Belçika'daki Türk aileleri, Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) darbe girişimi sonrası çocuklarını bu örgütle bağlantılı okullardan almaya başladı.
Belçika'nın Maasmechelen kentinde yaşayan Kurt ailesi, FETÖ'nün darbe girişimini endişeyle izledi. 38 yaşındaki baba Ramazan Kurt, Türkiye'ye gidip darbeye karşı koyabilmek için Brüksel Havalimanı'na doğru yola çıkarken, evin kızı Dilek ise televizyon başından ayrılmadı.
Darbe girişimin arkasında FETÖ'nün olduğunun anlaşılması üzerine örgütle bağlantılı Lucerna Kolejine gitmeme kararı alan 17 yaşındaki Dilek, "O gece çok kötü oldum. Vatanıma bir şey olmuşsa bana da bir şey olmuş yemektir. Vatanım güçlüyse ben de güçlüyüm. O andan itibaren Lucerna'da okumayacağımı anlamıştım." dedi.
"Vatan haini FETÖ"
Tepkisini okul formasının üstüne, "Vatan haini FETÖ, sen bu mal (formada kullanılan kumaş) gibi adi ve kalitesizsin" yazarak gösteren ve bunu sosyal medya hesabından paylaşan Dilek, "Benim okulum FETÖ'yü destekliyorsa benim orada durmam büyük bir hata olurdu. Bu yüzden de oradan ayrıldım. Vatanım benim herşeyimdir." diye konuştu.
FETÖ ile bağlantı okul haricinde, civardaki diğer eğitim kurumlarının başörtülü öğrencileri kabul etmediğine dikkati çeken Dilek Kurt, okula devam etmesinin ise ciddi sakıncaları olabileceğini, çünkü örgüt üyelerinin sohbetler yoluyla öğrencileri etkilemeye çalıştığını anlattı. Örgütün üniversite seçimine de karıştığını söyleyen Dilek Kurt, "Beni Brüksel'deki üniversitelere yönlendirmek istiyorlardı. Çünkü orada yurtları vardı. Beni kullanacaklardı diye düşünüyorum." ifadesini kullandı.
"Çocuklarınızı onların okullarının alın"
Baba Ramazan Kurt ise, darbe girişimi sonrası kızını okuldan aldığını kaydederek, "15 Temmuz'dan sonra bir çocuğu vatan hainlerinin okuluna göndermek demek, bu çocuğu vatan haini yapmak demektir. Benim çocuğum vatan hain olana kadar gerekirse başörtüsünü açsın, Belçika'nın bir okuluna gitsin. En azından vatan haini olmaz." değerlendirmesinde bulundu.
Diğer ailelere de çağrıda bulunan Kurt, "İçinizde şüphe olmasın. Devletimiz Allah'ın iziyle güçlü bir devlet. Çocuklarınızı onların okullarının alın. Kazanan siz olursunuz." dedi. Kurt, çocukların başörtüsüyle gidebileceği bir okula ihtiyaç olduğunu kaydederek, bu konuda yardım beklediklerini vurguladı.
Anne Ebru Kurt ise, 17 Aralık'tan önce okulla ilgili bir sakınca görmediklerini ifade ederek, şöyle konuştu: "Kendi ellerimizle yaptığımız bir okuldu. Kendi kolumuzdan bilezikleri verip yaptırdığımız bir okuldu. Ancak 17 Aralık'tan sonra başörtülü olduğu için mecburen okula devam etmek zorunda kaldık. Çünkü Belçika devlet okullarında başörtüyle okula gitmek yasak. Ancak 15 Temmuz'dan sonra çocuğumuzun artık orada okumasına tahammül edemedik. Vatan hainliği düşünen insanların okuluna gitmektense başını açmasının daha iyi olacağına karar verdik. O yüzden de çocuğumuzu okuldan aldık."
Sadece kendilerinin değil başka Türk ailelerinin de çocuklarını FETÖ ile bağlantılı okullardan almaya başladıklarını anlatan Ebru Kurt, eğitim kurumlarının örgüt için insan kaynağı ve para demek olduğunu vurguladı.
"Çok acil başka bir okula ihtiyacımız var"
Çok acil bir şekilde başka bir okula ihtiyaç olduğunu söyleyen Ebru Kurt, "Benim bir kız çocuğum daha var. Başını açıp okula gidecek. Ağlayarak okula gideceğini söylüyor. Başını açarak okula göndermek zorunda kalacağız. Bu FETÖ'nün okullarına kalmayalım. Devletimiz artık burada bizi de görsün. Ben inanıyorum devletimiz de yapacaktı ama en kısa zamanda yaparsa çok memnun oluruz." dedi.
Belçika'da FETÖ ile bağlantılı 12 okul bulunuyor. Darbe girişimi sonrası, Türk aileler çocuklarını okullardan almaya başlarken, örgüt daha önce sadece yüksek puanlı öğrencileri alırken, şimdi puan durumuna bakmıyor. Bazı okulların, öğrenci sıkıntısı nedeniyle kapanmasının da söz konusu olduğu belirtiliyor.