Milli Saraylar Başkanı Dr. Yasin Yıldız, Edirne Sarayı Matbahı Amire (saray mutfağı) bölümünde Edirne Valisi H. Kürşat Kırbıyık, Edirne Belediye Başkanı Recep Gürkan, Trakya Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Erhan Tabakoğlu ve ihya çalışmaları Bilim Kurulu Başkanı Prof. Dr. Sadettin Öktem'in katılımıyla basın toplantısı düzenledi.
Yıldız, 18 Ekim 2022 tarihinde restorasyon ve ihyası için Edirne Sarayı'nın Cumhurbaşkanlığı kararı ile Milli Saraylar Başkanlığına tahsis edildiğini söyledi.
Türkiye'nin en nadide eserlerinden biri olan saray alanının 1200 dönüm olduğunu ifade eden Yıldız, "Edirne Sarayı, Osmanlı döneminden başlayarak uzun yıllar talihsizlikler yaşamış bir mekan, bu nedenle bu yapıların bir kısmı günümüze ulaşamamış durumda, bir kısmı da elimize ulaşmış durumda. Ulaşamayanlarla ilgili yapılan tespit, saha araştırmalarında, incelemelerde önemli bir kısmına ait buluntuların burada olduğunu tespit etmiş bulunuyoruz." dedi.
Yıldız, Edirne Sarayı'nda da tıpkı Yıldız Sarayı'nda yaptıkları bütüncül bir çalışma yürüteceklerinin altını çizdi.
Çalışmaların Milli Saraylar Başkanlığı Bilim ve Değerlendirme Kurulunun gözetiminde yapılacağını ifade eden Yıldız, kurulun saha tespitlerini tamamladığını ve rapor hazırlandığını ifade etti.
"Edirne Sarayı'nı bütüncül bir yaklaşımla ihya etme azmindeyiz"
Rapor sonucu Edirne Sarayı'nın bir bütün olarak ihya edilebilecek ve edildiğinde tarihi kültürel mirasa çok ciddi katkı sağlayacak bir yapılar bütünü olduğunun belirlendiğini anlatan Yıldız, "Kum Kasrı ve Matbahı Amire'nin 2007 ve 2009 yılları arasında restorasyonuna Milli Saraylar olarak katkıda bulunmuştuk ancak bu alanda yapılan diğer çalışmalar münferit kaldı. Tarihi miras alanlarının bütüncül olarak ele alınmasının önemini rapor bize ifade ediyor. Yol haritamızın birinci başlığı olarak master planı çerçevesinde Edirne Sarayı'nı bütüncül bir yaklaşımla ihya etme azmindeyiz." diye konuştu.
Yıldız, alandaki kazı hizmetlerinin çalışmalar sırasında da devam edeceğini, beş yıl planlanan çalışmalarda payitaht şehir Edirne'nin tarihi ve kültürel özelliklerinin anlaşılmasına yönelik bir tutumla ele alınacağını, belgelere dayalı bilimsel çalışma yürütüleceğini bildirdi.
"Tarihi kültürel mirasın çok önemli bir vesikası olacaktır"
Milli Saraylar Enstitüsünün kültür sanat merkezlerinin birer şubesinin de bu alanda açılacağını vurgulayan Yıldız "Hedefimiz hem devletimizin aynı döneminde olduğu gibi temsil makamında hizmet vermesi hem de en önemlisi turistlerin, Edirne halkının geçmişini öğrenebildiği bir tarih külliyesi olmasıdır. Çalışmalar tamamlandığında Edirne Sarayı Hümayunu tarihi kültürel mirasın çok önemli bir vesikası olacaktır." dedi.
Yıldız, Milli Saraylar Başkanlığının 400 restoratörüyle yürütülecek çalışmalar kapsamında hem saray alanında hem de yakınındaki Tunca Nehri'nde de çalışma yapılacağını sözlerine ekledi.
Vali Kırbıyık ise Arif Nihat Asya'nın "Türk'ün Trakya'daki tapusu" olarak nitelediği Edirne açısından çok müstesna bir gün olduğunu söyledi.
Bütüncül bir ihya için en doğru adresin Milli Saraylar olduğunu vurgulayan Kırbıyık, "Edirne'nin bir rolü de nasıl Ahlat, Malazgirt Türkler'in Anadolu'ya açılan kapısıysa Edirne'de Türkler'in hem İstanbul'a hem Avrupa'ya açılan kapısı, bu sarayın ihyasıyla birlikte geçmişimiz ile geleceğimiz arasında çok önemli bir köprü kurulacağını düşünüyorum." dedi.
Belediye Başkanı Gürkan da başta Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan olmak üzere emeği geçenlere teşekkür etti.
Gürkan, sarayın has bahçesinde kalan Kırkpınar Güreşleri'nin yapıldığı Er Meydanı'nın durumunun bilim kurulunun önerileri ile gelecek günlerde değerlendirileceğini söyledi.
Rektör Prof. Tabakoğlu ise Edirne için tarihi bir gün olduğunu kaydetti.
Bilim Kurulu Başkanı Öktem de mekanların ruhu olduğuna inandığını ifade ederek, çalışmanın öneminden söz etti.
Edirne Sarayı
1450 yılında inşasına başlanan Edirne Sarayı, Kanuni Sultan Süleyman döneminden itibaren pek çok kez tamir gördü.
Zaman içerisinde eklentilerle genişleyen saray, 18. yüzyılın ikinci yarısından itibaren daha az kullanıldığından tahribata uğradı. 1752'deki büyük deprem ve 1776'daki yangınla harap oldu. 1827'de kısmi tamir gören Saray, 1829'da Edirne'yi işgal eden Rus güçleri tarafından ordugah olarak kullanıldı. En büyük zararı bu dönemde aldı.
Vali Hurşit Paşa ve Hacı İzzet Paşa zamanlarındaki tamirat döneminde birçok yapı kurtarıldı fakat 1876-1877 Rus Savaşı'nda işgal kuvvetlerinin şehre yaklaşması üzerine Babüssaade civarında yığılan cephane, düşman eline geçmemesi için patlatıldı.
Edirne Sarayı'nın birçok yapısı da bu patlamayla yıkıldı.
Yaklaşık 100 civarında yapıdan oluştuğu düşünülen Edirne Sarayı'ndan günümüze Babüssaade (Ak Ağalar Kapısı), Adalet Kasrı, Matbahı Amire (mutfak), su maksemi, Av Köşkü, Namazgahlı çeşme ve Kum Kasrı hamamının da dahil olduğu sadece 11 yapı ulaşabildi.