Hasan ve Hüseyin Sel kardeşler hakkında verilen kararın istinaf tarafından bozulmasının ardından yeniden görülen dava karara bağlandı. Anadolu 59. Asliye Ceza Mahkemesindeki karar duruşmasına taraflar katılmazken, taraf avukatları hazır bulundu.
Kararını açıklayan mahkeme, sanıklar Hasan ve Hüseyin Sel'i, "kişiyi hürriyetinden yoksun kılma" suçundan ayrı ayrı 4 yıl 2 ay hapis cezasına çarptırdı.
Sanık Hüseyin Sel'in, "ulaşım araçlarının kaçırılması ve alıkonulması" suçundan 10 ay hapisle cezalandırılmasına karar veren mahkeme, sanığın daha önce sabıkasının bulunmaması nedeniyle cezayı erteledi.
Yerel mahkeme ilk kararda, sanık Hasan Sel için "ulaşım araçlarının kaçırılması ve alıkonulması" suçundan 10 ay hapis cezası vermiş fakat hükmün açıklanmasını geri bırakmıştı. Yeni verilen kararda sanık hakkında bu suçtan hüküm verilmedi.
Davanın geçmişi
Hasan ve Hüseyin Sel, Yunus Emre Bahçıvan ve hamile eşi Ayfer Bahçıvan'ın içinde bulunduğu araca, 6 Temmuz 2019'da, Pendik D-100 Karayolu'nda seyir halindeyken yol verme meselesi yüzünden saldırıda bulundukları gerekçesiyle tutuklanmış, ilk duruşmada tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakılmıştı.
Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığınca hazırlanan iddianamede, sanıkların "kara ulaşım araçlarını kaçırma veya alıkoyma", "mala zarar verme" ve "kişiyi hürriyetinden yoksun kılma" suçlarından 5 yıl 4'er aydan 20 yıla kadar hapisle cezalandırılmaları talep edilmişti.
Anadolu 59. Asliye Ceza Mahkemesi 18 Haziran 2020'de açıkladığı kararında sanıklar Hasan ve Hüseyin Sel'i, "kişiyi hürriyetinden yoksun kılma" suçundan ayrı ayrı 4 yıl 2 ay hapis cezasına çarptırmıştı.
Sanık Hüseyin Sel'in, "ulaşım araçlarının kaçırılması ve alıkonulması" suçundan 10 ay hapisle cezalandırılmasına karar veren mahkeme, cezayı sanığın daha önce sabıkasının bulunmaması nedeniyle ertelemişti. Diğer sanık Hasan Sel'e de aynı suçtan verilen 10 ay hapis cezasına ilişkin hükmün açıklanması geri bırakılmıştı.
İstinaf kararı bozmuştu
İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 25. Ceza Dairesi, sanıkların müştekilerin şahsına zarar vermeksizin olay yerinden ayrıldıkları anlaşıldığından yerel mahkemenin kararında "etkin pişmanlık" hükümlerinin uygulanmama nedeninin belirsiz bırakıldığı gerekçeleriyle hükmün bozulmasına karar verildiği belirterek dosyayı ilk derece mahkemesine göndermişti.