Bank Asya'da A Grubu hissedar olduğu belirtilen 74 şüphelinin "FETÖ/PDY silahlı terör örgütüne üye olma" suçundan beş yıldan onar yıla kadar hapisle cezalandırılması talep edilen fezleke, dava açılması talebiyle İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'na gönderildi.
Söz konusu bankanın, finans kurumu olarak faaliyet yürüttüğü dönemde, "faizsiz bankacılık" sloganıyla kurularak hayata geçtiği anlatılan fezlekede, bu soruşturma dosyasının, Asya Katılım Bankası AŞ'nin, ticari ve idari karar alma, yönetim kurulunu belirleme, oy ve itiraz hakkına sahip olan A Grubu hissedarlardan, haklarında daha önce başka dosyalardan soruşturma yürütülmeyenlere yönelik FETÖ/ PDY silahlı terör örgütüyle irtibatları olup olmadığı yönündeki araştırmalarla alakalı olduğu aktarıldı.
"2014 yılı içinde oluşan 813 bin 471 liralık zarar"
Fezlekede, bankaya TMSF'nin ilk girişinden sonra banka üzerinde müfettişler ve murakıplarca yapılan geniş çaplı incelemelere yer verilen fezlekede, banka bilanço büyüklüğünde yüzde 50,7'lik bir küçülme gerçekleştiği ve bunun banka bilançosundaki tüm kalemlere yansıdığı aktarıldı.
Fezlekede, bankanın öz kaynaklarının 2014 yılı içinde oluşan 813 bin 471 liralık zararın etkisiyle yüzde 32,1 oranında küçüldüğü, dolayısıyla banka bilançosundaki küçülme, aktif kalitesindeki bozulma ve öz kaynaklardaki erime birlikte değerlendirildiğinde bankanın mali verilerinde bozulma olduğu kaydedildi.
BDDK uzmanlarının yaptığı tespite göre, bankanın 31 Aralık 2014 tarihi itibarıyla toplam personel sayısının 2 bin 135 kişi azaldığı, 2014 yılı içinde şube sayısının 281'den 200'e indiği belirtilen fezlekede, personel sayısındaki yüzde 42'lik, şube sayısındaki yüzde 29'luk küçülme ve banka bilançosundaki yüzde 51'lik daralma birlikte değerlendirildiğinde bankanın ciddi bir küçülme yaşadığı aktarıldı.
"Bankada 6 ayda 334 bin 123 hesap açılmış"
Fezlekede, bankanın mevduat kaleminin 2013 yıl sonu itibarıyla 18 milyon 39 bin 371 lirayken, 2014 yıl sonu itibarıyla bu tutarın yüzde 50,89 oranında gerileyerek 8 milyon 858 bin 855 liraya, 31 Ocak 2015 itibarıyla da 8 milyon 483 bin 796 liraya gerileyerek mevduattaki azalış trendinin devam ettiği vurgulandı.
Ulusal medyada, 14 Ocak 2014'te video paylaşım sitesi olan "www.youtube.com"da yayınlanan ve Fetullah Gülen'e ait 25 Aralık 2013 tarihli bir telefon konuşmasına yer verilen fezlekede, Gülen'le konuşan kişinin, bankanın likidite durumuna ilişkin olarak bilgi verdiği ve cemaat içerisindeki kişilerle bu kişilerin çevrelerinin bankaya yönlendirilmesi noktasında Gülen'den onay aldığı belirtildi.
Fezlekede, Gülen'e ait olduğu iddia edilen bu konuşmanın içeriğiyle bankadan mevduat çıkışının yoğun bir şekilde yaşandığı Aralık 2013-Haziran 2014 arasındaki döneme ilişkin yapılan incelemeler neticesinde, olağan bankacılık faaliyetleri ile bağdaşmayacak şekilde bankaya mevduat yönlendirilmesi yapıldığı kanaatine varıldığı kaydedildi.
Fezlekede, 1 Aralık 2013 ve 30 Haziran 2014 tarihleri arasındaki dönemde, banka nezdinde 334 bin 123 hesap açıldığı belirtilerek, hesap açılışlarının 6 Ocak 2014'ten itibaren artış gösterdiği kaydedildi.
En fazla hesabın ise 30 Ocak 2014'te 6 bin 69 olarak gerçekleştiği belirtilen fezlekede, "Ülkemizde yaşanan 2000 ve 2001 yılı bankacılık krizleri sonrasındaki süreçte, hem sektör genelinde hem de bankanın mevduat kaleminde bu denli büyük bir mevduat çıkışı yaşanmamışken, açılan hesap sayısındaki artışın bir yönlendirmenin neticesi olduğu kanaatine varılmıştır." denildi.
"Neyimiz varsa namusumuz bildiğimiz bankamız için getireceğiz"
Fezlekede, banka genel müdürü Ahmet Beyaz'dan yönetim kurulu başkanı Erhan Birgili ile yönetim kurulu üyeleri Ercüment Güler, Zafer Ertan, Mehmet Uruç, Recep Koçak, Mehmet Gözütok ve Ali Çelik'e 6 Ocak 2014'te iletilen "Affınıza Mahcuben!" konulu elektronik posta içeriğinde, "Bizim iklimimizden bir abimizle bankamız için seferberlik ilan ettik, aynen 2001'de olduğu gibi, neyimiz varsa namusumuz bildiğimiz bankamız için yarından tezi yok getireceğiz. Arkadaşlar evini arabasını satacak, gerekirse başka bankadan kredi çekecek. Bankamıza mevduat koyacağız..." ifadelerinin yer aldığı anlatıldı.
