Görme yetisini kaybeden öğretmen mesleğinden vazgeçmedi

Konya'da yaşayan Sinan Bülent Şimşek, üniversite yıllarında görme sorunları yaşamaya başladı. Yapılan muayenelerin ardından glokom teşhisiyle yüzleşen Şimşek, tedavi süreçlerine rağmen görme yetisini kaybetti.

2012 yılında girdiği E-KPSS'yi kazanan Şimşek, Selçuklu ilçesindeki Şerife Akkanat Ortaokulu'nda beden eğitimi öğretmeni olarak göreve başladı.

Karşılaştığı zorlukların tek tek üstesinden geldiğini anlatan Şimşek, “Ben her zaman 'Ne iş yaparsan yap aşkla ve isteyerek yap' derim. İşimi çok seviyorum. İlkokuldan bu yana beden eğitimi öğretmeni olmanın hayaliyle büyüdüm. Çok çalıştım, çabaladım ve mesleğimi de elde ettim. Tek amacım aşkla yaptığım mesleğimi başarıyla sürdürebilmek” dedi.

“Görmeden nasıl çalıştığımla alakalı birçok soruyla karşılaştım”

Şimşek, insanların görme engelli olduğunu öğrendikten sonra kendisine birçok soru yönelttiğini, anlattı:

“Meslek hayatım boyunca görmeden nasıl çalıştığımla alakalı birçok soru aldım. Her zaman söylüyorum, iki gözümün olmaması işimi yapmama engel değil. Kulaklarım duymasa ya da bacaklarım olmasa da işimi yapmaya devam ederim. Öğrencilerimle derslerimi en verimli şekilde geçirmeye çalışıyorum. Pandemi döneminde öğrencilerimle bağımızın kopmaması için kısa kısa konu işlediğim bir video kanalı kurdum ama artık okullarımıza geri döndük. Şimdi gerekli tedbirlere uyarak, eksiklerimizi tamamlamaya devam ediyoruz.”

Okulda bir yerden bir yere giderken bir sıkıntı yaşamadığını ama ders işleyebileceği uygun alanlarının olmadığını söyleyen Şimşek,

“Öğrencilerimle özellikle kış ayında üstü kapalı ders yapabileceğimiz bir alanımız yok. Daha verimli, daha sağlıklı ve ciddi başarılar elde edebilmek için spor salonuna ihtiyacımız var. Spor salonumuz olursa ben iddia ediyorum, bu okuldan şampiyonlar çıkarırız” dedi.

Meslektaşlarına azmiyle örnek oluyor

Şimşek ile aynı okulda görev yapan beden eğitimi öğretmeni İsmail Yurdakul meslektaşının azmiyle kendilerine örnek olduğunu anlattı.

Yurdakul, Şimşek'in görme engeli yaşadıktan sonra dezavantajlarını yok etmek için kendince yöntemler geliştirdiğine dikkati çekti:

“Zaman içinde birlikte çalıştıkça çok iyi anlaştık. Sinan hocamla çalışmak benim için çok keyifli. Kendisiyle çok barışık bir insan. Mesleğini severek yapıyor ve bizlere de örnek oluyor.”