Ahmet Nur Çebi, siyah-beyazlı kulübün 2021 yılı 1. olağan divan kurulu toplantısında açıklamalarda bulundu.
"Hala çatı ve 700 bin lira konuşuluyor. Ben bu kulübe tek kalemde 7 milyon lira bağışladım. 700 bin liranın mı peşine düşeceğim?. Altındaki imza Fikret Orman, anlaşmayı yapan Fikret Orman, konuşan Fikret Orman. Hala Ahmet Nur Çebi diyorlar. Bir tane öneri yok. Sabah akşam hakaret ve iftira. Biz sizin bıraktığınız enkazı toparlamaya çalışıyoruz. Ne istiyorsunuz bizden? Tavsiyede bulunun, eleştirin. Şampiyonluğa gidiyoruz arkadaşlar. Sezon başı, 'Bu takımdan bir şey olmaz.' diyenler, şimdi neredesiniz. Niye sabretmediniz 3 ay? Yaptığımız transferler, eski transferlerin dörtte biri fiyatına dört katı top oynuyor. Takdir etmeyin ama fuzuli de konuşmayın."
Çebi, borcun beklenenin altında olduğuna dikkat çekti.
"Yormayın, bırakın işimizi yapalım. 'Beşiktaş'ın bir kuruşuna dokundurtmayacağım.' dedim. Lütfen kimsenin kafasında soru işareti olmasın. 'Bu kadar para kulübe kazandırılmış.' deniyorsa, bu paralar kulübe girmiştir. Gerekirse tek tek anlatırız. Denetleme Kurulu Başkanı'mıza da izah ettik. Borcun aşırı artmasını beklememiz gerekirken daha düşük arttığını görmek beni biraz mutlu etti. Bu doğru yolda olduğumuzu gösteriyor."
"Kontratlarından vazgeçmiyorlar"
Çebi, yüksek maliyetli futbolcu sözleşmelerinin kendilerini zor durumda bıraktığını anlattı.
"Bir senede 600 milyon lira borç artışı var. Ne yaparsanız yapın, alınmış krediler, ödenmemiş borçlar, kur farkları ve faizlerin yükü devam ediyor. Bunları azaltmanın yolu, faaliyetlerde kar sağlamak. Futbol AŞ'nin gelir ve giderleriyle ilgili sıkıntılar olduğunu, yüksek ve kulübü zor durumda bırakan kontratların maalesef 2 yıl daha devam ettiğini görmekteyiz. Birçoğu kadro dışı bırakılmasına rağmen, yüksek ücret alan futbolcular kontratlarından vazgeçmiyorlar. Futbol oynama aşklarını bir kenara bırakarak, 'Paramı alır, yan gelir yatarım' modundan çıkmıyorlar. Bu futbolcularıgetirmek bir yöneticilik zafiyetidir. Hem kontrat hem de kişisel anlamda bu insanları tanımak ve bilmek gerekirken, futbol oynama arzusu kontratlarının aşağısında olan futbolcularla anlaşılmasının acısını çekiyoruz, çekmeye devam edeceğiz."
"Geldiğimizden bu yana 200 milyon liralık kur farkı oluştu"
Çebi, pandemi nedeniyle gelir elde edemediklerini, ayrıca kur artışına maruz kaldıklarını vurguladı.
"Geldiğimizden bu yana 200 milyon liralık kur farkı oluştu. Ben göreve geldiğimde, borcun 3 milyar lira değil, 3 milyar 300 milyon lira olduğunu ifade etmiştim. Gelen borç artışına kötünün iyisi diyebiliriz. 300 milyon faiz ve 200 milyon kur farkını koyduğumuz zaman 500 milyon artması lazım aslında. 120 milyon tribün gelirinden, 40 milyon Kartal Yuvası'ndan, 40 milyon da yayın gelirinden kaybımız var. Bunlara rağmen borcu yönetmeye çalışıyoruz. 300 milyon lira yöneticilerin şahsi kefaletleri ve 100 milyon lira da nakit vermeleriyle bugüne kadar ekonomi bir şekilde yönetildi."
