Hatay'ın İskenderun ilçesinde yaşayan Selvi Kılcılar, 21 yaşındayken safra kesesi ameliyatının ardından vücudunun enfeksiyon kapması sonucu yatalak kaldı.
Yaklaşık 4 yıl bu şekilde hayatını sürdüren Selvi, omurilik ameliyatı sonrası yüzde 80 engelli olarak tekerlekli sandalye yardımıyla yaşamını sürdürmeye başladı.
Arkadaşının aracılığıyla Tosyalı İskenderun Engelliler Spor Kulübü ile tanışan Selvi Kılcılar, ikinci ailem dediği basketbol takımında tek kadın sporcu olarak 13 yıldır ter döküyor.
Selvi, çok zor zamanlar geçirdiğini söyledi. Basketbolla hayatının değiştiğini belirten Kılcılar, burada aile sıcaklığını bulduğunu anlattı.
Selvi, vaktinin çoğunu takım arkadaşlarıyla antrenmanda geçirdiğini dile getirdi.
"İkinci ailem dediğim basketbol benim hayatım oldu. Yatalak geçirdiğim dört yılı unutturdu. Hayata bakış açım değişti. Sağ olsunlar bana çok iyi davrandılar, yani bir prenses imajı verdiler. Birlikte çalışmalarımıza devam ediyoruz. Sağlıklıydım ve 21 yaşına kadar hiçbir şeyim yoktu. Engelli olacağımı bana söyleseler 'mümkünatı yok' derdim. Engelli oldum, yatalak kalmanın ne olduğu öğrendim. Engelli de olsanız hayat devam ediyor. Mutlu olmayı öğrenmeniz gerekiyor."
Takım arkadaşlarıyla Tekerlekli Sandalye Basketbol Süper Ligi'nin ikinci yarısına hazırlandıklarını vurgulayan Selvi Kılcılar, "Arkadaşlarımla başarılı bir takımız. Bu yıl şampiyonluğu istiyoruz." diye konuştu.
"Antrenmana bir defa getirdik takımın parçası haline geldi"
Kulübün idari menajeri Sinan Aslan da Selvi Kılcılar'ı takıma kazandırmak için çok çaba harcadıklarını söyledi.
Selvi'ye basketbol oynamayı teklif ettiklerinde "yapamam" cevabı aldıklarını anlatan Aslan, daha sonra kendisini ikna ederek kulübe getirdiklerini belirtti.
Aslan, sporun Selvi'yi rehabilite ettiğinin altını çizdi.
"Selvi, yaşayabileceği en büyük travmalardan birini yaşamıştı. Evlenmeyi bekleyen bir gençken engelli oluşu onu baya bir tramvaya sokmuştu. Antrenmana bir defa getirdik ve Selvi takımımızın 13 yıldır bir parçası haline geldi. Hem takımımıza verim sağladı hem de hayata bakış açısı değişti. Selvi'ye hastalığını unutturduk diyebilirim."