Amasya’ya 25 km uzaklıkta bulunan, 2007 yılından beri kazıların devam ettiği Oluz Höyük arkeolojik kazılarının bu yıl 15'inci dönem çalışmaları devam ediyor.
Bu yıl 5 Temmuz tarihinde başlayan kazılar Aralık ayının sonuna kadar devam edecek. Kültür ve Turizm Bakanlığı kazıları 12 aya yayma projesi kapsamında kazı çalışmaları yıl boyu devam edecek.
Kazı ekibinde önemli uzmanlar bulunuyor. Ekip, 9 akademisyen, 5 arkeolog, 1 yabancı uyruklu uzman olmak üzere toplam 15 kişiden oluşuyor.
"Perslere ait bir sarayın girişini 2012 yılında bulmuştuk"
Kazı Başkanı İstanbul Üniversitesi Arkeoloji Bölümünden Prof. Dr. Şevket Dönmez, kazı çalışmalarındaki gelişmeleri anlattı:
“Bu yılki çalışmalarımızı Pers yolunun güneyinde ve kuzeyinde olmak üzere iki alanda programladık. Pers yolunun kuzeyindeki çalışmalar ise çok önemli sonuçlar vermeye başladı. Özellikle Perslere ait bir sarayın girişini 2012 yılında bulmuştuk. İki sütunla girilen bu taş döşemeli girişin hemen sağında 3 odalı bir mekan açığa çıkarmıştık. Bu mekanın geleneksel doğu sarayları sisteminde giriş kapısı ve hemen onun sağında ya da solunda, batısında ya da doğusunda bulunan mekanları analiz ettiğimiz zaman bunların daha çok hizmet binaları veya mutfaklar gibi bir takım birimlere ait olduğunu biz biliyorduk."
"Koyun, keçi ve çeşitli kuşlara ait kemikler bulduk"
Prof. Dr. Dönmez, mutfağa dair kalıntılar bulduklarını belirterek, şöyle devam etti:
"Asur sarayları milattan önce 9. Yüzyılda böyle girişlere sahipti. Asur saraylarından başlayan bu doğu sarayları sisteminin Osmanlı'ya kadar devam ettiğini biliyoruz. Özellikle Topkapı Sarayı'nda Babür Selamdan girildiğinde oradaki mutfakların da sağ tarafta olduğunu hemen girişte biliyorduk. Bu alanın bir avludan oluştuğunu ve avluda bir takım alanlarda özellikle öğütme taşları ve bunların arasında taş tezgahlar olduğunu gözlemledik ve bu noktada bu 3 odalı mekanın önündeki avlu kısmının da Pers Sarayı'nın mutfağı olabileceği noktasında güçlü bulgular oluşmaya başladı. Özellikle burada ele geçen öğütme taşları, bunların bu bölgede yoğunlaşması. Yine küllü bir alanın ortaya çıkması ve açığa çıkan koyun, keçi ve çeşitli kuşlara ait kemikler bu bölgede bir takım gıda üretme faaliyetlerinin oluştuğunu gösteriyor."
"Günümüzden yaklaşık 2 bin 450 yıl önce inşa edildiğini söyleyebiliriz"
Buldukları taş tezgahlarının mutfak için önemli kanıt olduğunu aktaran Prof. Dr. Dönmez, mutfağın günümüzden yaklaşık 2 bin 450 yıl önce inşa edildiğini söyledi:
"Tabi Perslere ait hem sivil hem de dinsel bir yerleşmede milattan önce 5. Yüzyılda bu tür buluntuların açığa çıkması oldukça heyecanlandırıyor. Öğütme taşları grubunun mutlaka tahılla ilgili ve ekmek üretimiyle ilgili ya da un ile ilgili faaliyetlere işaret ettiğini anlıyoruz. Öğütme taşlarının arasında bulunan bir takım taş tezgahların da mutlaka kesme işlerinde, gıdaları parçalama işleminde kullanıldığını düşünebiliriz. Burada bulduğumuz günümüz itibariyle bir mutfak ama tabi geniş bir kitleye hizmet eden, bir saraya hizmet eden Pers Mutfağı diyebileceğimiz bu yapının milattan önce 450 yıllarında inşa edildiğini, oluşturulduğunu yani günümüzden yaklaşık 2 bin 450 yıl önce inşa edildiğini söyleyebiliriz."
Oluz Höyük’te her yıl 12 ay devam edecek kazılar, Kültür Varlıkları ve Müzeler Genel Müdürlüğü, Türk Tarih Kurumu, Amasya Valiliği ve Amasya Belediyesi tarafından destekleniyor.