Tarafların bilirkişi raporuna itirazı üzerine mahkemenin yeni bilirkişi heyeti oluşturulması kararının ardından İstanbul Teknik Üniversitesi ve Dokuz Eylül Üniversitesinden 7 akademisyen 170 sayfalık rapor hazırladı.
Mahkeme dosyasına eklenen yeni bilirkişi heyeti raporunda, heyetin 3 gün yerinde inceleme yaptığı hatırlatıldı.
Bina betonlarının üretiminde kullanılan agregaların kusurlu olduğu, beton basınç dayanımının değişken olduğu kaydedilen raporda, etriyelerin 135 derece kıvrılmadığı, sargılama bölgesinde gerektiği gibi sıkılaştırılma yapılmadığı, 2001 yılında verilen tadilat yapı ruhsatındaki mimari projede gösterilen 2 asansör ile tesisat bacası yapımında asmolen döşemede boşluğun açıldığı ifade edildi.
Bina statik-betonarme projelerinin deprem yönetmeliklerine uygun olarak tasarlanmadığı belirtilen raporda, projeye aykırı olarak binaya sonradan kat ilave edildiği aktarıldı.
Belgelerde, deprem hesabında kullanılan parametre bilgilerinden hiçbirisinin mevcut olmadığı dile getirilen raporda, tutuksuz sanık inşaat mühendisi Halil Bağcı tarafından hazırlanan statik hesap raporunun ve sonuçlarının, otelin deprem güvenliğini değerlendirmek için yeterli olmadığına dikkat çekildi.
Raporda, Adıyaman merkezde 2 Eylül 1999 itibarıyla zemin etüdü çalışması yapılmasının zorunlu hale getirildiği ancak otelin bulunduğu parselde zemin etüdünün yapılmadığı vurgulandı.
Binaya ruhsatsız kat ilave edildiği, bunun için yapı ruhsatı alınması gerektiği ifade edilen raporda, şu bilgilere yer verildi:
"Bu ruhsatın alınabilmesi için binanın statik hesaplarının yeniden yapılarak yapının güvenli olduğunun gösterilmesi ve buna göre gerekli projelerin hazırlanması zorunludur. Yine binaya söz konusu deprem yönetmeliğinin gerekliliğine uygun olarak deprem performans analizi yapılması ve binanın depreme karşı güvenli olduğu hesapla gösterildikten sonra yapı ruhsatının verilmesi ve ruhsat eki projelerine uygun olarak atanacak fenni mesuller kontrolünde bu inşaatın tamamlanması gerekirdi. Kaçak katın yapımı sırasında bu işlemlerin hiçbirinin yapılmadığı anlaşılmıştır."
Beton kalitesinin otel için yetersiz olduğu belirtilen raporda, "2001 yılında tadilat yapı ruhsatı alınması aşamasında, mevcut malzeme özellikleri, yerindeki eleman boyutları, donatı miktarı vb. belirlenerek tasarımı 1998 Deprem Yönetmeliği'ne göre yapılmış olsaydı, yapının bu depremde yıkılması beklenmezdi" denildi.
Raporda, yapıda düşey taşıyıcılığının kaybolması ve sonrasında üst yapının ivmeli olarak zemine doğru hareketlenmesi nedeniyle yapının moloz yığını oluşturacak şekilde yıkıldığı kaydedilerek, tüm sanıkların binanın yapım aşamasında ve devamındaki olumsuzluklarda çeşitli sorumluluklarının bulunduğu yer aldı.
Kahramanmaraş merkezli depremlerde, KKTC'den sporcuların da aralarında yer aldığı 72 kişinin yaşamını yitirdiği Grand İsias Hotel'e ilişkin otel sahibi tutuklu sanıklar Ahmet Bozkurt, oğlu Mehmet Fatih Bozkurt ve mimar Erdem Yıldız ile tutuksuz 8 sanık hakkında iddianame hazırlanmıştı.
Sanıkların "Bilinçli taksirle birden fazla kişinin ölümüne ve yaralanmasına neden olma" suçundan 2 yıl 8'er aydan 22 yıl 6'şar aya kadar hapisle cezalandırılması istenen iddianamede, 1993 yılında konut olarak inşa edilen otele 2016 yılında ruhsatsız bir kat eklendiği, binada kullanılan malzemenin kalitesinin yetersiz olduğu ve yönetmeliklere uyulmadığı belirtilmişti.
Adıyaman 3. Ağır Ceza Mahkemesinde görülen davanın 5. duruşması 3 Aralık'ta gerçekleştirilecek.