Çok Bulutlu 16.2ºC Ankara
  • Adana
  • Adıyaman
  • Afyonkarahisar
  • Ağrı
  • Aksaray
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Ardahan
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bartın
  • Batman
  • Bayburt
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Çorum
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Düzce
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Gümüşhane
  • Hakkari
  • Hatay
  • Iğdır
  • Isparta
  • İstanbul
  • İzmir
  • Kahramanmaraş
  • Karabük
  • Karaman
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kırıkkale
  • Kırklareli
  • Kırşehir
  • Kilis
  • Kocaeli
  • Konya
  • Kütahya
  • Malatya
  • Manisa
  • Mardin
  • Mersin
  • Muğla
  • Muş
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Osmaniye
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Şanlıurfa
  • Şırnak
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Uşak
  • Van
  • Yalova
  • Yozgat
  • Zonguldak
Türkiye
08.03.2018 16:01

Borsa İstanbul'un işgali davası tanık savunmalarıyla devam etti

Biri polis iki kişinin şehit edildiği, 46 kişinin de yaralandığı 15 sanıklı Sarıyer'deki Borsa İstanbul'un işgal edilmesi davasında, tanık beyanları alınıyor.

Borsa İstanbul'un işgali davası tanık savunmalarıyla devam etti

İstanbul 30. Ağır Ceza Mahkemesince Silivri Ceza İnfaz Kurumu Yerleşkesi karşısındaki binada yapılan duruşmada dinlenilen tanık Adem Köke, Borsa İstanbul’da teknik birimde çalıştığını, köprülerin kapandığını televizyondan öğrendiğini anlattı. 

"Bu yaptığınız yanlış"

Darbe girişimi gecesi kuruma gelen askerlerin kendisini çağırdığını belirten Köke, şunları söyledi:

"Askere ne olduğunu sorduk. Gözlüklü bir asker 'Asker yönetime el koydu, sizi eve göndereceğiz.' dedi. Biz de 'Evimize gidemeyiz, sistemlerin başında kalmalıyız.' dedik. Bize bir asker verdi, aşağıya gönderdi. Yanımızdaki asker televizyondan gördü olayları. Askere 'Bu yaptığınız yanlış.' dedim. Hiç ağzını açmadı. 3-4 dakika sonra askeri çağırdılar, birlikte yukarı çıktık, telefonlarımızı aldılar. Başka bir askerle yine aşağıya indik, ona da 'Bu yaptığınız yanlış.' dedim, asker bana 'Bu darbe gerekli.' dedi. Daha sonra, 5-6 dakika sonra telefonların fişleri çekildi, yine çağırdılar. Daha sonra gelen, giden olmadı, Askerlere yanlış yaptığını söyledim, ağlamaklı bir vaziyette bir tanesi 'Benim hayallerim vardı, bu devlet artık bana ekmek vermez.' dedi. Tekrar aşağıya indim, kendi güvenlikçi arkadaşlarımız 'çıkmayın' dedi. Sonra güvenlikçi arkadaşlar tekrar aşağıdan çağırdı, sabah 6'da çıktık, olaylar bitmişti."

"Polisler gelirse sıkalım mı, teslim mi olalım?"

Tanıklardan Bilal Arıkan da, Borsa İstanbul’da teknik operatörü olduğunu ifade ederek, saat 23.00 sıralarında tüm personeli toplayan binbaşının, "TSK tüm yönetime el koydu, tüm sistemlerin kapatılmasını, fişlerin çekilmesini istiyoruz" dedikten sonra tüm telefonların toplanarak her personelin başına bir asker konulduğunu aktardı.

Başında bekleyen askerin sürekli telefonla görüştüğünü dile getiren Arıkan, "Sürekli telefonla görüşüyordu. 'Komutanım sabah içtimaya gideceğiz, polisler bize gelirse sıkalım mı teslim mi olalım?' diye konuşuyordu. Daha sonra yalnız başımaydım, sabah 06.00 gibi dışarı çıktığımda emniyet mensuplarının işgalcileri temizlediğini gördüm" dedi.

