TBMM Başkanvekili Ahmet Aydın, bayram tatili için geldiği memleketi Adıyaman'da, gazeteci cemiyetlerini ziyaret etti, soruları cevaplandırdı.
Türkiye'nin Rusya ile yaptığı görüşmeleri değerlendiren Aydın, yaşanan bir hadiseden dolayı bu süreçte bir araya gelinmesinin ikili ilişkilerin iyileştirilmesinin iki ülke halkının da faydasına olacağını vurguladı.
"Bazı çevreler İsrail'in Türkiye'den özür dilemesinden hazımsızlık duyuyor"
İsrail ile varılan mutabakata da değinen Aydın, bazı çevrelerin İsrail’in Türkiye’den özür dilemesinden hazımsızlık duyduğunu dile getirdi.
Bunun farklı bir algı operasyonu ile tersine döndürülmeye çalışıldığına dikkat çeken Aydın, "Bu nettir. Türkiye bugün istenen bütün şartları yerine getirebilmiş ise bu Türkiye’nin gücünü gösteriyor. Bu ülkenin, bu milletin gücünü gösteriyor. Dolayısıyla dış politikada aslında bu başarının alkışlanması gerekirken farklı birtakım algılar, farklı birtakım yol ve yöntemler de bunu tersine çevirmeye hiç kimse kalkışmasın. bu millet, bu halk buna inanmaz. Biz her zaman Filistin davasını kendi öz davamız gibi gördük. Her zaman Filistin’in yanında olduk. Filistin için Gazze için hatta tüm insanlık için ne gerekiyorsa yaptık." diye konuştu.
"İHH'nın yardım yapma noktasındaki gayretlerini desteklemeye devam edeceğiz"
İsrail anlaşmasının İnsan Hak ve Hürriyetleri (İHH) İnsani Yardım Vakfı ile hükümet arasında gerginliğe yol açtığı iddialarının sorulması üzerine Aydın, kendilerinin İHH'nın yardım toplama ve yardım yapma noktasındaki hassasiyetlerine, gayretlerine destek olduklarını ve destek olmaya devam edeceklerini aktardı.
Devletin dış politikada milli menfaatlerin gereğini yerine getirmeye çalıştığının altını çizen Aydın, şunları kaydetti:
"Hiçbir STK devlet politikalarına yön vermeye kalkmamalı, devletin politikaları bir teamülün gereğidir. Devletin dış politikaları az önce dediğim gibi o ülkenin o milletin geleceğini ilgilendiren, onların ali menfaatlerini ilgilendiren politikalardır. İnsanlık boyutu ile vicdanı boyutuyla, hele ki insani ve vicdani boyutuyla mazlumlara ve mağdurlara olan yaklaşımında sayın Cumhurbaşkanımızı, hükümetimizi, Türkiye Cumhuriyeti devletini kimse sınamaya kalkmasın, bu net ortadadır. Bugün bütün ümmetin tek umudu Türkiye'dir. Bugün bu mazlum coğrafyanın, gönül coğrafyamızın yegane umudu Türkiye Cumhuriyeti'dir ve onun lideri Sayın Recep Tayyip Erdoğan’dır. Bugün bu mübarek günlerde Kabe’de açılan eller Türkiye için, cumhurbaşkanımız için açılıyor. Filistin davasını kendi öz davası gibi gören bir cumhurbaşkanına ya da Türkiye Cumhuriyeti'nin dış politikasına laf etmek hiç kimsenin hakkı değildir."