Şehit yakınları ve gaziler için toplanan yardımların teslim edilmesi için Dolmabahçe Başbakanlık Ofisi’nde program düzenlendi. Burada konuşan Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Berat Albayrak, Türkiye topraklarını ebedi vatan kılan şehitlere rahmet, gazilere şükran dilediğini ifade etti.
"Millet olarak kutsallarımız uğruna canımızı feda etmekten imtina etmedik"
Birçok cephede mücadele ettikleri için yaralanan ve tedavisi devam eden gazilere de şifa dileklerini sunan Albayrak, "Millet olarak tarihimizin hiçbir döneminde kutsallarımız uğruna canımızı feda etmekten imtina etmedik. 100 yıl önce olduğu gibi bugün de vatanımıza göz dikenleri toprağın altına gömmek için aynı azim ve kararlıkla mücadele ediyoruz. Hele de bugünlerde" dedi.
"Bu al sancağın altında, bu toprakları şehit ve gazilerin sayesinde vatan olarak bildiklerini" anlatan Albayrak, şunları söyledi:
"Şehit aileleri, gurur ve hüznü bir arada yaşarlar. Peygamberlikten sonra en yüce makam olarak şehitlik mertebesidir. Buna ulaşmak her kula ve aileye nasip olan bir makam değildir. Cenabı Allah, şehitlere mükafatını bizzat kendisinin vereceğini müjdelemiştir."
Bakan Albayrak, "Şehitlerimiz hem dünya hem de ahiret saadetine nail olmuşlardır" diyerek, sözlerine şöyle devam etti:
"Şehit ailesi ve yakını olmak herkesin kaldırabileceği bir yük değildir. İnsanın en sevdiğinden ayrılması, onu ebediyete uğurlaması hiç de kolay bir şey değildir. Hamdolsun, imanımızın, inancımızın, içimizdeki vatan aşkı ve bayrak sevdasının bizlere bahşettiği maneviyat sayesinde, bugün hala yüce bir millet olarak dimdik ayaktayız. Bu olduğu zaman daha da güçleniyor bir toplum ve millet. Çünkü bizler 'Ölürsem şehit, kalırsam gazi' diyen bir anlayışın evlatlarıyız. Bizlere Anadolu'nun kapılarını açan bu kadim gaza anlayışıdır. Bu gaza anlayışı olduğu için zaten bin yıldır birilerine rağmen burada hala dimdik ayaktayız. Mevzu bahis vatan olduğunda 7'den 70'e gözünü kırmadan şehadete koşan bir milletiz. Malazgirt'ten Afrin'e bu topraklardaki ebedi varlığımızı 'ölümü öldüren yiğitlere' borçluyuz. Şehitlerimiz, bayrağımız göklerden hiç inmesin, birliğimiz ve kardeşliğimiz hiç bozulmasın ve ezanlarımız gök kubbede beş vakit yankılansın diye canlarını feda ettiler. Etmekten de hiçbir zaman kaçınmadılar. Onlar her zaman bu milletin kutup yıldızları olacaklar. Ulubatlı Hasan nasıl bir kutup yıldızı ise 15 Temmuz şehidi Ömer Halisdemir de öyle bir kutup yıldızıdır."
"Kutsallarımıza el süremezsiniz"
Albayrak, her zaman kutup yıldızlarına bakıp onlardan aldıkları ilhamla büyük ve güçlü Türkiye hedefine daha güçlü, daha kararlı ve daha sağlam adımlarla yürümeye devam edeceklerini belirtti.
"Millet olarak bu toprakların 1000 yıllık sahipleriz" diyen Albayrak, acıların da sevinçlerin de bugün olduğu gibi yarın da olacağını vurgulayarak, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Bizi bölmeye, terörle sınamaya kalkanların şunu gayet iyi bilmeleri gerekiyor: Bizim kutsallarımıza, bayrağımıza, topraklarımıza el süremezsiniz. Milletimizin birliğine kast edemezsiniz. Topraklarımızda operasyon ve ameliyat yapamazsınız. Bizler 'Tek millet, tek devlet, tek vatan ve tek bayrak' şiarını edindikçe, bu şuura sahip oldukça ne korkuya ne de hüzne yer var bu topraklarda. Bunu birileri gayet iyi bilsin. Yüreği vatan ve millet sevgisiyle çarpan bu milyonlar olduğu sürece, kimse bu ülkeyi yıkamayacak. Tarihimizi bilmeyenlerin bu gerçeği öğrenebilmeleri için sadece 15 Temmuz'a bakmaları yeterlidir. İşte o gece bu milleti bölmek, kutsallarımıza el sürmek maksadıyla bir milletin 81 milyon olarak kenetlenip nasıl karşılarına çıktığına bakmaları gerekiyor. Nasıl dimdik ayakta, karşılarında durduklarına bir baksınlar. İşte bu inanç, itikat ve tevekkül bizleri bugünlere getirdi."
