Kamil Selçuk Yurdalan, iş stresinden uzaklaşmak amacıyla başladığı spor faaliyetlerini zamanla tutkuya dönüştürdü.
Küçük yaşta su sporlarıyla tanışan, iş hayatına başladıktan sonra tüplü dalış yapan, bisiklet sürmeyi ve doğa yürüyüşünü alışkanlık haline getiren Yurdalan, yeni arayışlar içinde olduğu bir dönemde atlı okçuluğa da ilgi duyunca iktisadi ve idari bilimler fakültesi dışında sporla ilgili iki bölüm daha bitirdi.
Yurdalan, sporun özel ve iş hayatına her zaman olumlu katkı sunduğunu söyledi. Yurdalan, spor tutkusunun aynı zamanda başarıyı da getirdiğini vurguladı.
"Spora ve doğaya olan tutkumdan dolayı boş zamanlarımda olabildiğince bisiklet, dağcılık, dalgıçlık ve aynı zamanda binicilik yapmaya çalışıyorum. Özellikle geleneksel atlı okçuluk, binicilik daha çok ilgimi çekiyor. Bu şekilde insan hem daha sosyal oluyor hem de negatif enerjisini atmış oluyor. 7. Caretta Bisiklet Festivali'nde pedal çevirdim, Erciyes Dağı zirvesine tırmandım, Gökpınar Gölü'ne daldım. Çevre illerde birçok etkinliklere vaktim olduğu sürece katılmaya çalışıyorum. Bu tarz etkinliklerin yapılmasını tavsiye ediyorum."
"Spor, bireyi daha özgüvenli hale getiriyor"
Yurdalan, sporun kötü enerjiyi insanın üzerinden atmaya katkı sağladığını ve bireyi daha özgüvenli hale getirdiğini belirtti.
Zamanla sporun akademik tarafını da öğrenmek istediğinin altını çizen Yurdalan, kişinin boş zamanlarında yaptığı başta spor olmak üzere bilim, kültür ve sanat aktivitelerinin düzenlenmesi, yönetilmesi gibi alanlara ilişkin Erciyes Üniversitesi Spor Bilimleri Fakültesi Rekreasyon Bölümünü de tamamladığını söyledi.
Yurdalan, üç üniversite diplomasına sahip olduğunu vurguladı.
"Spor aşkı iki üniversiteyi daha bitirmeme vesile oldu. Daha önce Anadolu Üniversitesi Spor Yönetimi Bölümünü bitirmiştim. Erciyes Üniversitesi Spor Bilimleri Fakültesi Rekreasyon Bölümünden bu yıl temmuz itibarıyla mezun oldum. Spor sadece futbol, voleybol, basketboldan ibaret değil. Birçok alada sporun ne kadar önemli olduğunu akademik olarak da aslında öğrenmiş oldum."