Çebi'den Ahmet Ağaoğlu'na yanıt
Çebi, 'Beşiktaş'ın hakkının yenmesi durumunda taş üstünde taş bırakmam.' ifadesine Trabzonspor Kulübü Başkanı Ahmet Ağaoğlu'nun verdiği cevaba da değindi.
"Yorumcuların, 'Beşiktaş'ın önünü kesecekler.' ifadesini defalarca kullanması, beni son derece rahatsız etmiştir. Ben de buna istinaden 'Eğer böyle bir şey olursa, taş üstünde taş bırakmam.' deme ihtiyacı duydum. Bundan pişman değilim. Trabzonspor Başkanı ile Kulüpler Birliği Vakfı'nda beraberdik. Benim bu söylemim üzerine, 'Omuz üstünde baş bırakmam mı diyelim?' diye cümle kurmuş. Muharebeden bahsetmiş. 'Alanyaspor'un sahasında muharebe yapan ben değildim, sizdiniz sayın başkan. Kamuoyuna mesaj vermek durumunda olduğum bir konuyu neden bu şekilde ifade ettiniz.' dedim. 'Ben de o şekilde ifade etmek istemedim.' cevabını verdi. Tahmin ediyorum bir yanlışlık olmuş."
"Yumuşak başlı değiliz olmayacağız"
Çebi, yabancı hakemlere maç yönettirilmesi yönünde verdiği beyanata açıklık getirdi.
"Açıklamalarımız başka yerlere çekilebiliyor. Hakemlerle ilgili şunu söylemeye çalıştım. Türk hakemlerine güvensizlikten bahsetmedim. Fakat eski hakemlerimizle ilgili yapılan bir sürü yorumlar var. Hakem bize veriliyor, taraftarımız, 'Beş sene önce bizi doğradı, golümüzü vermedi.' diyor. Diğer kulüplerle ilgili de aynı şey söz konusu oluyor. Eskiden hakemlik yapmış olanların bu büyük camialarla, derbilerle ilgili ilişkileri olmuş ve camialarda iz olarak kalmış. Bunlar kasıtlı olarak kullanılıp, hakemler üstünde baskı unsuru haline getiriliyor. 'Geçmiş derbilerde hakemlik yapmış olanlar yerine, Türk futbolunda maç yönetmemiş kişileri alıp getirirsek, onlarla ilgili söylemler azalır.' dedik. Mevcut hakemlerin üstündeki baskıyı azaltabilmek adına yapılmış bir teklif, başka bir yere konulmuştur. Camiamızda yıllardan beri gelen bir tedirginlik var. Hakemler ve başka etkenler tarafından şampiyonluklarımızın çalındığını düşünüyoruz. Bunlarla ilgili geçmişte yaşadığımız travmalar olduğunu biliyoruz. Camiama da hak veriyorum ama bunları Beşiktaş duruşuyla idare etmek durumundayız. Yumuşak başlı değiliz, olmayacağız. Camiam bana ve yöneticilerine güvenecek, şeklini biz yönlendireceğiz."
Teknik direktör Mesut Bakkal'ın yazdığı kitaptaki itirafları üzerine Türkiye Futbol Federasyonuna yaptıkları başvuruya olumsuz cevap aldıklarını da söyleyen Çebi, "Gönüllerde bunlar kayıtlara geçmiştir. Beşiktaş'ın hakkının yendiğini birisi söylemiştir. 'Hayır, hakkı yenmemiştir.' demek yerine, davayı usulden reddetmiştir." açıklamasında bulundu.
"Bankalarla yapılandırma söz konusu"
Ahmet Nur Çebi, Bankalar Birliği ile yapılan yapılandırmaya değindi.
"Bankalarla yapılandırma söz konusu. Bizi gül bahçesi falan beklemiyor. Yaşama, ayakta kalma şansı bularak, Beşiktaş'ı iyi yöneterek borçları azaltmak, kontrol altına almak, yönetilebilir hale getirmek ve bunlardan kurtulma planımız var. Konsorsiyum kredisinin çok yakın zamanda çıkma ihtimali olduğu gibi, hazirana kadar uzama ihtimali var. Nasıl sonuçlanacağını kestirebilmiş değiliz. Şu an durum pozitif. Emeğimizin karşılığını alacakmışız gibi gözüküyor. Beşiktaş'ın nefes alma şansı bulabileceği bir yapılandırma için çalışıyoruz. Umarız Beşiktaş uzun yıllar ayakta kalır ve iyi niyetli yöneticilerle bu borçlar azaltılır. Biz bu mücadeleyi verirken, bizden sonra gelecek olanların da bu şekilde hareket etmesi gerekiyor."
