Samsun'a yolculuk, yedi düvele karşı koyulan o emsalsiz direnişin ve destanın başlangıcıydı.
Mustafa Kemal Paşa ve kurmayları Türk milletinin kaderini değiştirdi. 'Bandırma' ise bir ulusun yeniden ayağa kalkışına, umuduna aracılık etti.
15 Mayıs'ta İzmir'in işgali sonrasında işgalcilere tepkiler artmış, bağımsızlık yolundaki azim ve kararlılık kamçılanmıştı.
Bandırma Vapuru, 16 Mayıs 1919'da İstanbul Karaköy İskelesi'nden yola çıktı.
Rota Samsun'du. İçinde Mustafa Kemal ve silah arkadaşları vardı.
İşgal güçleri gözünü Bandırma Vapuru'na dikmişti. Kız Kulesi açıklarında aranan vapurda silah olup olmadığına bakıldı.
"Silah değil imanı götürüyoruz"
Buna karşılık Mustafa Kemal Paşa, bağımsızlık mücadelesinde çizdiği yolu "Biz, Anadolu'ya ne silah ne cephane götürüyoruz. Biz ideali ve imanı götürüyoruz” sözleriyle dile getirdi.
Vapur, Karadeniz'in hırçın dalgalarını yara yara ilerlerken, içeride önemli kararlar alınıyordu.
Bu sırada İngiliz gemileri de Bandırma Vapuru'nu takipteydi. Ancak vapurun kaptanı İsmail Hakkı fırtınada izini kaybettirmeyi başardı.
Ulusun kaderi bu yolculukla değişti
3 gün süren yolculuğun ardından Bandırma Vapuru, 19 Mayıs 1919 sabahı Samsun'a ulaştı.
Anadolu'ya atılan bu ilk adım, Kurtuluş mücadelesinin de fitilini ateşlemiş oldu.
Mustafa Kemal ve silah arkadaşlarının Samsun'da başlattığı Milli Mücadele, 3 yılın sonunda düşmanın İzmir'den denize dökülmesiyle sona erdi.
Haber: Seyfi Karadeniz
Kamera: Mehmet Gençali