"Darbe gerekçesi köprü ücreti"

Tanık Ergün Avcı ise, Borsa İstanbul’da güvelik görevlisi olarak çalıştığını, mesaisi bittikten sonra binanın önünde beklediği sırada gelen askerlerin "Bomba ihbarı var, sizi korumaya geldik" dediklerini aktardı.

Avcı, askerlerin daha sonra kurumdaki tüm personeli toplayıp "bunun bir darbe olduğunu, aksi hareket edenin vurulacağını" söylediğini belirterek, şunları kaydetti:

"Herkes duydu bu konuşmayı, 7-8 asker vardı. Bir binbaşı, silahlarımızı bırakmamızı istedi, silahı olanlar kasaya bıraktı. Askerler bizi bilgi işlemin olduğu yere yerleştirdi. Konuşmayı yapan kişi binbaşı Murat’tı, diğer binbaşı Ahmet ile iletişim halindeydi. Çok rahattılar, ellerinde telefon vardı. Endişe, panik gibi halleri yoktu. Adem arkadaşımız 'Bu bizim ülkemizi 30 yıl geriye götürür.' dedi, susturdular. Benden dışarıyı göstermemi istediler. Çamlık dediğimiz yere gittik. Binbaşı Murat'a '45 yaşındayım, kaos yok, ekonomik kriz yok, ne gerek var darbeye?' dedim, bana kızdı, 'Ne demek ekonomik kriz yok, köprünün parasını biliyor musun, köprünün parasını sizden alıyorlar.' dedi. Binanın girişine geldik, 'Defol git.' dediler, beni kovdular. Herhalde itiraz ettiğim için kovdular."

Tanık Fevzi Öztürk de, Borsa İstanbul’da güvenlik görevlisi olarak çalıştığını, askerlerin, "Mukavemet gösteren olursa vurulacak" dediklerini ifade ederek; 7-8 askerin, operasyondan önce emniyet güçleri gelince teslim olduğunu belirtti.

"Halk toplandığında ateş edilecek"

Tanık Ömür Şahin ise, Borsa İstanbul’da protokol bölümünde güvenlik görevlisi olarak görev yaptığını aktararak, "A kapıdaki arkadaşlar bana 'Askerler terör saldırısı olacağı için gelmişler' dedi. Ben karşıladım, Binbaşı Murat geldi, aynı şeyi söyledi, güvenlik görevlilerin toplanmasını istedi, toplandık. Kendi silahını havaya kaldırdı, 'Uçaksavar hazır mı?' diye sordu. Ben o esnada bir şey olduğunu anladım" dedi.

Askerlerin 8-10 kişi olduklarını söyleyen Şahin, şöyle konuştu:

"Silahlarımızı teslim etmemizi istedi. Grup şefimiz, silahları teslim edemeyeceğimizi, depomuza kaldırmamızı istedi. Şefimiz, anahtarı sakladı, anahtarı vermedi. Bölgede çalışan görevlileri sordular, hepsini topladılar. Askerler, 'Seans yapılıyor mu, aktif mi?' diye sorular soruyorlardı. 'Hulusi Akar’ın emriyle bu bir darbedir, karşı koyan vurulacaktır.' dediler. Sürekli telefonlarına bakıyorlardı, emir geldiğini söylüyorlardı. 'Halk toplandığında ateş edilecek.' diyorlardı. Kameraları kapatmış gibi yaptık, aktifti kameralar. 2 güvenlik kalmasını istediler, bizi dışarı çıkardılar. Biz de dışarı çıktık."

Duruşma, tanık beyanlarıyla sürüyor.  

Kaynak: AA

Sıradaki Haber
Muhafız Alayı darbe girişimi davası
Yükleniyor lütfen bekleyiniz