Yarım asrı aşkın süredir voleybola olan ilgisiyle anılan 1800 nüfuslu Gezlevi Mahallesi, Torosların eteğinde 2 bin rakımlı dağlık bölgede yer alıyor.
Bölgede, 1961'de düzenlenen kaymakamlık turnuvasında Gezlevi'nin rakip ilçe takımını yenmesiyle bir anda köyün en popüler oyunu haline gelen voleybol, yıllar içerisinde yöre halkı için tutkuya dönüştü.
Mahallede bulunan tek düzlük alana çamaşır ipi asarak 60 yıl önce bu oyunu oynamaya başlayan yöre halkı, 2017 yılında Gezlevispor adıyla mahallenin amatör voleybol takımını kurdu.
Antrenman yapacak sahası dahi olmamasına rağmen köylülerin desteğiyle üst üste başarı elde ederek, Türkiye Erkekler Voleybol 2. Ligi'ne yükselen Gezlevispor, zor şartlar ve imkansızlıklar içerisinde yeni sezona hazırlanıyor.
Spor salonu bulunmayan mahallede, düzlük alanın az sayıda olması nedeniyle sezon hazırlıklarını 12 kilometre uzaklıktaki Ballıca Yaylası'nda sürdüren takımın 10 oyuncusu, burada kendi imkanlarıyla oluşturdukları sahada idman yapıyor.
Kondisyon depolamak için her gün dağa tırmanan oyuncular, dönüşte ise yakacak ihtiyacı için odun topluyor.
Topladıkları odunlarla yemeklerini pişiren, kara çaydanlıkta çaylarını demleyen oyuncular, akşam da kamp ateşi etrafında ısınarak sohbet ediyor.
Gece olduğunda da yaylaya kurdukları iki çadırda kalan 10 oyuncu, sabah erkenden kalkarak idman programını tekrarlıyor.
Gezlevispor Kulübü Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Mercan, sadece rakipleriyle değil, maddi imkansızlıklarla ve fiziki yetersizliklerle de mücadele ettiklerini anlattı.
"Öğlen patates, akşam bulgur pilavıyla öğün geçiriyoruz"
Mercan, gece çadırlarda kalan oyuncuların, sabahın ilk ışıklarıyla kalkarak, günü çeşitli antrenmanlarla geçirdiğine değindi.
"Ben kulüp başkanıyım. Gönül ister ki bu çocukları beş yıldızlı otellerde ağırlayalım. Açık büfe kahvaltılarını yapsınlar, akşam yemeklerini yesinler, rahat bir şekilde antrenmanlarını yapsınlar ama buna ekonomik durumumuz imkan vermiyor. Öğlen haşlanmış patates, akşam bulgur pilavıyla öğünü geçirmeye çalışıyoruz."
Maddi imkanlarının yeterli olması halinde Efeler Ligi’ne kadar yükselmeyi hedeflediklerini dile getiren Mercan, en büyük hayallerinin ise Türkiye'yi Avrupa'da temsil etmek olduğunu söyledi.
"Cumhurbaşkanı'mızdan destek bekliyoruz"
Mercan, spor salonu bulunmadığı için sezon içerisinde kış aylarında antrenman için okulun beton sahasını kullandıklarını dile getirdi.
"Biz maçlara gidecek parayı zor buluyoruz. Oyunculara verecek para zaten yok. Bu çocuklar beş kuruş para almadan, üç yıldır mücadele ediyorlar ve ikinci yılda 2. lige kadar yükseldiler. Bizim antrenman yapabileceğimiz bir salonumuz bile yok. Maçlarımızı da 30 kilometre uzaklıktaki Bozkır'da oynuyoruz. Bunun için öncelikle Cumhurbaşkanı'mızdan, Gençlik ve Spor Bakanı'mızdan spor salonu konusunda yardım ve destek bekliyoruz."
"Maddi sorunlar her yerde karşımıza çıkıyor"
Takım kaptanı Muhammet Güneş de maddi sorunların her zaman karşılarına çıktığını anlattı. Güneş, gençlere çok daha iyi ortamlarda antrenman yaptırabilmeyi istediklerini ancak imkanlarının olmadığını dile getirdi.
"Hepsi rakiplerimizin şartlarını görüyor. 'Niye onlar salonlarda, otellerde antrenman yapıyor da biz çadırda yapıyoruz' diye biraz sitem ediyorlar ama yine de severek, canıgönülden geliyorlar. Biz bu yola baş koyduk. Gereken neyse her şeyi yapacağız. Maddi sorunları aşabilirsek gençlerimizle birlikte Avrupa'ya kadar yolumuz açık."