En büyük gayelerinin, şehitlerin aziz hatıralarına sahip çıkmak olduğunun altını çizen Albayrak, sözlerini şöyle tamamladı:
"Gururla ve onurla yaşıyorsak bu ülkeye dair kahraman şehit ve gazilerimiz sayesindedir. Bizlerin en büyük amacı onların aziz hatırasına sahip çıkmaktır. Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı ailesi olarak her zaman bir dayanışma içinde olduğumuzu göstermek bir kampanya düzenledik. Büyük ve aziz hatıraların karşısında bu çok küçük bir girişimdir. Ama gösterdiği mana ve anlam bakımında bizim için çok kıymetli bir unsur. Tüm çalışanlarımız çok yoğun katılım göstererek toplam 2 milyon TL'lik maddi değeri küçük de olsa anlamı çok büyük şekilde meblağ topladı. Şehit ve gaziler için ne yapsak azdır. Onlara duyduğumuz şükran ve minnet borcumuz, emanetlerine sahip çıkarak aziz hatıralarını her daim yaşamaya devam edeceğiz. Şehitler Rabbimizin misafirleridir. Yakınları ise bize emanettir. Bizler her şartta tüm şehit aileleri ve gazilerimizin ve sizlerin yanında olmaya devam edeceğiz."
"Şehitlerimiz için ne yapsak azdır"
Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Kaya ise, tarihin her döneminde gözünü kırpmadan vatan savunmasına koşan ve canını veren tüm şehitleri rahmet ve minnetle andıklarını söyledi.
Kaya, aziz vatanın kolay kazanılmadığını, tarihin Türk milletinin yazdığı destanlarla dolu olduğunu belirterek, "Destanlar, bu milletin zaferlerini anlatıyor. Bu destanlar, bu milletin şehit ve gazilerin nesli olduğunu anlatıyor. Bu zaferlerin ruhunda aziz milletimizin şehadet inancı var. Bu haslet Anadolu insanın mayasında var" dedi.
Gazilik ve şehitlik makamının kutsal iki makam olduğunu ifade eden Kaya, şöyle devam etti:
"Biz şehit yakınları ve gazilerimize, milletimiz adına ne kadar sahip çıksak azdır. Onların fedakarlıkları karşısında ne yapsak azdır. Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı olarak şehit yakınlarımıza ve gezilerimize hizmet etmeyi büyük bir onur olarak görüyoruz. Onlara yönelik çalışmalarımızı, çalışma ve hizmetlerimizi büyük bir şerefle yapıyoruz. Devletimizin bekası, milletimizin istiklal ve istikbali adına canlarını feda eden ve etmeyi göze alan gazilerimize ve şehitlerimize minnet borcumuzu ödemek için gece gündüz çalışıyoruz. Milletimizin adına aynı zamanda şehitlerimizin bize emanetleri olan yakınlar ile gazilerimize destek vermeye ve yanlarında olmaya çok büyük önem veriyoruz."
Kaya, vatanın, şehitlerin kanı ve gazilerin üstün gayretleriyle kurulduğunu vurgulayarak, sözlerini şöyle tamamladı:
"Türkiye, sosyal yardımlaşma ve dayanışma konularında büyük örnekler sergilemiştir. Bugün Türkiye, insani kalkınma yardımları konusunda dünyada birinci sırada yer alıyor. Bu iyiliği sadece ülkemiz ve devletimiz değil, milletimizin de katkılarıyla sürdürüyoruz. 'Veren el alan elen üstündür' diye buyuruyor Peygamberimiz. Bizler de güçlü olmaya iyiliği ve insani değerleri yaşatmaya devam edeceğiz. Millet olarak en önemli hasletlerimizden bir tanesi diğergamlık ve vefa duygusudur. Biz bu şuurla kendimizden önce kardeşlerimizin huzur ve güvenini düşünüp tercih etmiş bir milletiz. Bu duyguyu ve şuuru yaşattığımız sürece birlik ve beraberliğimizi bozmaya hiç kimsenin gücü yetmeyecektir."
Kaya, kampanya düzenleyen ve para toplayan Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı çalışanlarıyla bu işte emeği geçen Bakan Berat Albayrak'a teşekkür etti.
Konuşmaların ardından Bakan Albayrak, toplanan 2 milyon liralık parayı sembolize eden çeki, Bakan Kaya’ya teslim etti.
15 Temmuz şehidi Murat Naipoğlu'nun eşi Gülsu Naipoğlu, şehit aileleri adına üzerinde Allah lafzı yazan bir levhayı Berat Albayrak'a takdim etti ve yardımlar nedeniyle Bakanlık çalışanlarına teşekkürlerini iletti.
Program, şehit aileleriyle çekilen hatıra fotoğrafıyla sona erdi.
Kaynak: AA