FETÖ'nün 17-25 Aralık süreci öncesinde yaşadığı sıkıntılara karşı nasıl tedbirler geliştirmeye çalıştığı ve örgüt elebaşının "dön" çağrılarına verdiği tepki eski yüksek yargı üyelerinin yargılandığı davalardaki tanık ifadelerine yansıdı.
Örgütün 15 Temmuz'daki darbe girişiminden sonra meslekten ihraç edilen ve tutuklanan eski Anayasa Mahkemesi, Yargıtay, Danıştay ile Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu (HSYK) üyelerinin yargılandığı davalarda tanıklık yapan örgütün genel sohbetçisi Nesip Yılmaz, ifadelerinde örgüte ve örgütün o süreçteki durumuna ilişkin bilgiler verdi.
Yılmaz, eski Yargıtay üyesi Ramazan Bayrak'ın yargılandığı duruşmada verdiği ifadede, 30 yıldır örgütün içinde olduğunu, hemen hemen bütün ünite ve birimlere sohbet veren birimde "genel sohbetçi" olarak yer aldığını anlattı.
"Gelirsem tutuklayacaklar"
Nesip Yılmaz, 17-25 Aralık öncesinde 9,10 ve 11 Kasım 2013'te Ostim Samanyolu Serhat Koleji'nde tüm sorumluların ve örgütün önde gelen isimlerinin katılımıyla bir toplantı düzenlendiğini, toplantıda eski Fatih Üniversitesi Rektörü FETÖ firarisi Şerif Ali Tekalan, eski Samanyolu Yayın Grubu Başkanı Hidayet Karaca'nın da olduğunu anlattı.
Bu toplantıda dershanelerin kapatılmasıyla ilgili sıkıntıların, özellikle örgütün yargı kanadında tedbirler alınması gerektiğinin konuşulduğunu aktaran Yılmaz, yargı mensuplarının büyük önem taşıdığının belirtildiğini ve çocuklarıyla da ilgilenilmesinin istendiğini kaydetti.
Nesip Yılmaz, toplantıya ayrıca örgüt elebaşı Fetullah Gülen'den, 2012-13 Türkçe Olimpiyatlarında devlet yöneticilerinin "dön" çağrılarına dair, "Dön çağrıları sahte, inanılmaması gerekir, gelirsem beni tutuklayacaklar" şeklinde notlar geldiğini dile getirdi.
Yılmaz, örgütün 2014 yerel seçimlerinde istediği sonucu alamadığını, bunun üzerine moral, motivasyonu artırmak için mahrem yapı üyelerine yönelik sohbet toplantıları düzenlendiğini vurguladı.
Toplantılara telefonla gitmek yasak
Örgütte yargı, emniyet, askeriye ve mülkiyenin önceleri hususi hizmetler, sonradan mahrem yapı olarak adlandırıldığını belirten Yılmaz, örgütün kendi içinde ülkeyi 2007'ye kadar 7 bölgeye, bu tarihten sonra 5 bölgeye ayırdığını, tüm bölgelerin ve illerin sorumluları olduğunu söyledi.
Yılmaz, bu sorumluların her yılın eylül ayında ABD'ye giderek örgüt elebaşı Fetullah Gülen'e bir yıllık faaliyetleri hakkında bilgi verdiğini ifade etti.
Örgütte 2011'den sonra sivil sorumluların arttığını, örgütün şifreli haberleşme programı ByLock'un mahrem yapıdaki örgüt mensuplarına bu sivil sorumluların talimatlarıyla yüklendiğini dile getiren Yılmaz, 2014'ten sonra başka programlar kullanıldığını vurguladı.
Bu programların ise SIM kartı bulunmadığından takibi daha zor olan tabletlere yüklendiğine değinen Yılmaz, telefonla görüşmenin kesinlikle yasaklandığını, toplantılara telefonsuz gelindiğini belirtti.
Kaynak: AA
7ºC
Ankara
