Genelkurmay Başkanlığı önünde kolundan, kalçasından ve bacağından yaralanan Turan, Kahramanmaraş merkezli depremlerin ardından yaşadığı Zonguldak'tan Elbistan'a hareket etti.
İzmir'den gelen iki arkadaşıyla deprem bölgesinde buluşan Turan, Kahramanmaraş kent merkezi, Elbistan ve Hatay'da arama kurtarma çalışmalarına katıldı.
Duran Turan ve arkadaşları, Hatay'da kendi çevrelerinden topladıkları yardımları da ihtiyaç sahibi depremzedelere ulaştırmaya devam ediyor.
Duran Turan, bir vatandaş olarak, devletin ve milletin ihtiyaç duyduğu her an harekete geçmeye hazır olduğunu dile getirdi.
Kahramanmaraş merkezli depremlerin ardından da hemen harekete geçtiğini belirten Turan, şöyle dedi:
"Ekipmanımız, jeneratörümüz, hiltimiz ve bütün ekipmanımızla yola koyulduk. Kış şartları olduğu için gece 23.30'da Elbistan'a vardık. Elbistan'a vardığımızda dehşet verici yıkım vardı. Hemen koordinasyon merkezine gittik ve ekip olarak çalışmalara başladık. Gece çalışmalara başladığımızda 6 kişiyi kurtardık. Buradan Kahramanmaraş'taki Ebrar Sitesi'ne intikal ettik. Orada da belirli çalışmalarımız oldu. Toplamda 38 canlı kurtardık. Orada çalışmalarımızı tamamladıktan sonra ekibimizi dağıttık. Daha sonra peş peşe Hatay'da deprem olduğu için buraya gelmek istedik. Tekrar Hatay'a gelmek için yola çıktık."
Depremzedeler için hem gönüllülerin hem sivil toplum kuruluşlarının hem de devlet organlarının sahada olduğunu ifade eden Turan, kendilerinin bunlara destek vermek istediğini dile getirdi.
Turan, arama kurtarma çalışmalarının ardından depremzedelere yardım dağıtmak için sahada olduklarını vurgulayarak, şöyle devam etti:
"Depremin ilk gününden beri uykumuzdan, sağlığımızdan, çocuklarımızdan feragat ederek arkadaşlarımla depremin yaralarını sarmak için mücadele veriyoruz. Benim çocuğumun bir çatısı, ısınacak bir kombisi var ama buradakilerin hiçbir şeyi yok. Şimdi de de gıda ve giysi yardımlarını dağıtıyoruz. Maddiyatı iyi olmayan insanlarımız bile çocuklarının eşyalarından feragat ederek paket yapmışlar. Biz de bunları halkla buluşturduk. Tabii bir de bakanlıklarımızdan gelen yardımları var onları da ihtiyaç sahiplerine dağıtıyoruz. Acıları acımız, hüzünleri hüzünlerimiz, sevinçleri de inşallah ileride sevincimiz olacak. Depremin ilk günlerinden itibaren nasıl arama kurtarmada canlarımızı kurtardıysak, bugün de çocuklarımızı sevindirmek ve insanlarımızın gıda, battaniye, ısınma, çadır, su ve ilaç gibi ihtiyaçlarını gidermek için çalışıyoruz. Ne mutlu bize ki Rabb'im bu hizmeti bize nasip etti."
"Yaraları sarmaya çalışıyoruz"
Turan'ın arkadaşlarından Tunç Tabar da Hatay bölgesinde insani yardım, psikososyal destek vermeye çalıştıklarını söyledi.
Depremzedelere umut olmaya çalıştıklarını aktaran Tabar, şunları kaydetti:
"Gerek insani yardım, gerek gıda, gerek yakıt olsun bir çok alanda depremzedelerin yaralarını sarmaya çalışıyoruz. Yani bir nebze de depremzedelerin yüzünü güldürebilirsek bizim için çok mutluluk verici. Buradaki insanları mutlu etmek istiyoruz. Yani elimizden ne gelebiliyorsa o konuda yardımcı olmaya çalışıyoruz. İnsanları bu depremin yaralarından ne kadar uzaklaştırabilir onlara ne kadar can suyu alabilirsek bizim için çok mutlu verici bir şey olacak."
Osman Yılmaz ise bu çalışmalarla küçük bir kızın sosyal medyadan duyurduğu sulu boya istediğine hayırseverlerin büyük bir kırtasiye yardımıyla cevap verdiğini, kendilerinin de çocuklara bunları ulaştırdığını dile getirdi.