Mahkemenin henüz bağlayıcılığı olmayan ön raporuna göre, Avrupa Süper Ligi'nin kurulabileceği ancak buraya katılacak kulüplerin izin almadan FIFA ve UEFA'nın müsabakalarına katılamayacağı belirtildi.
Davaya ilişkin nihai kararını 2023 ilkbaharında vermesi öngörülen Avrupa Adalet Mahkemesinin konuyla ilgili ilk görüşü UEFA tarafından "büyük memnuniyetle" karşılandı.
UEFA'nın hukuk bürosu, mahkemenin raporuna ilişkin "Avrupa futbol piramidinin mevcut dinamik ve demokratik yönetim yapısını korumaya yönelik cesaret verici bir adım." değerlendirmesinde bulundu.
Avrupa basını da mahkemenin raporunun Avrupa Süper Ligi projesine "darbe vurduğunu" yazdı.
Projenin öncüleri olan İspanya'nın Real Madrid ve Barcelona ile İtalya'nın Juventus kulüpleri ise henüz bir yorum yapmadı.
Diğer yandan Avrupa Adalet Mahkemesinin bu görüşü, Avrupa Süper Ligi girişiminin sadece FIFA ve UEFA'dan yani ulusal federasyonlardan tamamen bağımsız bir şekilde kurulabileceği, bu lige girecek kulüplerin yalnız kalacağı olarak yorumlandı.
Ekonomik olarak kendilerine daha fazla gelir elde etmek için bu projeyi ortaya atan kulüplerin böyle bir riski ne kadar alacakları ise şimdilik belirsizliğini koruyor.
Avrupa Süper Ligi girişimine başından beri sert bir şekilde karşı çıkan, İspanya'da 1. ve 2. lig kulüplerinin bağlı olduğu LaLiga kurumu, KPMG adlı danışmanlık şirketine yaptırdığı bir araştırmada, Avrupa Süper Ligi'nin kurulması halinde buna dahil olacaklarını açıklayan Real Madrid ve Barcelona'nın gelirlerini 400 milyon avro artıracağı, La Liga'daki diğer kulüplerin gelirlerinde ise yüzde 55'lik bir düşüş olacağını duyurmuştu.
Avrupa Süper Ligi girişimi
İngiltere'den Arsenal, Manchester United, Chelsea, Liverpool, Manchester City, Tottenham, İtalya'dan Milan, Inter ve Juventus, İspanya'dan Atletico Madrid, Barcelona ve Real Madrid kulüpleri 19 Nisan 2021'de Avrupa Süper Ligi girişimini başlattıklarını açıklamıştı.
Ancak gerek FIFA ve UEFA gerekse spor kamuoyundan gelen tepkiler nedeniyle Real Madrid, Barcelona ve Juventus haricindeki 9 kulüp sadece sözlü olarak (projeden çekildiklerine ilişkin resmi imza atmadan) çekildiklerini söylemişlerdi.
Söz konusu girişime karşı güçlerini birleştiren UEFA ve FIFA, oluşumdan çıkmayan 3 takımın, UEFA ve FIFA'ya bağlı organizasyonlardan ve ulusal liglerden çıkarılması, uluslararası maçlara oyuncu göndermesinin yasaklanması gibi yaptırımlarla karşılaşabileceği konusunda uyarmıştı.