CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Faik Öztrak, parti genel merkezinde düzenlediği basın toplantısında, Yüksek Seçim Kurulunun (YSK) İstanbul'da 51 sandığın tekrar sayılmasına, 31 ilçedeki yeniden sayım talebinin ise reddine karar verdiğini hatırlattı.
Seçimlerin üzerinden 9 gün geçtiğini belirten Öztrak, "Dün gece YSK almış olduğu kararla büyük ölçüde süreci rahatlattı. Hukuk güvenliği ve buna bağlı olarak sandık güvenliği konusundaki endişeleri de geçmişteki içtihatlara uymak suretiyle önemli ölçüde giderdi." ifadesini kullandı.
Öztrak, şu ana kadar, geçersiz oylar da dahil yapılan sayımlarda sonuçları değiştirecek bir hususun ortaya çıkmadığını aktararak, şöyle konuştu:
"Geçersiz oy sandıklarının yüzde 96'sı sayılmış vaziyette. YSK verilerine göre, Ekrem İmamoğlu 14 bin 532 oyla önde gidiyor. Bir oy fazla olsa dahi seçim bir oy farkla kazanılır kendilerinin de üç oyla kazandığı bizim de 15 oyla kaybettiğimiz yerler var. Bu bir kriter değil. Şu an itibarıyla hukuken de vicdanen de İmamoğlu'na İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığıyla ilgili mazbatanın verilmesinin önünde hiçbir engel kalmamıştır. İmamoğlu 1 Nisan sabahı nasıl İstanbul'un seçilmiş belediye başkanıysa, şu anda da İstanbul'un Büyükşehir Belediye Başkanı'dır. Dolayısıyla mazbatasının biran önce kendisine verilmesi lazımdır. Onun dışında yapılacak olan diğer olağanüstü itiraz yolları, kumpaslar devam edebilir ama artık Ekrem İmamoğlu mazbatasını alıp görevine başlamalıdır."
“YSK seçmen listelerini kesinleştireli çok zaman oldu”
Öztrak, AK Parti temsilcilerinin, reddedileceğini anlayınca Büyükçekmece ile ilgili yapmış oldukları müracaatı geri çektiğini ileri sürerek, "Bu sabah Büyükçekmece'den çok ciddi feryatlar yükselmeye başladı. Büyükçekmece polis kaynıyor. Burada polisin siyasete alet edilmesi var. Bazı evlere polislerin üç defa gittiği söyleniyor. Ne arıyorlar? 'Usulsüz kayıt var mı, seçmen kaydırılmış mı, kaydırılmamış mı?' YSK seçmen listelerini kesinleştireli çok zaman oldu. YSK'nın kararları kesin." ifadelerini kullandı.
İstifa çağrısı
"Önce sandık kurullarına baskı yaptılar olmadı. Sonra ilçe ve il seçim kurullarına baskı yaptılar o da çalışmadı. YSK'ya baskı yaptılar, o da olmadı. Şimdi döndüler seçmene baskı yapıyorlar." diyen Öztrak, şunları söyledi:
"Kimsenin, Türk polisini siyasi mülahazalarla vatandaşları terörize etmeye, vatandaşlara korku salmak amacıyla kullanmaya hakkı yoktur. Seçimlerden önce seçmen listeleri askıya çıkmış, 31 Ocak tarihine kadar bu listelere yapılan itirazlar yapılmış, bu listelerde gerekli düzeltmeler yapılmış. Bu itiraz süreci bittikten sonra bu listeler kesinleşmiş. Listeleri kim kesinleştiriyor? YSK. YSK kararları da kesin. Şimdi seçim bitmiş, bu listeler üzerinden uyuşmazlık çıkartmaya çalışıyorsunuz. Bu mümkün değil."
Öztrak, Türkiye Barolar Birliğinin yaptığı açıklamda, "YSK'nın kesinleşmiş kararlarına itiraz edilemez." dediğini aktararak, "O polisleri oraya gönderen Adalet Bakanı da İçişleri Bakanı da istifa etmelidir. 'Efendim bizim elimiz nasıl çuvalların içende olur?' İşte böyle olur. Elinizdeki gücü kullanarak olur. Mülkiye müfettişleri, polis, savcılar orada. Ne oluyoruz arkadaşlar?" diye sordu.
"Eğer bu listelerde hukuksuzluk, kanunsuzluk varsa bu bir şeyi gösteriyor. AK Parti örgütleri çalışmamıştır. Bunun hesabının sorulacağı yer de YSK değildir. İçişleri ve Adalet bakanları üzerlerine düşen görevleri yapmamışlardır. Devletin tüm verileri elindeyken gerekli incelemeleri yapamamışlardır." iddiasında bulunan Öztark, CHP örgütlerinin gerekli itirazları yaptığını söyledi.
