Dışişleri Bakanlığı'ndan 20 Haziran Dünya Mülteciler Günü dolayısıyla yapılan yazılı açıklamada, dünyanın farklı coğrafyalarında güvenlik ve istikrar alanlarında yaşanan sıkıntı, çatışma ve insan hakları ihlallerinin, her gün on binlerce insanın evlerini ve yurtlarını zorunlu nedenlerle terk etmesine neden olduğuna işaret edildi.
Göç ve mülteci hareketleri bakımından geçmişte kaynak ve transit konumda bulunan Türkiye'nin gelişen ekonomisiyle son yıllarda hedef ülke haline geldiği belirtilen açıklamada, "Türkiye, bugün dünyada en fazla sığınmacıya ev sahipliği yapan ülke konumundadır. Ülkemiz bu olgunun uluslararası iş birliğiyle daha iyi yönetilebileceğine inanmakta ve mültecilerin yaşam koşullarının insan onuruna uygun şekilde iyileştirilmesi için kendi payına düşen sorumluluğu yerine getirmeye devam etmektedir" denildi.
"Ülkemiz öncü rol oynayan ülkeler arasında"
Açıklamada, Türkiye'nin bugün 3,5 milyonu aşkın Suriyeli başta olmak üzere farklı milletlerden 4 milyonun üzerindeki sığınmacıya koruma sağladığı ve eğitimden sağlığa, sosyal projelerden iş piyasasına erişime kadar geniş yelpazede, mültecilere ayrım gözetmeksizin hizmet sunulmasına destek olduğu vurgulandı.
Türkiye'nin, iyileştirilmiş uygulamalarıyla, sığınmacılara nasıl muamele edilmesi gerektiği konusunda adeta model ülke durumuna geldiği ve bu özelliğiyle uluslararası toplumun takdir ve ilgisini kazandığına dikkat çekilen açıklamada, şu ifadeler yer aldı:
"Mültecilerin konumlarının ve kendi yeterliliklerinin güçlendirilmesi, sorunlarına sürdürülebilir çözümler bulunması için krizlere komşu durumdaki ülkelerin yanı sıra diğer ilgili taraflarca da samimi siyasi irade gösterilmesini ve mevcut uluslararası sistemin güçlü mekanizmalar ve taahhütlerin takibi sistemiyle desteklenmesini gerekli görmekteyiz. Bu çerçevede, BM bünyesinde hazırlıkları sürdürülen Mültecilere İlişkin Küresel Mutabakat çalışmalarına ülkemiz aktif katkı vermekte ve sürecin yönlendirilmesinde öncü rol oynayan ülkeler arasında yer almaktadır.
20 Haziran Dünya Mülteciler Günü vesilesiyle zorunlu şekilde yurtlarını terk etmek durumunda kalan insanların sorunlarına yönelik farkındalığın artmasını ve bu sorunların çözümü için uluslararası dayanışmanın güçlenmesini temenni etmekteyiz."
Kaynak: AA