İçişleri Bakanlığınca görevden uzaklaştırılan Van Büyükşehir Belediye Başkanı Bedia Özgökçe Ertan'ın, HDP Van milletvekili olduğu dönemde işlediği iddia edilen suçlarla ilgili TBMM'ye sunulmak üzere Adalet Bakanlığına gönderilen fezleke dosyaları, belediye başkanı seçildikten sonra dokunulmazlığının kalkmasıyla Van Cumhuriyet Başsavcılığına ulaştırıldı.
30 yıla kadar hapis istemi
Başsavcılık, dokunulmazlığı sona eren Ertan'ın, çeşitli tarihlerde Van'da katıldığı etkinlik ve programlarda söylediği sözler ve dağıttığı bildirilerle ilgili yürüttüğü soruşturmalar kapsamında iddianame hazırladı.
Van 7. Ağır Ceza Mahkemesince kabul edilen iddianamede, Ertan'ın "Halkı kin ve düşmanlığa alenen tahrik etmek", "Terör örgütü propagandası yapmak", "Suçu ve suçluyu övmek", "Silahlı terör örgütüne üye olmak" suçlarından 30 yıla kadar hapisle cezalandırılması talep edildi.
Ertan'ın güvenlik güçlerince çeşitli tarihlerde etkisiz hale getirilen 6 teröristin cenaze ve taziyelerine, ayrıca kentte düzenlenen izinsiz yürüyüşlere katıldığı belirtilen iddianamede, sanığın, toplantılar sırasında ve terör örgütü PKK'ya müzahir basın yayın organlarına yaptığı açıklamalarda halkı kin ve düşmanlığa sevk ettiği, suçu ve suçluyu övdüğü, öldürülen teröristleri yücelttiği, terör örgütünün propagandasını yaptığı ileri sürüldü.
"Örgütün öz yönetim amacının gerçekleşmesine katkıda bulunmuştur"
Terör örgütü PKK'nın sözde anayasası niteliğinde olan KCK sözleşmesinde "öz yönetim"e ayrıntılı olarak yer verildiği kaydedilen iddianamede, terör örgütünün bu amacına ulaşmak için, yoğun olarak Doğu ve Güneydoğu Anadolu Bölgeleri ile ülkenin birçok yerinde hakimiyet alanları oluşturmak için güvenlik güçlerine ve kamu binalarına topluca saldırı girişiminde bulunma kararı aldığı vurgulandı.
İddianamede, terör örgütünün şehirlerdeki iş birlikçileri ile dağdaki teröristlerin halkın arasına karışarak, zaman zaman bazı belediyelerin araçlarıyla insanların yoğun olarak yaşadığı sokak ve mahallelere çukur kazıp patlayıcı yerleştirdiği, tonlarla patlayıcı yüklü araçlarla canlı bomba saldırıları gerçekleştirmeyi hedeflediği belirtildi.
Teröristlerin hain saldırılarla çok sayıda sivil, kamu görevlisi ve güvenlik güçlerinin şehit olmasına ya da yaralanmasına neden olduğu kaydedilen iddianamede, şu değerlendirmelerde bulunuldu:
"Bu süreçte yöre halkının oturduğu evleri terk etmelerini cebren engelleyerek, canlı kalkın yapan terör örgütünün yasalara ve devlet otoritesine itaatsizlik çağrısına bölge halkının büyüt çoğunluğu itibar etmemiştir. Sürdürülen operasyonlar sonucu bir çok örgüt mensubu etkisiz hale getirilerek, yerleşim alanlarının, örgütün işgalinden ve patlayıcılardan temizlenerek, kamu düzeninin sağlandığı görülmüştür. Örgütün hedefi olan özerkliğin aşamalarından olan öz yönetimin örgüt tarafından kabul edilmiş bir amaç olduğu, şüphelinin de üst düzey yöneticilerin ideolojileri doğrultusunda öz yönetim vurgusu yaparak, örgütün amacının gerçekleşmesine katkı sunduğu anlaşılmaktadır. Şüpheli, terör örgütünün hiyerarşisine bağlı olduğunu gösterir şekilde çeşitlilik, süreklilik ve yoğunluk bulunan eylemleri ve bu eylemlerin gerçekleştirildiği yer, zaman ve hitap ettiği kitle nazara alındığında silahlı terör örgütüne üye olma suçunu işlemiştir."
"Devletin haklı mücadelesini 'hukuksuz' olarak nitelendirmiş"
Ertan'ın çeşitli tarihlerde yaptığı açıklamalarda Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin, terör örgütü PKK'ya karşı verdiği haklı mücadelesini "hukuksuz ve insanlık dışı" olarak nitelendirdiği aktarılan iddianamede, sanığın bu yolla bölge halkını şiddet eylemlerini gerçekleştirme noktasında tahrik ederek "Halkı kin ve düşmanlığa tahrik" suçunu işlediği belirtildi.
İddianamede, Ertan'ın, ilgili sevk maddeleri uyarınca 30 yıla kadar hapisle cezalandırılması talep edildi.
Ertan'ın yargılanmasına 25 Aralık'ta başlanacak.
Kaynak: AA