"Buna kargalar dahi güler"
Öztrak, iktidar sözcülerinin "Büyükçekmece'de çok büyük yolsuzluk var." diye algı operasyonu yaptığını öne sürerek, şunları kaydetti:
"24 Haziran 2018 Cumhurbaşkanlığı ve Milletvekili Seçimi'nde, Büyükçekmece'de kayıtlı seçmen sayısı 172 bin 351. 31 Mart 2019 Mahalli İdare Seçimleri'nde, kayıtlı seçmen sayısı 174 bin 773. Seçmen sayısı 2 bin 422 kişi artmış. Bu artan sayının da 760'ı yeni seçmen olan genç seçmenler. Sonuçta burada 2 bin kişi bile yok yeni gelen. Nerede kaydırılan 10 binler? Öyle gözüküyor ki İstanbul'da seçimlerin bittiğini, İmamoğlu'nun İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı olduğunu gören Adalet ve Kalkınma Partisi yetkilileri büyük bir şok yaşamaktadırlar. Bu nedenle de her yerden bir sorun çıkartmaya uğraşmaktadırlar.
Çok açık söyleyeyim, işin rengi ortadadır. İstanbul'da 39 ilçe belediyesinin 24'ünü Adalet ve Kalkınma Partili belediye başkan adayları kazandı. Kazanan bu belediye başkanlarının oylarını sayan sandık kurulları da Büyükşehir Belediye Başkan Adayımız İmamoğlu'nun oylarını sayan sandık kurulları da aynı. Adalet ve Kalkınma Partili belediye başkanları seçilince milli irade, İmamoğlu'na oylar gidince şaibe. Buna kargalar dahi güler."
Türkiye ekonomisindeki kırılganlığın nedenlerinden birinin de siyasi istikrarsızlık ve hukuk devletinin önemli ölçüde yıpratılması olduğunu belirten Öztrak, "Belediye başkanlığı seçimleri artık bitmiştir. Belediye başkanları biran önce görevine başlamalıdır. Hukuken de vicdanen de biran önce İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanımız Ekrem İmamoğlu'na mazbatası verilmelidir." dedi
"Seçimi çalabilmek için maymuncuk yerleştirildi"
Öztrak, açıklamasının ardından basın mensuplarının sorularını yanıtladı. "AK Parti'nin İstanbul'da 'tam kanunsuzluk nedeniyle olağanüstü itiraz hakkını' kullanabileceğinin" hatırlatıldığı Öztrak, "Olağanüstü itiraz hakkı mevzuatta olan bir şey ama 'tam hukuksuzluk' diye başladığınız andan itibaren orada bulunan mülki amirlerin, Adalet Bakanının, İçişleri Bakanı'nın nerede olduğunu sormak gerekiyor. Niye o zaman fark etmediniz? Türkiye'yi kim yönetiyor? 24 Haziran'dan sonra bütün sorumlulukları üzerine alarak tek kişi, parti devleti Türkiye'yi yönetiyor. Niye tespit edememişler bu tam hukuksuzlukları? Bütün bunları iddia edenler, eğer bu iddialar doğruysa kendi beceriksizliklerini itiraf etmiş oluyorlar." karşılığını verdi.
Sandık kurulları başkanları
"AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Ali İhsan Yavuz, 'Sandık başlarında FETÖ'den ihraç edilenler var mıdır acaba merak ediyorum.' dedi. Sandık kurulu başkanları nasıl belirleniyor?" sorusunu Öztrak, şöyle yanıtladı:
"Sandık kurulları başkanları, seçim kurulları tarafından kendilerine verilen listelerden bütün taramalar yapılarak belirleniyor. Ben de ona şaşırıyorum. 'Sandık kurullarının başında FETÖ soruşturması geçiren ya da görevden alınmış insanlar var.' ne demek? Bunu nasıl atlarsınız? Bunlar olacak işler değil ama bunun bir anlamı var. Bu sandık kurullarının başlarında böyle insanlar varsa, bu insanları sandık kurullarının başlarına yerleştiren sizin seçim kurullarınız ve sizin idare amirleriniz. O zaman burada başka bir şey var, buradan eğer bir sorun çıkarsa seçimi çalabilmek için bir maymuncuk yerleştirildiğini iddia ediyorum ben. Burada bir kumpas, organize işler var seçimi çalabilmek için."