İlçeye bağlı Kalegüney Mahallesi, Dereiçi mevkiinde gelişen teknolojiye direnen 400 yıllık su değirmeninin gövdesindeki ahşap yapı, zamanla çürüyüp, hasar gördü.
Mahalle sakinleri, verimli un öğütemez hale gelen değirmeni yeniden faaliyete almak için restorasyon ve onarım çalışması başlattı.
Hummalı çalışmalarla, duvarlarının sıvanması yanı sıra çark ve su tutma havuzu ile ahşap yapıyı yenileyen mahalleli, su değirmenini yeniden kullanır hale getirmeyi başardı.
Değirmen, dualar ve kurdele kesimiyle hizmete açıldı.
Kalın ya da ince mısır unu elde edilebilecek
Yenilenen değirmenin çarkı, çiftçilerin, mısırlarını öğütüp, un haline gelmesi için yeniden dönmeye başladı. Yapılan tadilatla mısırların özel dizayn edilen ahşap dümen sayesinde talebe göre kalın veya ince öğütülmesi de sağlandı.
Karadeniz yemeklerinin vazgeçilmezi olan mısır ununun daha leziz olmasında taş değirmenlerin önemini vurgulayan yöre halkı, bu sayede atalarından kalan mirasa da sahip çıkmış olduklarını belirtti.
"En az 50 yıl daha dayanacaktır"
Kalegüney Mahallesi Muhtarı Cemal Alan, yaptıkları tadilatla değirmenin ömrünün 50 yıl daha uzayacağını belirterek, şöyle konuştu:
“Değirmenimiz, köyümüzün kurulduğu tarihten itibaren vardı. Değirmenin bakımını eskiden bir kişi yapıyordu, onun karşılığında mısırdan bir miktar pay veriyordu ona köylü. O geçimini sağlıyor değirmen de bakımlı halde kalıyordu. Zamanla değirmenin ağacı, ahşabı çürüdü, duvarları soba yandığından dolayı is olmuştu. Duvarları sıvadık, değirmenin teknesini yaptırdık, taşın kenarındaki un teknesini yaptırdık. Değirmenin çarkı ve su tutma havuzu dahil hepsini yeniledik. Değirmende yaptığımız tadilat en az elli yıl dayanacaktır.”
"Kültür mirasımız yaşasın"
Muhtar Cemal Alan, atalarından kalan bu kültür mirasını yeni nesillere de devretmeyi amaçladıklarını söyleyerek, “Amacımız bizden sonrakilere, atalarımızın bize bıraktığı bu kültür mirasını devredelim, kültür mirasımız yaşasın, gençlerimiz çocuklarımız böyle bir esere sahip olsun istedik. Değirmeni tamir etmemiz en az elli yıl dayanacaktır, elli yıl sonra geriden gelen gençlerimiz esere sahip çıkarlar ve onlar da bu geleneği devam ettirirler istiyoruz. Bu çevrede bir Yenicami Mahallesi’nde bir su değirmeni kaldı, bir de bizim Kalegüney değirmeni kaldı. Bütün çevre köylerin insanları da değirmen dönmeye başladı diye gelip mısırlarını öğütüyorlar” diye konuştu.
"Mısır ununu çok seviyoruz"
Su değirmenine mısır öğütmek için gelen Gamze Karaca da, “Biz, mısır ununu karalahanada, mısır ekmeği yapımında, hamsi tavada ve mıhlama yaparken kullanırız. Bizler mısır ununu çok seviyoruz. Değirmenizin yeniden faaliyete geçmesi bizleri mutlu etti” dedi.