıllı bir hücreyle karşı karşıyayız."
Kanser Araştırma Merkezi'nde yapılan çalışmalar
Prof. Dr. Engin Ulukaya, İstinye Üniversitesi Moleküler Kanser Araştırma Merkezi'nde (İSÜMKAM) birkaç ana başlıkta çalışmalar yürüttüklerini söyledi.
En önemli çalışmalarının kanser hastalarına yönelik olduğunu vurgulayan Prof. Dr. Ulukaya, "Kanser hastasının tedavisi artık hastanın moleküler yapısına göre belirlenmelidir. Ancak bu şekilde uzun yaşam sürelerine ulaşılabilir çünkü her insanın kanseri farklı, dolayısıyla her hastanın farklı ilaç kullanması gerekiyor. Merkezimizde, bu amaca yönelik hem araştırmalar hem de bizzat hastaya yönelik test hizmetleri (örneğin, likit biyopsi veya immünoterapi için test gibi) başlamış durumdadır. Ayrıca, kanser hastalarına ücretsiz danışmanlık hizmeti de verilmektedir. Tüm bu hizmetlerin ortak amacı, hekime hastasına özgü tedavi verebilmesi için laboratuvar desteği sağlamaktır" dedi.
Kaynak: DHA