Her yıl 1 Eylül’de denize atılan ağları en çok doldurması beklenen balık kuşkusuz ki hamsi. Ancak bolluğuna göre fiyatı düşen ve her sofrada bulunabilen hamsi yıldan yıla daha az görülür oldu. Bu sezon fiyatı 60 liralara kadar çıkan hamsi kısa bir sezonun ardından tezgahları terk etti.
Peki, hamsi neden bu kadar erken tükendi?
İstanbul Su Ürünleri Kooperatifi Birliği Başkanı Erdoğan Kartal, azalan hamsi ve alınması gereken önlemleri TRT Haber’e değerlendirdi.
“Fabrikalara küçük hamsiler yem olarak gitti”
Erdoğan Kartal, balıkçı teknelerinin çoğunun hamsi için açıldığını ve bunun da hamsiyi kaçırdığını söyledi:
“Hamsi avcılığına erken başlanıyor, eylülde başlanıyor. Önceden, kasım ya da ekim ayında başlanırdı. Ama şimdi hamsiye çok rağbet olduğu için çoğu tekne hamsi için denize çıkıyor. Bu da balığın kaçmasına neden oluyor. Her zaman gittiği Gürcistan yönüne ve Bulgaristan’a doğru geri dönüyor. Ekim ayında da Karadeniz’e bu yerlerden gelir zaten.
Aslında hamsi tutuldu. Ama çok lezzetli olmadığı ve ekonomik değeri olmadığı zaman tutuldu. Fabrikalara küçük hamsiler yem olarak gitti. Her sene kasım sonlarına doğru bitiyor. Aralık ayını görmüyor hamsi.”
“Müsilaj da hamsiyi etkiledi”
Müsilaj da hamsiyi etkileyen faktörlerden oldu. Marmara Denizi’nde beklenen hamsi bu sene neredeyse hiç olmadı.
Kartal, Marmara için müsilaj dışında hamsiyi etkileyecek başka bir sorunun olmadığını söyledi.
“Marmara’da bu yıl hamsi olmadı. Oldu ama az miktarda oldu. Müsilaj suyun kirliliğini etkiledi ve hamsiyi fazlasıyla etkiledi. Çünkü normalde bu yıl Marmara’da hamsiyi çok bekliyorduk. Ama çıkmadı.”
“Kota sistemlerinin artık gelmesi lazım”
Kartal, hamsinin eskisi kadar bol olmamasının asıl sebebinin aşırı avcılık olduğunu vurguluyor:
“İklim değişikliği ve küresel ısınmanın da denizlerde büyük etkisi var. Denizler ısındığı için de hamsi azalıyor ama aşırı avcılık, hamsinin stoklarını azaltmakta çok daha etkili. Yani, hamsiyi bu kadar çok tutarsak hamsinin tükenmesi de kaçınılmaz oluyor. Diğer balıklarda olduğu gibi hamside de kota yok. İsteyen istediği kadar hamsi avcılığı yapabiliyor. Bu yüzden kota sistemlerinin artık gelmesi lazım. Sadece Karadenizli vatandaşlar değil, Türkiye’nin dört bir yanında hamsi tüketiliyor. Dolayısıyla hamsiyi korumak için gerekli düzenlemelerin yapılması lazım. Balıkçı gemilerinin boyları da büyüdükçe daha fazla avcılık yapılması demek oluyor. Bunların da Filo sayılarının da azalması gerekiyor.”
“Yavru balıkları nasıl tutmayız bunun hesabı yapılmalı”
Erdoğan Kartal, ayrıca, hamsilerin yumurtlayamadan avlanmasının da stoklardaki tükenmede etkili olduğuna değindi:
“Hamsi boylarına bakıldığında da küçük olduğunu görüyoruz. Yavru hamsileri yiyoruz çünkü. Eskiden hamsiler kalem gibi olurdu ama şimdi yenilenler yavru. Bu da stokları azaltıyor. Yavru balıkları nasıl tutmayız bunun hesabı yapılmalı. Çünkü yavrular yumurta yapmaz. En az bir sefer yumurtlama hakkı verilmeli balıklara. Eğer yumurtlarsalar bir dahaki sene de balık yeme şansımız olur.”
Grafik: Hafize Yurt