İSKİ'den 'borç' iddialarına yalanlama

İstanbul Su ve Kanalizasyon İdaresi'nden (İSKİ),  İstanbul'daki 580 bin 201 konut ve iş yerinin faturaları ödenmediği için sularının kesildiği, toplam borç tutarının ise 4 milyar 938 milyon lira olduğu şeklindeki haberlere yalanlama geldi.

Bahse konu haberlerde yer alan ve İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nin CHP'li Meclis Üyesi Hakkı Sağlam'ın soru önergesine verilen cevaba dayandırılan iddiaların tamamının hatalı olduğu belirtilen açıklamada, "Haberlerde İstanbul'daki konut ve iş yerlerinin 4 milyar 938 milyon lira tutarında borcu olduğu ifade edilmiştir. Bu tutar, ilgili önergeye verilen cevapta da belirtildiği üzere, sadece 537 milyon 181 bin liradır." denildi.

Haberlerde yer alan 580 bin 201 konut ve iş yerinin, faturaları ödenemediği için sularının kesik olduğu yönündeki ifadenin de doğru olmadığı belirtilerek, şunlar aktarıldı:

"Özel şirketler ya da kamu kurumları eliyle yürütülen ücretli tüm hizmetlerin (telefon, elektrik, su, internet vb.) ücretlerinin abonelerce ödenmesi gerekmektedir. Sıralı periyotlar boyunca ücreti ödenmeyen hizmetler tüm kurumlarca durdurulur ve takip işlemi başlatılır. Kurumumuzca mevzuatımızda belirtilen tutar ve dönem aşıldığı takdirde tüm hizmet veren kurumlarda olduğu gibi hizmet durdurulur ve ödemenin ardından açma işlemi yapılır. 2017 yılında kurumumuzda bu işlemin aylık uygulama ortalaması sadece 58 bin adettir ve ilgili önergeye verilen cevapta da açıkça belirtilmiştir.

Bahse konu haberlerde yer alan 580 bin 201 işlem sayısı; 2017 yılı Ocak-Ekim ayları arasında gerçekleştirilen tüm kapama işlemlerinin (çoğu tekrar kullanıma açılan) toplam sayısıdır. Haberlerdeki son iddia ise 2017 yılında vatandaşlardan 6 milyar 636 milyon 903 bin lira açma-kapama bedeli alındığıdır. Haberlere kaynak olarak gösterilen önergeye verilen cevapta da açıkça yazılan, rakamla ve yazıyla da ifade edilen tutar, 6 milyar 636 milyon 903 bin lira değil, 6 milyon 636 bin 903 liradır. Dolayısıyla; tüm bu gerçekler ve resmi yazımız ortada iken, haberlerde yer alan iddiaların bu derece hatalar ile verilmesi ve kamuoyunun yanıltılması etik olmadığı gibi basının en önemli ilkelerinden olan kamuoyunu doğru bilgilendirme yükümlülüğüyle de bağdaşmamaktadır."