Süloğlu ilçesine bağlı Keramettin köyünde yaşayan 15 yaşındaki Engin, antrenman günlerinde Edirne'deki Türkiye Olimpiyat Hazırlık Merkezine (TOHM) gelerek çalışmalarını sürdürüyor.
İstanbul'da düzenlenen 17 Yaş Altı Dünya Güreş Şampiyonası'nda 57 kilo kadınlarda dünya ikincisi olan Ergin, organizasyonun ardından döndüğü memleketinde çalışmalarına hız kesmeden devam ediyor.
Kırkpınar'a olan ilgisi nedeniyle güreşe başladı
Milli güreşçi Eylem Engin, 5 yaşından bu yana her yıl dedesiyle köyden Edirne'ye gelerek Kırkpınar Yağlı Güreşleri'ni izlediklerini anlattı.
Engin, Kırkpınar atmosferinin çok heyecanlı olduğunu belirtti.
"Sabah erken saatte dedemle köyden çıkarak Edirne'ye Kırkpınar Yağlı Güreşleri'ni izlemeye geliyorduk. O atmosfer beni çok heyecanlandırdı. Güreşe bu şekilde ilgi duydum. Benim de favorim başpehlivan İsmail Balaban. Onunla büyüdüm diyebilirim."
Engin, kadınlar yağlı güreş yapamadığı için minder güreşine yöneldiğini dile getirdi.
"Başta dedem olmak üzere ailem çok destek oldu. Dedemi geçen yıl kaybettik. Onun emeği üzerimde çok. Rahmetle anıyorum. Dünya Güreş Şampiyonası'nda aldığım madalyamı da dedeme adıyorum. Şampiyonanın ardından çalışmalarıma başladım. Gelecek yıl yapılacak Dünya Şampiyonası'nda ve 2028'de yapılacak olimpiyatlarda şampiyonluk hedefliyorum."
Ergül: Köyden çıkan bir başarı hikayesi
Antrenör Tamer Ergül, sporcusunun ilkokulda güreşe başladığını dile getirdi. Ergül, milli güreşçi Eylem Engin'in köyden çıkan bir başarı hikayesinin olduğunu ifade etti.
"Eylem'in güreşe başlamasında dedesinin büyük emeği var. Antrenmanı olduğu gün köyden getiriyor, antrenman bitene kadar torununu bekliyordu. Allah razı olsun ondan. Onun sayesinde Eylem güreşe tutundu. Dedesi geçen yıl yaşamını yitirdi ve hepimiz çok üzüldük."
Ergül, milli sporcunun olimpiyat hedefiyle çalışmalarına azimle devam ettiğini aktardı.