Bankada mevduat hesabı açılışlarının 6 Ocak 2014'ten sonra artış gösterdiği yönündeki tespitin, bu e-posta ile birlikte değerlendirildiğinde, bankaya mutat olmayan yollarla mevduat girişinin bu tarihte başladığının anlaşıldığı vurgulanan fezlekede, "Nitekim, BDDK raporlamalarında 2013 Aralık ayından 6 Ocak 2014'e kadar mevduatı sürekli gerileyen bankanın mevduatı, bu tarihten sonra günlük bazda artış göstermeye başlamıştır. 2013 Aralık'tan 6 Ocak 2014 döneminde banka mevduatı 1 milyon 684 368 lira azalırken, 6-10 Ocak 2014 döneminde 227 bin 240 lira tutarında artmıştır." bilgisine yer verildi.
Fezlekede, murakıplarca yapılan incelemelerde bankanın bazı bireysel müşterileri tarafından yapılan kendi hesabına para yatırma işlemlerinde 100 bin lira tutarının dikkate alındığı, bu tutardan fazla bakiye bulunan bazı hesaplarda ilgili bakiyenin başka hesaplara para transfer etmek suretiyle 100 bin lira tutarına çekildiği ve yine bazı ticari hesaplardan bireysel hesaplara 100 bin lira tutarında para transfer edildiğinin tespit edildiği belirtildi.
Söz konusu işlemlerin banka nezdinde bulunan 100 bin lira tutarından yüksek olan katılma hesabı ve cari hesap tutarlarının TMSF tarafından yapılan sigorta kapsamına dahil edilmesi amacıyla yapıldığının değerlendirildiği kaydedilen fezlekede, "Sonuç olarak bir mudinin parasını yatırdığı bankanın TMSF'ye devredilmesi durumunda bir kayıp yaşamaması için hesabındaki parayı başka bir bankaya transfer etmek yerine 100 bin lira tutarını dikkate alarak hesabındaki parasını banka nezdindeki başka hesaplara dağıtmasının rasyonel veya ekonomik bir karar olmaktan ziyade bir yönlendirmenin neticesi olduğu düşünülmektedir. Nitekim, bu yönde e-posta yazışmaları banka bilgi işlem sistemi üzerinden yapılan incelemeler neticesinde tespit edilmiştir." denildi.
Başka bankalardan kredi kullanarak bankaya transfer yapmışlar
İncelemeler neticesinde, seçilen örnekleme gruplar içerisindeki bireysel müşterilerin başka bankalardan kredi kullandıklarının tespit edildiği belirtilen fezlekede, kullanılan kredi tutarlarının ise bankaya transfer edilmek suretiyle çok sayıda hesap açıldığı, kredi tutarlarının genellikle 10 bin ila 30 bin lira arasında değişiklik gösterdiği, bireysel müşterilerin başka bankadan kredi kullanmak suretiyle bankaya transfer etmesinin bankanın likidite riskinin azaltılması amacıyla gerçekleştirildiği kaydedildi.
Fezlekede, "Bir bankadan yoğun bir şekilde mevduat çıkışının yaşandığı bir dönemde başka bir bankadan kredi çekilmek suretiyle mevduat çıkışı yaşanan bankaya yatırılmasının rasyonel veya ekonomik bir karar olmaktan ziyade bir yönlendirmenin neticesi olduğu mütalaa olunmaktadır. Öte yandan, başka bankalardan kullanılan bireysel kredilerin bankaya mevduat yapma amaçlı kullanıldığına dair banka içi e-posta yazışmaları da ayrıca tespit edilmiştir." ifadesine yer verildi.
Asya Katılım Bankası AŞ'de bankacılık harici uygulamaların var olması, bankanın kamu yararı ve hizmeti gözetmekten çok bir amaca yönelik bir araya gelen şahısların kullandığı bir araca dönüşmesi nedeniyle TMSF'ye devrinin gerçekleştiği vurgulanan fezlekede, BDDK talimatlarını yerine getirmeyen, bankanın faaliyetlerinin kamu yararından çıkılarak belli amaçlara yönelik olarak kullanmaya sebebiyet veren, bankanın mali yapısının bozulmasına sebep olan banka yönetimini seçen ve bu şekilde bankanın örgütle bağlantılı hale gelmesine sebebiyet veren banka yönetimini belirleyen A Grubu hissedarlara yönelik müsnet suçtan kaynaklanan soruşturmanın tamamlandığı bilgisi verildi.
Fezlekede şüphelilerin bir kısmının örgüt çağrısı nezdinde bankayı fonlamak amacıyla hesap açarak para yatırdıklarının tespit edildiği, bir kısmının örgütün tepe yöneticileri ile irtibatının bulunduğu, bazılarının FETÖ/PDY ile iltisaklı şirketlerde SGK kaydının bulunduğu belirtildi.
Kaynak: AA