Adalet ve İçişleri bakanlıklarınca yapılan ortak açıklamada, Birleşmiş Milletler İşkence Özel Raportörü Nils Melzer'in, Türkiye'ye gerçekleştirdiği ziyaret sonrasında ön gözlemleriyle ilgili kamuoyuna açıklamalarda bulunduğu hatırlatıldı.
Türkiye'nin bundan önce olduğu gibi bundan sonra da şeffaf ve insan haklarına dayalı demokratik yönetim anlayışı doğrultusunda uluslararası kurum ve kuruluşlarla işbirliğini devam ettireceği belirtilen açıklamada, Melzer'in, Türkiye'deki mevzuatın işkenceye ve kötü muameleye karşı yeterli tedbirleri sağladığını söylediği ifade edildi.
Açıklamada, Melzer'in yargı, yasama ve yürütme erklerindeki tüm görevlilerin işkenceye karşı sıfır tolerans ilkesine olan bağlılıklarını vurguladıklarını ifade ettiği aktarıldı.
"Türkiye'nin işkence diye bir gündemi yoktur"
Türkiye'nin "işkenceye sıfır tolerans" politikası doğrultusunda hareket ettiğinin bildirildiği açıklamada, "2013 yılında işkence ve kötü muamele suçlarında zamanaşımı tamamen ortadan kaldırılmış, bu sayede bu suçları işlediği iddia olunan kişilerin cezasız kalması önlenmiştir. Dolayısıyla işkenceye sıfır tolerans politikasını hayata geçiren ülkemizin artık 'işkence' diye bir gündemi yoktur." değerlendirilmesinde bulunuldu.
Melzer'in ön gözlemlerinde, uygulamada "işkenceye sıfır tolerans" politikası ile gerçeklik arasında bağlantısızlık olduğu iddialarının yer aldığına dikkat çekilen açıklamada, işkence ve kötü muameleye karşı yapılanlar ile Fetullahçı Terör Örgütü'nün darbe girişimi sırasında ve sonrasında yaşananlar anlatıldı.
Açıklamada, cezaevlerinin ulusal, uluslararası birçok denetim mekanizmaları tarafından hem periyodik olarak hem de ihtiyaç duyulduğunda denetlenebildiği kaydedildi.
Darbe girişiminin ardından gözaltına alınanlara işkence yapıldığı iddialarının da gerçeği yansıtmadığı vurgulanan açıklamada, Türkiye'de, olağanüstü hal koşullarında dahi yakalama ve gözaltı işlemlerinin insan haklarına ilişkin ulusal ve uluslararası hukuka uygun bir şekilde yerine getirildiğine dikkat çekildi.
Türkiye'nin FETÖ, PKK, DEAŞ gibi terör örgütleriyle mücadele ettiğinin anımsatıldığı açıklamada, örgütlerin Türkiye'yi zor duruma düşürmek için sistematik bir şekilde birlikte hareket ettikleri belirtildi.
"FETÖ, PKK ve DEAŞ'le mücadele devam edecek"
Olağanüstü hal kapsamında çıkarılan Kanun Hükmünde Kararnamelerin (KHK) hiçbirinde kamu görevlilerine kötü muamele ve işkence suçlarına muafiyet tanıyan hükümlerin yer almadığı belirtilen açıklamada, "Devletimiz, ülkemizin her köşesinde tüm vatandaşlarımızın can ve mal güvenliğini ve kamu düzenini sağlamakta kararlıdır. Hiçbir insani, ahlaki ve dini değer tanımayan FETÖ, PKK ve DEAŞ gibi bütün terör örgütleriyle kararlılıkla mücadele etmeye devam edilecektir." ifadelerine yer verildi.
Melzer'in Türkiye'deki cezaevlerinin fiziki şartlarını olumlu bulduğunu belirttiğine dikkat çekilen açıklamada, şunlar kaydedildi:
"Ziyareti esnasında işbirliği yapmaktan memnuniyet duyduğumuz Raportöre ve benzer görev icra eden diğer tarafsız uluslararası kuruluşlara ülkemizin kapısının her zaman açık olduğunu ve gözlemlerinde belirttiği üzere, son on yılda işkenceye taviz vermediğini tutarlı bir şekilde kanıtlayan ve bunu tartışmasız şekilde güvence altına alan ülkemizin, bu politikasını köklü medeniyetinin bir gereği olarak devam ettireceğini tekrar ifade ediyoruz." AA