"Kulüpler Birliği Vakfı Başkanlığı'nı yapmak olarak benim için onurdur"
Çebi, Kulüpler Birliği Vakfı Başkanlığı ile ilgili yapılan eleştirilere cevap verdi.
"Beşiktaş'ın şanlı tarihi ortada. Kulüpler Birliği Vakfı Başkanlığı'nı yapmak Beşiktaşlı olarak benim için onurdur. Kulüplerin yüzde 90'ının arzu, istek ve uzun süren baskısı sonucu başkanlık olmuştur. Böyle bir görevden kaçmam artık söz konusu olmamaya başlamıştır. Beşiktaş'ın sorunlarıyla diğer kulüplerin sorunları aynı. Onlarla ilgili verdiğim mücadele, Beşiktaş'la ilgili verilen mücadelenin aynısı. Beşiktaş'ın hakkını, hukukunu korumamak gibi bir şey söz konusu olamaz. Gereğini yapmaya devam edeceğiz."
"Yasadaki cezaların netleştirilmesi konusunda tavrımız var"
Çebi, gündemdeki spor yasasına değindi.
"Spor Yasası ile ilgili bir savımız var. Kulüpleri gelir-giderinden, işletme faaliyetlerinden, sadece faaliyetlerinden dolayı zarara uğratan yöneticilerin bunu ödemeleri gerektiği şeklinde spor yasasına koyulmasını talep ettiğimiz bir madde var. Diğer kulüpler tarafından da bu anlayışla karşılanıyor. Yasadaki cezaların tariflerinin çok açık ve başka yerlere çekilecek şekilde olmadan netleştirilmesi konusunda tavrımız var."
"Zavallı Ersin kardeşim, Karius'un aldığının yüzde 1'ini bile almıyor"
Beşiktaş'ın eski kalecisi Loris Karius'un süren davası ile ilgili açıklamalarda da bulunan Çebi, "Karius davası devam ediyor. Bu arkadaş büyük kaleciydi. Kirası hariç 2,5 milyon avro maaş alıyordu. Şimdi zavallı Ersin (Destanoğlu) kardeşim, Karius'un aldığının yüzde 1'ini bile almıyor. Bu arkadaş buradan pandemi döneminde gidiyor ve dava açıyor. Pandeminin oluşturduğu konularla ilgili davamız devam ediyor. Karius'un hak etmediğini almaması konusunda mücadelemiz devam ediyor." diye konuştu.
"Abdullah Avcı'yla bu işi sulh yolu ile çözmek istediğimi ilettim"
Çebi, siyah-beyazlıların eski teknik direktörlerinden Abdullah Avcı'yla görüşmek istediğini söyledi.
"Avcı ile 1 sene önce yollarımızı ayırdık. Ekonomik anlaşmazlığımız devam etmektedir ve konu Uyuşmazlık Çözüm Kurulundadır. Kendisine görüşmek istediğimi ve bu işi sulh yolu ile çözmek istediğimi ilettim. Kendisinden cevap bekliyorum."
"Bırakmam Seni" kampanyası
Çebi, "Bırakmam Seni" kampanyasından elde eden gelirlerin kulüp için kullanıldığının altını çizdi.
"Kampanya ile ilgili finansal anlamda incelemeler tamamlanmamış olsa dahi zaman içinde bunların hepsini teyit edilmiş haliyle açıklayacağız. Bir önceki divan kurulunda ve zaman zaman yaptığımız açıklamalarda belirtilen rakamlar, Beşiktaş'ın ve ona ait kuruluşların ekonomisine katkı olarak içeri girmiştir. Bu konuda kimsenin tereddüdü olmasın. Bu paralar Beşiktaş'ın menfaati icabı kullanılmaya devam etmektedir."