Konya'da Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması'na (FETÖ/PDY) yönelik soruşturma kapsamında haklarında dava açılan 175'i tutuklu 527 sanığın yargılanmalarına devam edildi.
Konya 9. Ağır Ceza Mahkemesince, Büyükşehir Belediyesi tarafından hazırlanan merkez Meram ilçesindeki Fatih Sultan Mehmet Spor Salonu'nda görülen çatı davası duruşmasında, tutuksuz sanıklar savunma yaptı.
Tutuksuz sanıklardan, örgütte küçük bölge imamlığı, büyük bölge imamlığı yapmak ve örgüte finans sağlamakla suçlanan Hüseyin B, hakkındaki suçlamaları kabul etti.
Hüseyin B, "Konya’da 2009-2013 yıllarında büyük bölge imamlığı, küçük bölge imamlığı ve mütevellilere yönelik sohbet hocalığı yaptım. Mütevellilerden örgüt için bağış topladım. En fazla hizmette bulunan mütevelliye, Fetullah Gülen'in 'mal varlığını bereketlendireceği' iddiasıyla gönderdiği 1 dolar veriliyordu." diye konuştu.
"Bize 'değiştirin' diyorlardı, değiştiriyorduk"
Mahkeme Başkanının örgütün şifreli haberleşme programı ByLock kayıtlarını sorması üzerine Hüseyin B, üzerine kayıtlı 3 telefon numarası olduğunu söyledi.
Mahkeme Başkanının, HTS kayıtlarına bakarak, "Bu numaraların birine ağustos, birine eylül, diğerine ekim ayında ByLock yüklenmiş. Her ay neden telefon numaranı değiştiriyordun? Hepsini kendin kullandığına emin misin?" sorusunu yönelttiği sanık, "Evet, ben kullandım. O zamanlar bize 'değiştirin' diyorlardı, değiştiriyorduk." yanıtını verdi.
"Doktorlar konusunda da hassas olmalıyız"
Tutuksuz sanıklardan Hikmet G. de Endonezya’da 2001- 2004 yıllarında örgüt abiliği yaptığını belirterek, şöyle konuştu:
"Daha sonra Konya’da doktorlara yönelik abilik yaptım. Endonezya’da görev yaparken 2 defa Amerika’ya giderek Fetullah Gülen'i ziyaret ettim. Ziyaretim esnasında, Gülen bana 'Yurt dışında doktorlar konusunda hassas değiliz, öğretmenler konusunda hassas olduğumuz kadar doktorlar konusunda da hassas olmalıyız.' diyerek, yurt dışında hastane yapılması tavsiyesinde bulundu. Tavsiyenin ardından Kuzey Irak’ta hastane açıldı."
Konya’da Mevlana Üniversitesinin kuruluş çalışmalarında görev aldığını dile getiren Hikmet G. şunları kaydetti:
"2007 yılında, eski samimiyet kalmadığı için cemaat olarak bildiğim örgütten ayrıldım. Endonezya’da kendi işimi kurup, örgütle bağlantımı kestim. Türkiye’ye dönme kararı aldığım zaman şirket hisselerini satarak yüklü miktarda parayı Bank Asya'ya yatırdım. Bunu yaparken bankayı kurtarma amacı taşımıyordum. Devletime zarar verecek hiçbir faaliyette bulunmadım. İstemeyerek de olsa, terör örgütü olduğunu çok sonra öğrendiğim bu yapıya hizmet ettiğim için pişmanım."
Kaynak: AA