Kartoğlu çifti, doğup büyüdükleri köye dönüp mandıra kurarak hayallerini gerçekleştirdi.
İki çocukları olan çift, yaklaşık 30 yıl Türkiye'nin farklı illerinde yaşadıktan sonra Çorum'a bağlı Koparan köyüne dönüp, tarım ve hayvancılık yapmaya karar verdi.
Ziraat Bankasının 2017'de çiftçilere sunduğu faizsiz krediden faydalanıp 15 manda ile hayvancılığa başlayan Kartoğlu ailesi, hayvan sayısını 4 yılda 4'e katlayarak 60 manda sahibi oldu.
Tarım ve Orman Bakanlığı'nın hayvancılık desteklemelerinden yararlanan çift, organik manda sütünü peynir, yoğurt, kaymak, çökelek ve tereyağına dönüştürüyor.
Emekli çift, yatırımlarını gelecek iki yılda 200 mandalık çiftliğe dönüştürüp, civardaki çiftçilere örnek olacak bir başarı elde etmeyi hedefliyor.
Safiye Kartoğlu, ilk iki yıl çok zorlandıklarını ancak araştırarak elde ettikleri bilgilerden istifade edip, emek vererek zorlukların üstesinden geldiklerini söyledi.
Antalya'da 15 yıl yaşadıktan sonra Çorum'a döndüklerini anlatan Kartoğlu, "Eşimle bir gün köye dönüp çiftçilik ve hayvancılık yapmayı hayal ediyorduk. Eşim emekli olmuştu, şehir hayatından da sıkılmıştık, köye dönüp hayalimizi gerçekleştirmeye karar verdik. İçimizde her zaman bir ukdeydi. Biraz araştırınca manda sütünün az bulunduğunu öğrendik ve bu alana yöneldik. Mandacılığın zor olduğu söyleniyor. Biraz sabır, biraz sevgiyle üstesinden geliniyor. Biz bu işi çok severek yapıyoruz" dedi.
"Eşimle her şeyin üstesinden geldik"
Kartoğlu, köydeki evin yapımı, hayvan alımı ve yetiştirilmesinde devletin desteğini her zaman yanlarında hissettiklerini vurguladı.
Safiye Kartoğlu, peynir yapmayı gıda mühendisi eşinden öğrendiğini anlattı:
"Omuz omuza verdik, çobanlığı da beraber yaptık. Eşimle her şeyin üstesinden geldik. Hayalimiz büyük bir çiftlik kurmak. İşlerimiz rayına oturuyor. Şu an 60 hayvanımız var. Devletimizin destekleriyle daha büyük işler yapacağız. İnsanlara bu işin olabileceğini göstermek istiyoruz. Dört yıldır bu işteyiz. İşletmemizi evlatlarımız devam ettirecek."
Kartoğlu, kadınların her istediklerini başaracak güce sahip olduğunu vurgulayarak, "Kadın elinin değdiği her işi yapabilir. Yeter ki kadınlarımız istesin. Kadın isteyince başaramayacağı bir şey yok. Kadınlardan rica ediyorum, köyde ya da kentte bir şeyler üretsinler. Üretmek güzeldir. Ürettikçe kendini değerli hissedersin. İlk başladığımızda insanlar çok eleştirdi, 'Şehirden geldiniz, burası size göre değil, yapamazsınız' diyenler oldu ama yaptık" dedi.
“Modern bir mandıramız olsun istiyoruz”
Sait Kartoğlu ise manda sütünden elde ettikleri ürünlere müşteri bulmakta zorlanmadıklarını, talebe yetişemedikleri günler olduğunu söyledi.
Köye 200 mandanın bulunduğu bir çiftlik kurana dek büyümeye devam edeceklerini vurgulayan Kartoğlu, "Modern bir mandıramız olsun istiyoruz. Bu amaçla çalışırken, bir taraftan da devlet desteklerini araştırıyoruz. Köye döndüğümüzde bölgemizde manda sayısının neredeyse kalmadığını öğrenmiştik. Bu işin olabilirliğini civar köylere tekrar göstermek adına bu işe başladık. 40 yıl öncesine kadar bu bölgede çok fazla manda vardı ama döndüğümüzde bir tane bile kalmamıştı. Mandacılıktan para kazanılabileceğini tekrar insanlara gösterdik. Çevremizden aldığımız olumlu tepkilere bakarsak insanlara iyi örnek olduğumuzu görüyoruz" diyor.