Büyük Menderes grabeninin çökmesiyle oluşan "Ulubey Kanyonu" yer yer 140 ila 170 metre arasında derinliğe ulaşırken, zemininden de Banaz Çayı ve Dokusele Deresi geçiyor.
ABD'deki Büyük Kanyon'dan sonra 77 kilometrelik uzunluğuyla dünyanın en uzun ikinci kanyonu olan "Ulubey Kanyonu", 100 ila 500 metre arasındaki genişliğiyle bünyesinde başta antik dönem olmak üzere Selçuklu ve Osmanlı'dan birçok yapıyı barındırıyor.
Uşak Valiliği, Uşak İl Özel İdaresi ve Ulubey Kaymakamlığı tarafından 2015 yılında yaptırılan 150 metre yüksekliğinde ve 135 metrekare büyüklüğündeki cam teras ise her yıl binlerce turisti ağırlıyor.
Kanyondaki dinlenme alanlarında yer alan fotoğraf çekim yerleri ile 100 metrekarelik ters ev ise ziyaretçilerin ilgisini çekiyor.
"Tarihi, kültürel ve doğal güzellikleriyle görülmeye değer bir yer"
Ulubey Kaymakamı Onur Özaydın, Ulubey Kanyonu'nun tarihi, kültürel ve doğal güzellikleriyle görülmeye değer bir yer olduğunu söyledi.
2015 yılından bu yana yaklaşık 600 bin yerli ve yabancı turisti ağırladıklarını aktaran Özaydın, koronavirüsle mücadele döneminde ziyarete kapatılan kanyonun, kontrollü sosyal hayat çerçevesinde tekrar açıldığını ifade etti.
"Ziyaretçilerimiz tekrar gelmeye başladı"
COVID-19 sonrası kontrollü sosyal hayat çerçevesinde tekrar ziyarete açılan kanyonda her türlü tedbirin alındığını ve ilginin fazla olduğunu anlatan Özaydın, "Rakamlar, kontrollü normalleşme ve salgın sürecine rağmen oldukça iyi düzeyde. Geçen yıl yaklaşık 70-80 bin ziyaretçimiz oldu. Ziyaretçilerimiz tekrar gelmeye başladı. Temmuz ve ağustos aylarında rakamın 30-40 binlere çıkacağını tahmin ediyoruz. Misafirlerimizi için hoşça vakit geçirecekleri çok fazla alanımız var. Sadece kanyon değil, antik kentimizle lavanta bahçelerimizle Ulubey görülmeye değer bir yer. O yüzden kontrollü normalleşme sürecinde de vatandaşlarımız güvenli bir şekilde ziyaret edecekleri alanlar son derece mevcut." diye konuştu.