Sivil Savunma, Birinci Dünya Savaşı’ndan sonra ortaya çıkan bir kavram. Savaşta, silahların etkisi ve menzili yükselince cephe gerisinde kalan siviller için tehlike belirmeye başlamıştı. Bu nedenle sivil savunma ekipleri oluşturulmaya başlandı. Ancak “sivil savunma” bundan çok daha geniş bir kavramı ifade ediyor; insanların doğal afetlerden, depremlerden korunmasına dönük her türlü hazırlığı da kapsıyor.
Türkiye’de sivil savunma
Türkiye’de sivil savunmanın geçmişi 1928 yılına dek uzanıyor. Genelkurmay Başkanlığı tarafından yayınlanan “Cephe Gerisinin Havaya Karşı Müdafaa ve Muhafazası” talimatı bu yönde atılan ilk adımdı. 1939 Erzincan Depremi ise, sivil savunmanın ne kadar önemli olduğunu ortaya koydu. Nihayet, 28 Şubat 1959 tarihinde yürürlüğe giren “Sivil Müdafaa Kanunu” ile hazırlık süreci tamamlandı, Sivil Savunma Genel Müdürlüğü kuruldu. Kanunun yürürlüğe girdiği 28 Şubat günü, sivil savunmanın önemini unutturmamak için her yıl, “Sivil Savunma Günü” olarak hatırlanıyor.
AFAD doğuyor
1999 yılında büyük can kaybı ve yıkıma neden olan 17 Ağustos Marmara Depremi, sivil savunma teşkilatının tekrar gözden geçirilmesine neden oldu. Aynı yıl yaşanan Düzce Depremi, bu konudaki düşünceleri iyice pekiştirdi.
Üst üste gelen afetler, koordinasyon ve hızlı müdahalenin önemini ortaya koydu. Böylece 2009 yılında kısa adı AFAD olan Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı kuruldu. İçişleri Bakanlığı’na bağlı Sivil Savunma Genel Müdürlüğü, Bayındırlık ve İskân Bakanlığı’na bağlı Afet İşleri Genel Müdürlüğü, Başbakanlık’a bağlı Türkiye Acil Durum Yönetimi Genel Müdürlüğü kapatıldı. Hepsinin yetki ve imkanları tek elde, AFAD’da toplandı.
AFAD, zaman içinde gerekli durumlarda Genelkurmay Başkanlığı’ndan Sağlık Bakanlığı’na kadar pek çok birimle işbirliği yapan çatı kurum haline geldi.
AFAD her yerde
AFAD, kurulduğu günden bu yana Türkiye’de yaşanan her türlü felakete anında müdahale etti. Koordinasyon ve hız konusunun ne kadar önemli olduğunu her seferinde ispatladı.
Elazığ, Simav ve Van depremleri; AFAD’ın rüştünü ispatladığı felaketler oldu. Antalya, Samsun ve Sinop’ta yaşanan sel felaketleri AFAD’ın müdahale ettiği önemli olaylar arasında yer aldı.
AFAD, hayat kurtarmak için Türkiye sınırlarının dışına da çıktı. Haiti’den Japonya’ya Şili’den Myanmar’a kadar uzanan geniş bir coğrafyada insanlara yardım elini uzattı. Libya, Tunus, Mısır ve Suriye’de yürütülen yardım operasyonları da ayrıca büyük takdir topladı.
Suriyeli sığınmacılar
AFAD Suriye’ye de yardım elini uzattı. Aralık 2017 verilerine göre 228. 546 Suriyeli sığınmacı için Hatay, Gaziantep, Şanlıurfa, Kilis, Mardin, Kahramanmaraş, Osmaniye, Adıyaman, Adana ve Malatya’da konteyner kentleri kurdu. Her türlü sağlık hizmeti verildi. Okul çağındaki çocukların eğitim hayatlarına devam etmesi sağlandı.
Kaynak: TRT Haber