Darbeci generalden "sela ve ezanları susturun" emri

Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) 15 Temmuz darbe girişimi sırasında Ankara'nın Polatlı ilçesindeki 58. Topçu Tugayı ile Topçu ve Füze Okul Komutanlığında yaşanan olaylara ilişkin 197'si tutuklu 330 sanığın yargılandığı davada tanık olarak dinlenilen Albay Göksel Dikici, eski tuğgeneral Murat Aygün’ün kendisine camilerden okunan sela ve ezanları susturma emri verdiğini ifade etti.

Duruşmada tanık polis memuru Satılmış Çetiner, darbe girişiminden haberdar olduktan sonra Yapracık mevkisinde, yanındaki polislerle Polatlı’dan gelen askerleri durdurmak için barikat kurduklarını anlattı.

Konvoydaki askerlerin Ankara’ya doğru hareket etmekte ısrarcı olmadıklarını belirten tanık Çetiner, 86 askerin polise direnmeden teslim olduklarını söyledi.

Çetiner, "Vatandaşlar askeri konvoyun geldiğini söyledi. Ben vatandaşlardan askerlere, askeri kalkışmanın başarısız olduğunu, teslim olmalarını söylemelerini istedim. Telsizden polis merkezine durumu bildirdim. Merkezden bana askerleri teslim almam konusunda talimat verdiler. Bu esnada askerlerden bana ve halka karşı ne silah doğrultuldu ne de bir müdahalede bulunuldu. Yürüyerek öndeki askeri aracın yanına gittim. Araçtaki üsteğmene teslim olmasını söyledim. Zaten tir tir titriyordu, bana 'Tamam' dedi. Ardından onunla birlikte konvoy komutanının yanına gittik. Ona durumu anlattım, o da teslim olacaklarını ifade etti. Askeri araçları ilerideki benzinliğe çektik. Bu esnada emniyet müdürü geldi ve askerleri teslim aldık." ifadelerini kullandı.

"Sela ve ezanları susturun"

Tanık olarak beyanları alınanlardan Albay Göksel Dikici ise sanıklardan eski tuğgeneral Murat Aygün’ün kendisine ezan ve selaları susturma görevi verdiğini ancak bunu kabul etmediğini anlattı.

Tanık Dikici, darbe girişiminin yaşandığı 15 Temmuz’da mesainin ardından evine gittiğini, birlikten gelen çağrı ile geç saatlerde kışlaya geçtiğini aktardı. Eski Tuğgeneral Aygün’ün kendisiyle görüşmek isteği üzerine yanına gittiğini kaydeden tanık Dikici, "Bana, 'Sela ve ezan yayınları Polatlı merkezinden yapılıyor. Gidin ve bunları susturun.' dedi. Ben cevaben, 'Görev alanım değil, yapmayacağım' dedim. Ardından Aygün arabasına binerek uzaklaştı. Sonrasında nöbet kulübelerini kontrol ettim ve nizamiyeye gelen vatandaşları sakinleştirmeye çalıştım." ifadelerini kullandı.

Tutuksuz sanık savunmaları ve tanık beyanlarının alındığı duruşmaya yarın devam edilecek.