Hafif Sağanak Yağışlı 9.5ºC Ankara
  • Adana
  • Adıyaman
  • Afyonkarahisar
  • Ağrı
  • Aksaray
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Ardahan
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bartın
  • Batman
  • Bayburt
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Çorum
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Düzce
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Gümüşhane
  • Hakkari
  • Hatay
  • Iğdır
  • Isparta
  • İstanbul
  • İzmir
  • Kahramanmaraş
  • Karabük
  • Karaman
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kırıkkale
  • Kırklareli
  • Kırşehir
  • Kilis
  • Kocaeli
  • Konya
  • Kütahya
  • Malatya
  • Manisa
  • Mardin
  • Mersin
  • Muğla
  • Muş
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Osmaniye
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Şanlıurfa
  • Şırnak
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Uşak
  • Van
  • Yalova
  • Yozgat
  • Zonguldak
Sağlık
09.05.2017 19:11

Yaş ilerledikçe inme riski artıyor!

Tüm dünyada her yıl binlerce kişiyi ve yakınlarını etkileyen inme halinde ilk 3 saatteki müdahale hayati önem taşıyor.

Yaş ilerledikçe inme riski artıyor!

Tüm dünyada her yıl binlerce kişiyi ve yakınlarını etkileyen inme halinde ilk 3 saatteki müdahale hayati önem taşıyor. İnme, beyin ve beyne giden damarların tıkanması, daralması veya beyin dokusu içindeki kanamalara bağlı olarak ortaya çıkıyor. Tıkanma ya da kanama beyin hücrelerinin beslenmesini engellediği için kalıcı hasar meydana geliyor. Vücutta ortaya çıkan belirtilerin de hasarın yaşandığı beyin bölgesine göre değişebileceğini belirten Acıbadem Kayseri Hastanesi Nöroloji Uzmanı Doç. Dr. Nergiz Hüseyinoğlu, vücudun bir tarafında uyuşma, keçelenme kuvvet kaybı, denge bozukluğu, görme kaybı, baş ağrısı, baş dönmesi, bilinç bozukluğu ya da bilinç kaybının inmeyi gösteren ilk belirtiler olduğunu anlattı.

Diyabete karşı önlem alınmalı

Her ne kadar, inme açısından değiştirilemez risk faktörlerine müdahale etmek mümkün olmasa da bilinçli olarak ve değiştirilebilir faktörlere karşı önlem alarak toplam risk düşürülebiliyor. Zira değiştirilebilir faktörler tek başına bile inme için tehdit oluştururken, birlikte görülmesi halinde riskin katlanmasına neden oluyor. Bunun en güzel örneklerinden birinin diyabet olduğunu söyleyen Doç. Dr. Nergiz Hüseyinoğlu, “Diyabet inme açısından önemli bir risk faktörü. Ancak, diğer risk faktörleri ile birlikte yaşanması halinde inme riski yükseliyor. Bu nedenle diyabete karşı gerekli önlemleri almak inme riskinin düşürülmesinde de önem taşıyor” diyor. Bununla birlikte obezite, karın ve boyun bölgesinde yağlanma, kolesterol yüksekliği de inmeye davetiye çıkaran etkenler arasında yer alıyor.

Hipertansiyon kontrolü çok önemli

İnme için değiştirilebilir risk faktörlerinin başında hipertansiyon geliyor. Kan basıncının kontrol altında tutulmasıyla inme riskinin yüzde 35-45 oranında önlenebildiğine işaret eden Doç. Dr. Nergiz Hüseyinoğlu, “Bilimsel çalışmalara göre, inmenin önlenmesi için kan basıncının 140/90’ın altında tutulması gerekiyor” dedi.

Sigarayı bırakmak şart

Sigara kullanımının, içmeyenlere oranla inme riskinin iki kat artırdığını belirten Doç. Dr. Nergis Hüseyinoğlu, diğer faktörlerin de eklenmesiyle birlikte riskin katlandığına işaret ederek sözlerine şöyle devam etti: “ Örneğin, doğum kontrol hapı kullanan kadınlar aynı zamanda sigara içiyorsa, beyin damar tıkanıklığı 7 kat, beyin kanaması riski ise yaklaşık 4 kat artıyor. Bunun dışında, sigara dumanına maruz kalmak da kalp hızını, damar sertleşmesini ve kan pıhtılaşmasını arttırarak, inmeye neden olabiliyor.”

Doç. Dr. Nergiz Hüseyinoğlu’nun verdiği bilgiye göre, sigara bırakıldıktan sonra de risk azalmakla beraber, tam olarak ortadan kalkmıyor. Bu nedenle, en etkili korunma yolu olarak kesinlikle sigara kullanmamak ve sigara dumanına maruz kalmamak olarak gösteriliyor. "

Sebze ve meyve ağırlıklı beslenmeli

İnmenin ortaya çıkardığı ciddi sonuçlara rağmen erken müdahale edildiğinde tedavi edilebildiğini söyleyen Doç. Dr. Nergiz Hüseyinoğlu, “Yaşam tarzında yapılacak küçük değişikliklerle de inmenin önüne geçmek mümkün olabiliyor. Düşük yağ tüketimi, meyve ve sebze ağırlıklı beslenme, düzenli ve yeterli fiziksel aktivitenin inme riskini azalttığının bilimsel çalışmalarla da kanıtlanmış durumda” diye konuştu.

Yaş ilerledikçe inme riski artıyor

55 yaşın üzerinde her 10 yılda bir inme geçirme riskinin ikiye katlandığını ve bu nedenle yaşın değiştirilemez risk faktörlerinin başında geldiğini söyleyen Doç. Dr. Nergiz Hüseyinoğlu, değiştirilemez risk faktörleriyle ilgili şu bilgileri verdi: “Bir diğer önemli etken ise cinsiyet. Erkeklerde inme riskinin kadınlara göre daha fazla olduğu biliniyor. Ancak 35-44 yaş arasında gebe olan veya doğum kontrol hapı kullanan kadınlarda da riskin normal popülasyondaki kadınlara göre arttığı gözleniyor. Bilimsel çalışmalar, ailede inme hikayesi veya genetik bir yatkınlık varsa inme riskinin de yükseldiğini gösteriyor. Örneğin, genetik olarak çeşitli pıhtılaşma faktörlerinde bozukluk olan aile bireylerinde erken yaşlarda dahi inme yaşanabiliyor.” 

Sıradaki Haber
Sürekli ilaç kullanımı kemik erimesine neden olabilir
Yükleniyor lütfen bekleyiniz