Çok Bulutlu 8.8ºC Ankara
  • Adana
  • Adıyaman
  • Afyonkarahisar
  • Ağrı
  • Aksaray
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Ardahan
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bartın
  • Batman
  • Bayburt
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Çorum
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Düzce
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Gümüşhane
  • Hakkari
  • Hatay
  • Iğdır
  • Isparta
  • İstanbul
  • İzmir
  • Kahramanmaraş
  • Karabük
  • Karaman
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kırıkkale
  • Kırklareli
  • Kırşehir
  • Kilis
  • Kocaeli
  • Konya
  • Kütahya
  • Malatya
  • Manisa
  • Mardin
  • Mersin
  • Muğla
  • Muş
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Osmaniye
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Şanlıurfa
  • Şırnak
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Uşak
  • Van
  • Yalova
  • Yozgat
  • Zonguldak
Türkiye
TRT Haber 11.11.2021 09:47

Enerjide hibrit sistemlere muhtacız

İklim değişikliğiyle mücadelede öne çıkan yenilenebilir enerji kaynakları kusursuz mu? Bu kaynaklar enerji ihtiyacına yeterli gelecek mi? Fosil veya nükleer kaynaklardan vazgeçmek mümkün mü? Yanıtlar haberimizde.

Rüzgâr, biyoyakıt, güneş… Bunlar, insanların tarih boyunca kullandığı yenilenebilir enerji kaynakları. Geleceğimizde de olacakları şüphesiz. Özellikle iklim değişikliğiyle baş etmek için yenilenebilir kaynaklara ihtiyacımız var. Peki, bu kaynaklar tek başına yeterli olacak mı ve herhangi bir enerji kaynağından vazgeçmemiz mümkün mü?

Bu soruların cevabını İstanbul Teknik Üniversitesi Meteoroloji Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ahmet Duran Şahin’e sorduk.

Şahin, yenilenebilir enerji kaynaklarına yönelimin şart olduğunu ama bunun tek başına çözüm olmadığını söylüyor. Şahin’e göre çözüm enerji kaynaklarının bir arada kullanılmaları, yani hibrit sistemler. Bunu yaparken fosil kaynakların çevresel zararını azaltacak çalışmaları yapmanın da önemli olduğunu vurguluyor.

Enerjide hibrit sistemlere muhtacız

Enerji kaynaklarının kendilerine has sorunları var

Prof. Dr. Şahin, ‘yenilenebilir enerji kaynakları tek başına çözüm mü?’ diye düşünüldüğünde bir soru işareti koymakta fayda var diye anlatıyor.

Peki, bu soru işaretini neden koyuyoruz?

Şahin, ‘Enerjide Bütünleşik (Hibrit) Sistem Zorunluluğu’ adlı ödüllü çalışmasında enerji kaynaklarının kullanılabilirlik açısından vazgeçilmez olabilmesi için bazı temel ilkeleri sağlaması gerektiğini belirtiyor. O ilkeler şöyle: “Maliyetlerinin makul seviyede olması, potansiyellerinin kabul edilebilir seviyede olması, üretim ve kullanım teknolojilerinin gelişmiş olması, arz güvenliği (süreklilik), çevre ve insan hayatıyla barışık olması.”

Yenilenebilir enerji kaynakları dışa bağımlılığı azaltabilir, çevre üzerinde tahribatı engelleyebilir ama temel problemi şu an için süreksizlik.

Şahin şöyle açıklıyor:

“Sürekli olarak emre amade kaynaklar değildir. Rüzgâr da ve güneş de kontrol edilebilir kaynaklar değildir. Ancak bu neyle gerçekleştirilebilir? Depolamayla gerçekleştirilebilir. Tabii depolama teknolojileri de şu anda buna cevap verebilecek nitelikte değiller. Bu da tabii yenilenebilir enerji kaynaklarını ikinci kaynaklar olarak karşımıza çıkartmış oluyorlar. Destekleyici kaynaklar olarak karşımıza çıkartmış oluyorlar.”

“Tek kaynak sürekli olarak problem yaratmıştır.”

Türkiye’nin de yenilenebilir enerji kaynaklarına ihtiyacı var. Ancak Şahin, enerjide hibrit bir yaklaşım gerçekleştirmek gerektiğini söylüyor.

Kömür, doğalgaz, nükleer gibi kaynakların olması gerektiğini bunun yanındaysa hidroelektrik, rüzgar, güneş, biyokütle çeşitlemesine mutlaka gidilmesi gerektiğini anlatıyor.

Bazı enerji kaynaklarını hayatımızdan çıkarabilir miyiz?

Genel olarak grafiklerde nüfus artışıyla beraber artan enerji tüketimi gösterilir.  Şahin, neden bütünleşik sistemlere ihtiyacımız olduğunu anlamak için tam tersini düşünelim önerisinde bulunuyor ve 2019 yılı tüketim verileriyle mevcut durum için şu senaryoyu anlatıyor.

İlk olarak, bir enerji kaynağı olarak, elektrik üretimi açısından kömürü hayatımızdan çıkarttığımızı düşünürsek, dünyada 2.8 milyar insan elektriksiz kalıyor. Doğalgazı hayatımızdan çıkardığımızda ise 1.8 milyar insan, nükleeri çıkartırsak 800 milyon, hidroelektriği çıkartırsak 1 milyar 220 milyon insan, rüzgarı, güneşi, biyokütleyi çıkartırsak da 820 milyon insan elektriksiz kalıyor.

Şahin, “Hangisinden vazgeçebilirsiniz ki? Bütünleşik sistemden kastımız bu” diye noktalıyor.

Sıradaki Haber
Adana'da zehir tacirlerine operasyon: 4 tutuklama
Yükleniyor lütfen bekleyiniz