Kirliliğe bağlı olarak deniz suyundaki azot ve fosfor miktarının artmasıyla meydana gelen ve İzmir Körfezi'nin kuzey ile güney kıyılarında ortaya çıkan deniz yosunu (algler) yaklaşık 1,5 aydır varlığını koruyor.
Deniz yüzeyini yeşile bürüyen ve kokuya da neden olan tür için çevre sakinleri çözüm üretilmesini bekliyor.
Ege Üniversitesi Mühendislik Fakültesi Biyomühendislik Bölümü Öğretim Üyesi ve Algal Teknoloji Laboratuvarı Koordinatörü Prof. Dr. Meltem Conk Dalay, halk arasında "deniz marulu" olarak da bilinen türün İzmir Körfezi'nde çoğaldığını söyledi.
Yosunlar, yakıttan kozmetiğe birçok alanda kullanılabilir
Denizlerden toplanan "alg" ismi de verilen su yosunlarının, kirliliğe neden olan kimyasalları besin olarak kullandıkları için denizlerin temizlenmesinde ve atmosferdeki karbonun tutulmasında önemli bir görev üstlendiğini dile getiren Dalay, bu yosunların yakıttan kozmetiğe çok farklı alanlarda kullanılabileceğini vurguladı.
Milyonlarca yıl önce deniz dibine çökmüş yosunların okyanuslardaki petrollerin ana kaynağını oluşturduğunu söyleyen Dalay, denizlerde görülen alglerden de alternatif bir yakıt türü olarak yararlanılabileceğini ifade etti.
"Alglerden elde edilen yağlardan, biyodizel, biyoetenol, biyogaz elde edilebilir. Petrol kaynaklarına alternatif bir yakıt türü olarak algleri kullanabiliriz. Başka alternatif enerji kaynakları var elbette ama algler karbon döngüsüne katkı sağladığı için ayrıca çok önemli."
Yosunları gıdalara katarak besindeğerini arttırmak mümkün
Deniz yosunundan gıda, yem, yakıt gibi amaçlarla yararlanmayı konu alan ve farklı üniversitelerden ve disiplinlerden akademisyenlerle "Yarınların Deniz Buğdayı: Ulva Yenilikçi Deniz Kültürü İçin Bir Model" projesinde birlikte çalıştıklarını da vurgulayan Dalay, algleri gıdalara katarak besin değerini arttırmanın mümkün olduğunu dile getirdi.